Haftanın albümleri

Ercüment Vural
Rüzgârı Beklerken
MES Production
Ercüment Vural yeni albümünün kapağında beyaz takımı içinde iskelenin üzerine oturmuş, rüzgârı bekliyor. Albüm tam bir yaz albümü olarak tasarlanmış değerli müziksever. Plajda yalnız güneşlenirken 'hafif bir şeyler dinleyelim' amacıyla kaydedilmiş bir albümde "Gurur gurur nerde durur," diye bir söz, öğle yemeğinde yağlı yemek misali mideye oturuyor. Ritimler falan tamam, Türk milleti elektronikayı sevdi amma ve lakin bu sözlerle nereye kadar? Çok da kötülemiş gibi olmayalım. Ercüment Vural değerli bir müzisyendir, eşlikçi ve stüdyo adamıdır. Ve şu anda Atilla Atasoy tonlamalı sesi ve Tamer Yılmaz imzalı fotoğraflarıyla Türkbükü öğleden sonralarında fon müziği olmaya adaydır. Ama Cafe del Mar görüntüsü ve kulüp müziğini bir araya getiren daha iyi bir albüm yapılabilirdi. Albüm kapağında Murat Beşer'in yazdığı olumlu cümlelere katılmakla birlikte tüm sefil kalbimizle şunu diliyoruz efendim: Umarız beklediği rüzgârı yakalar Bay Vural.

Perihan Altındağ Sözeri
Anısına Saygı
Odeon
Bir John Coltrane, bir Charlie Parker nasıl muhakkak dinlenmesi gereken caz klasikleriyse, Türk Sanat Müziği'nde de benzer isimler ve çalışmalar var. Ve işin güzeli son dönemde pek çoğu yayınlanıyor. Nisan ayında aramızdan ayrılan Perihan Altındağ Sözeri'nin 13 eserlik albümü Türk müzik dinleyicisine ve tarihçisine hizmet niteliğinde. Arşivlerde Miles Davis'lerin, Chet Baker'ların yanında yerini alması gerekir. En azından biz albümü şöyle bir ince eleyip sık dokuduktan sonra bu yargıya vardık. Albüm kitapçığı içinde yer alan resimler ve kısa bilgiler, özenli ve gayet faydalı. Günlük hayat bizi çiğneyip bir kenara tükürürken her gün, eve gelip sükunet içinde dinleyebileceğiniz, icabında bir kadeh akşam rakısıyla katık edebileceğiniz bir albüm. Ercüment Vural'ın Rüzgârı Beklerken'i yazlık yerin akşamüstü müziği. Perihan Altındağ Sözeri'nin anısına yayınlanan albüm ise evde yalnız tüketilecek bir eser. Bizi çok başka akşamlara, anılara götürdü...