kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 6 Haziran 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Arınç: Vahim karar

Yeni Haber
TBMM eski Başkanı Bülent Arınç, Anayasa Mahkemesi'nin türban kararını "vahim" şeklinde nitelendirerek, "Anayasa Mahkemesi bu kararıyla yasama yetkisini iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesi egemenliğin millete olmadığını ifade etmiştir" dedi.


TBMM eski Başkanı ve AKP Manisa Milletvekili Bülent Arınç, Anayasa Mahkemesi'nin üniversitelerde türbanı serbest bırakmayı öngören düzenlemeyi iptal etmesini vahim bir karar olarak değerlendirdi. "Anayasa Mahkemesi nasıl böyle bir karar verebilir ki yasama yetkisini Türk milletinden alan Meclisimizi yok sayabilir" diyen Arınç şöyle devam etti "Yargı bir karar veriyor, yasamayı hiçe sayıyor. Kala kala bir yürütme kalıyor. Yürütmenin tüm eylem ve işlemleri yargı denetimine tabidir. Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararlar, yürütmeyi de tasarruf altına alıyor. Danıştay'ın kurumsal muhalefeti de ortada. Yürütme de elden gitti. O zaman üç erkten sadece yasama kaldı. Böyle bir rejime, böyle bir sisteme cumhuriyet denilebilir mi?" dedi.

Arınç, olağanüstü toplanan AKP MYK toplantısına katılmak için geldiği AKP Genel Merkezi'nde gazetecilerin soruları üzerine Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararı değerlendirdi. Arınç, Anayasa Mahkemesi'nin kararı 9'a karşı 2 oyla aldığını belirterek kararın henüz gerekçesini görmediklerini söyledi. Kararı hukuka ve Anayasa kurallarına uygun bir karar olmadığını ifade eden Arınç, "Sonuçları itibariyle çok vahim bir karar. Vahameti de şurada; sadece başörtüsüyle ilgili bundan sonra ne olacağına dair bir işaret vermiyor. Anayasa Mahkemesi'nin bu kararı kendisine Anayasa tarafından tanınmış olan hak ve yetkilerin tamamen kötüye kullanılmasıdır" dedi.

Arınç şöyle devam etti:

"Anayasa'nın 148'inci maddesi, Anayasa değişikliklerine ilişkin hükümleri tamamen ortadan kaldırmıştır. Yani şekli bakımdan yapacağı incelemeyi esasa girmek suretiyle kendisi iptal etmiştir. Anayasa'nın 153'üncü maddesinde Anayasa Mahkemesi yasa koyucu değildir. "Vereceği bir kararla yeni bir hukuki uygulamaya yol açamaz' denilmektedir. Anayasa Mahkemesi kendi düşüncesine göre, kendisine tanınan hak ve yetkileri yeterli saymamış, tamamen yok sayarak, esasa girmek suretiyle yaptığı yorumla bu değişikliği iptal etmiştir. Bu vahim bir karardır."


"TBMM'NİN YASAMA YETKİSİ İPTAL EDİLMİŞTİR"

İptal edilen değişikliğin 411 milletvekilinin oyuyla ve Meclis'in yüzde 80'ine yakın bir mutabakatla alındığını anımsatan Arınç, "Anayasamızın 7'inci maddesinde "yasama yetkisi TBMM'ye aittir, bu yetki devredilemez' denilmektedir. Anayasa Mahkemesi, bu kararıyla Anayasa'nın 7'inci maddesiyle TBMM'ye verilen yasama yetkisini de iptal etmiştir. Vahamet buradadır. Bundan sonra yasama görevini yapamayacaktır. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin izin verdiği ölçüde, Anayasa Mahkemesi'nin onayladığı ölçüde yasama yapılabilecektir. Sanki bir ön izne, ön incelemeye ihtiyaç duyulacak bir karar çıkmıştır" diye konuştu.


"TÜYLERİM DİKEN DİKEN OLUYOR"


Arınç, "İnanın bunu düşünürken bir siyasetçi olarak, bir milletvekili olarak, Meclis'te meclis başkanlığı yapmış birisi olarak tüylerim diken diken oluyor" diye konuştu. "Anayasa Mahkemesi nasıl böyle bir karar verebilir ki yasama yetkisini Türk milletinden alan Meclisimizi yok sayabilir" diyen Arınç, şöyle devam etti:

"7'inci maddeyi yok saymakla yasama yetkisine ilişmekle Anayasa Mahkemesi, Türkiye'deki egemenliğin artık millette değil yargıçlarda olduğunu, Yüksek Anayasa Mahkemesi'nde olduğunu dolaylı olarak ifade etmiştir. Şimdi şuna bakınız. Yargı bir karar veriyor, yasamayı hiçe sayıyor. Kala kala bir yürütme kalıyor. Yürütmenin tüm eylem ve işlemleri yargı denetimine tabidir. Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararlar, yürütmeyi de tasarruf altına alıyor. Danıştay'ın kurumsal muhalefeti de ortada. Yürütme de elden gitti. O zaman üç erkten sadece yasama kaldı. Böyle bir rejime, böyle bir sisteme cumhuriyet denilebilir mi? Anayasa'da kabul edilmiş üç erkin birbirlerinin sınırlarına müdahale etmeme ilkesi nasıl bundan sonra yürüyebilir? Bunları düşünmek insanı elbette üzüyor, endişelendiriyor. Anayasa Mahkemesi'nin bu kararı hiçbir hukukçunun kabul edemeyeceği ölçüde vahim bir karardır ama Türkiye demokrasisiyle bu engeli, bu yanlışlığı mutlaka düzeltecektir."

"KIYAMET KOPMAYACAK"

Arınç bundan sonra nasıl bir yol izleneceği ve kapatma davasını nasıl etkileyeceği sorusu üzerine de şu yanıtı verdi:

"Ben sadece çok da böyle heyecanlı olarak, çok da sinirli olarak Anayasa Mahkemesi'nin dün verdiği kararı birkaç cümleyle sizlere anlattım. Bundan sonra ne olacak? Kıyamet kopmayacak. AK Parti güçlü bir partidir. 20 milyon halk desteği olan bir partidir. 340 milletvekili olan bir partidir. Kendisine yakışanı yapacaktır. Kendisine düşen görevi yapacaktır."

(ANKA)