kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 3 Haziran 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Günaydın 
ŞENGÜL BALIKSIRTI

Hızlı hayatın mutsuz insanları

'Ekspres meditasyonla mobil mutluluk' başlığını okuyunca orada durdum... Bu hızlı hayatta, bu zamansızlıkta arabada, işte, trafikte meditasyon yapabilirmişiz. Meditasyon gurusu Osho da "Jet çağındayız, meditasyon yavaşlığı kaldırmaz. Hızlandırın" diyormuş. Kafaların karışmaması mümkün değil... Koşturup duruyoruz, zamansızlıktan yakınıyoruz, ne kendimizi ne karşımızdakini dinliyoruz. Hep bir şeylere yetişmeye çalışıyoruz.

KENDİMİZİ SUÇLUYORUZ
Hiçbir şeye yetişememe hissiyle kendimizi suçluyoruz. Ve bu hızın içine bir de meditasyon sıkıştırıyoruz... Çoğumuz, hayatı bu modern zaman bilginlerinin yazdığı küçük reçeteler üzerinden yaşıyoruz. Pilates mi moda? Hemen herkes pilatese koşuyor. Herkes oraya, buraya koşuyor ve yine insana zaman kalmıyor. Belki de hayatı bu aşırı hız üzerinden dizayn etmekten vazgeçip biraz yavaşlamak gerekiyor. Dünyada 'Slow City' (Yavaş Şehir) diye bir trend var. İtalya'da doğan bu hareket hızla yayılıyor. Amaç, insan için yaşanılabilir şehirler... Trend avcıları dünyayı dolaşıp böyle yerleri belirliyor. Türkiye'den de Şarköy adaymış... Yavaş olmanın felsefesi sadece yavaş hareket etmek değil tabii ki. Aynı zamanda hızın hayatımızdan götürdüklerini de geri getirmek. Ben bir sahil kasabasında büyüdüm... Dolayısıyla büyük şehirlerde neleri kaybettiğimizi çok iyi biliyorum. En başta da mutluluklarımızı... Ne dersiniz; kaybettiklerimizi yerine koyduğumuz anda öyle ekspres meditasyonlara da gerek kalmaz değil mi?