kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 9 Haziran 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
GÜRKAN KUBİLAY

Beynimizden vurulduk

Bin 500 gramlık bir organ beyin... Vücudun ağırlığının yüzde 2'sini oluşturuyor. Ama enerjinin yüzde 20'sini kullanıyor. Çünkü patron o... Bu nedenle her işi ondan bekliyoruz. Aynen Milli Takım'ın beklediği gibi... Peki ne oldu Portekiz maçında beynimize ve diğer organlarımıza? Anlatalım...
1-Aurelio ve Emre'nin oynadığı ön libero mevkiinden, santrfor arkası oynayan Mevlüt'e tek pas bile gitmedi. Aynı işi yapan İsviçre'de Gökhan, Çek Cumhuriyeti'nde Polak ve Portekiz'de Deco'dan ise özellikle gol adamlarına en az 8-9 pas gitti.
2-Bizim takımın beyni Emre, onlarınki Deco ... Ama Portekiz'in diğer oyuncuları Deco'ya tam 53 pas verirken, bizim beynimiz Emre, sadece 36 pas aldı arkadaşlarından... Beynimizi yeterince besleyemedik.

SEMİH'E BİR PAS
3-Deco aldığı pasların sadece 11 tanesini arkasındaki adamlara dağıttı, gerisini öne oynadı. Emre ise 36 topun 22'ini, Gökhan, Servet, Hakan, Aurelio ve Sabri'ye verdi. Yani geriye ve yana oynadı. Emre sadece Mevlüt'e değil Hamit ve Semih'e de hiç pas vermedi. Oysa rakibin beyni Deco, takımın her oyuncusu ile pas alışverişinde bulundu.
4-Tam 18 dakika oyunda kalan Semih'e bu sürede tek pas atıldı. O da Servet'ten... O zaman nerede kalıyordu 'pas bağlantısı' iddiası? Takımda kimse kimseyi beslemek adına bir şey yapmadı.

5-Biz gol atağı yapmak adına, penaltı noktası ve çevresine sadece 3 topsuz girişim yaparken, adamlar tam 10 girişim yaptılar. İlk maçlar sonunda gol bölgesine topsuz koşu bakımından 4 takım içinde grubun en zayıfı olduk. 11 tane orta yapıp sadece 2 tanesine vurabilmemizin sebebi ceza sahası içinde çoğalamamak...
6-Biz adamlardan daha çok koştuk ama efektif koşu değildi bunlar... Çünkü ilk yarı neredeyse 2 katımız kadar topla onlar oynadılar. İlk maçlar sonunda grubun topla en az oynayan takımıyız.

HANİ TEK TOP?
7-Topla bu kadar az oynayınca, bu sefer uzun toplar atmaya başladık. Grubun en fazla uzun top oynayan takımı biz olduk. Oysa Terim'in isteği uzun vurmayan, ayağa tek top yapan takım değil miydi? Madem ki uzun topla oynayacaktık takımda Semih olmalıydı. Takımımızın yaptığı top kayıp çeşitleri arasında en fazlası uzun top ile kayıp şeklinde.

SONUÇ : Bakın rakiplerin kadrolarına... Portekiz'in hücum, Çek'lerin orta saha, İsviçreliler'in defans adamlarının neredeyse tamamı ülke dışında oynuyor. Bu tablo, hangi takımın aslında hangi bölgesinin güçlü olduğunu yeterince anlatır. Bu nedenle, bizim de Çekler'in orta sahasını ve İsviçre'nin defansını düşünerek takım çıkarmamız ve beynimizi doğru kullanmamız gerek. Hangi takım mı? Onu da daha iyi şeyler yapacağını bildiğim Fatih Hoca ile İsviçre'de konuşmak istiyorum.