kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Haziran 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Söz şimdi Yıldırım'da

CHA
Yeni Haber
Fenerbahçe Kulubü Başkanı Aziz Yıldırım, yıldız oyuncu transferinden, Teknik Direktör Arthur Zico'nun durumuna kadar birçok konuda önemli açıklamalar yaptı.

FBTV Genel Müdürü İhsan Topaloğlu'nun sorularını yanıtlayan Başkan Aziz Yıldırım, kendisine sorulan sorulara çapıcı yanıtlar verdi.

Futbolda başarılı bir sezon geçirdiklerini ifade eden Yıldırım, "Fenerbahçe olarak yalnız futbolda değil bayan ve erkek basketbolunda da çeyrek final oynadık ve başarılı bir sezon geçirdik. Şampiyonlar Ligi'nde daha çok inanıldığı taktirde finale gidebilecekken elendik. Buralara gelirken amacımız, çıkış noktamız kurumsal yapıyı geliştirmekti." diye konuştu.

Fenerbahçe'nin bundan önceki yıllarda ilk turlarda elendiğini hatırlatan Başkan Yıldırım, şöyle konuştu:

"Fenerbahçe'nin geçmişinde böyle gelenekler yok. Bu yeni bir trend. Bugüne kadar ön eleme ya da birinci turlarda elenen bir Fenerbahçe vardı. Fenerbahçe bunlardan Avrupa'da ders ve tecrübeler çıkararak bugünlere geldi. Bu trend içerisinde yönetim, taraftar ve camia üzerine düşeni yapmıştır. Önemli olan bu trendin devam etmesini sağlamaktır. Bunun için de camia olarak çalışıyoruz. Chelsea karşısında hepimizin içinde turu geçmek adına beklentiler vardı ama bir de gerçekler var. Karşımızdaki takımla her anlamda karşılaştırma yaptığımızda bizim karşımızda üstünlerdi. Bizim inanç ve oyuncularımızn kalitesi nedeniyle beklentilerimiz vardı. Appiah ve Carlos'un sakatlıkları ve onların yerine oyuncu koyamamamız bizin için handikaptı. Karşı taraf çok stresliydi. Yapabilirdik ama olmadı. İlerideki yıllar için bir ümit oldu. Sporun içerisinde bunların da var olduğunu görüp gelecek yıllar adına tecrübe edindik."

"AVRUPA TAKIMLARIYLA EŞİT ŞARTLAR İSTİYORUZ"

Yabancı sınırlaması konusunda da konuşan Başkan Avrupa takımları ile eşit şartlarda yarışmak istediklerini belirterek, "Biz Şampiyonlar Ligi'nde takımımızın kalitesine hep güvendik ve kaliteli bir takımla devam ettik. Yerli oyuncunun kaliteli olması yabancının daha kaliteli olmasını sağlar. Bizim evlatlarımız iyiyse onların yerine yabancı almak gereksiz hale gelir. Bizim gençlerimiz U-19'a kadar başarılı iken daha sonra üzerine birşeyler ekleyemiyor. Bu sorunun çözülmesi lazım. FIFA'nın aldığı 6+5 koşulu bizim diğer Avrupa takımlarıyla eşit mücadele etmemizi sağlar. Bizim bütün gayretimiz de bu idi." dedi.

Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün İsviçre'de yabancı serbest. 3 Türk genci milli takımda oynuyor. Şartları bütün ülkeler için eşit hale getirmek lazım. AB bu duruma zaten karşı çıkıyor. Bütün ülkelerde uygulanan kural bizim için de iyi olandır."

"TFF'NİN RADİKAL DEĞİŞİMLER YAPMASI ŞART"


Başkan Aziz Yıldırım daha sonra Türk futbolunun yeniden yapılandırılması hakkında açıklamalarda bulundu.Türkiye Futbol Federasyonu'nun radikal değişiklikler yapması gerektiğini vurgulayan Başkan, "Türkiye'de uygun koşullar yaratılırsa bir Türk takımı Avrupa'da tabii final oynar. Oynamaz diye birşey yok. Yeni TFF'nin Türkiye'de radikal kararlar alması lazım. Başkan Hasan Doğan ve ekibinin bunun için çalıştığını biliyorum. Yurt dışında pek çok Türk gencinin oynadığını biliyoruz. Bu sene bu gençlerin birçoğu ülkelerinin takımlarında oynuyorlar. Bize bunlarla ilgili öneriler de geliyor. Türkiye'de ise Avrupa çapında birkaç futbolcu var. Buradaki darboğazın aşılması lazım. Türkiye'de 3. Lig'den itibaren üst liglerde bir çok takım var. 2 tane ayakkabısı olan futbolcu takım buluyor. Bu sistemi ortadan kaldırmak lazım. Bölgesel Amatör ligler ve üzerinde 3. Lig, onun üzerinde 2. Lig ve bunların üzerinde Süper Ligi oluşturarak bu takımlardaki futbolcuların kaliteli hale getirilmesi sağlanmalı. Eğitimciler gönderilmeli. Futbolun içerisinde hakem, antrenör, kulüp yapıları da dahil olmak üzere herşeyin masaya yatırılması lazım. Önümüzdeki dönemde sıkıntıları ortadan kaldırmak için UEFA normlarına ulaşmak gerekecek. Bunu onların baskısı olmadan gerçekleştirebilirsek ülkemizde futbolunun kalitesi artacak. TFF'nin alacağı radikal kararlarla birlikte kaliteli takımları oluşturma fırsatı bulacağız. Türkiye için bu yol açılmıştır. TFF'nin bunu gerçekleştirebileceğine inanıyorum. Aksi durumda cezai yaptırımları olacak çünkü..."

"BAŞARISIZSANIZ BİR EKSİKLİK VARDIR, BİZ O EKSİKLİĞİ BİLİYORUZ, DÜZELTECEĞİZ"

Fenerbahçe Başkanı Yıldırım daha sonra bu sezon kaçan şampiyonluk hakkındaki görüşlerini aktardı. Hem kendisinin hem de yöneticilerin bu sene kaçan şampiyonluğa Denizli'de kaçan şampiyonluktan bile çok üzüldüklerini söyleyen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çünkü kadromuz çok kaliteliydi. Futbolcularımız iiyi konsantre olmamaları, pazar payını artırmak dolayısıyla Avrupa'ya konsantre olmaları, bir türlü içeriye konsantre olamamaları nedeniyle kaçırdılar şampiyonluğu. Ama kaptan Alex'in bu durumdaki üzüntüsünü görmek bile bizim için ileyriye dönük umutlandırdı. Bizim için Türkiye'de şampiyon olamamak her zaman başarısızlıktır. Bütün hedefimiz Türkiye'de her zaman şampiyonluğa oynayan, şampiyon da olan bir kadro oluşturmaktır. Çünkü kadro, yönetim ve camia olarak Türkiye'nin bir numarasıyız. En iyilerin olduğu yerde ben şahsen başarısızlığa tahammül edemiyorum. Herşeyiniz varken başarısız iseniz biryerde eksiklik vardır. Biz bu eksikliği biliyoruz ve onu düzelteceğiz. Rehavet bazen takımı duraklatıyor bunu da düzelteceğiz."

"BAŞKAN HERYERE GİRER, HERŞEYE KARIŞIR"

İhsan Topaloğlu'nun Zico eleştiren bazda bazı sözleri ve "Biliyorum müdahale etmediniz ama keşke Zico'ya müdahale etseydiniz" demesi üzerine ise Başkan Yıldırım şöyle konuştu:

"Takıma müdahale etmekten çok, olaya daha geniş çıdan bakarsak, müdahale edip etmediğimizden çok genel yapımıza bakmak lazım. Kulübümüzün yönetim kurulundaki başkan ve yöneticiler eğer işlerini başarıya götürmek isterlerse sorumluluk verdikleri insanları kontrol ederler. Bizim medyamız geçmişten kalan alışkanlıklarla bizi yorumlamaya çalışıyor. Görev verdiğiniz kişilere sorumluluk da verirsiniz ama onu denetlemek sizin görevinizdir. Sonuçta bizim de hesap vereceğimiz bir genel kurul var. Sorumluluk verip hesap sorulmayacak bir sistem dünyanın hiçbir yerinde olmaz. Ama biz dışarıdan şunu söyle yap demeyiz. Biz Türkiye'nin şartlarını gelen antrenöre anlatmak durumundayız. Takımın geçmişini geleceğini anlatıyoruz. Başkan heryere gider, her şeye karışır. Yanlış görüyorsa uyarması lazım. Bu yetki bize verilmiştir bu yetkiyi kullanırsınız. Biz Milan yöneticilerini de ağırladık, onları da soyunma odalarından stattaki koltuklarına kadar götürdük. Onlar da bizi aynı şekilde ağırladılar. Onların tarzı ile bizimki birebir aynı olmayabilir ama bizim de bir tarzımız var. Başarılı olursak da olmazsak da hesap veren biz olacağız."

Teknik Direktör Arthur Zico'nun göreve geldiği ilk zamanlarda stajer dendiğini ancak şimdi kalması gerektiği yönünde açıklamalarda bulunulduğunu belirten Başkan Yıldırım, "Örneğin Daum ile geldiğinde konuştuk, Ümit millileri toplayıp fazla para harcamadan geleceğe yatırım yapmak istiyoruz diye anlattık, ileride yıldız futbolcuları getirip bunlarla kaynaştırmak istiyoruz diye söyledik. Zico ile de konuştuk ilk geldiğinde stajer diyorlardı. Zico'ya şimdi kimse gitmesin diyor." dedi.

"KAÇAN ŞAMPİYONLUĞUN SEBEBİ REHAVET"

Başkan Yıldırım, geçtiğimiz sezonda kaybedilen şampiyonluğun rehavetten kaynaklandığına vurgu yaparak şöyle konuştu:

"Şampiyonluğumuzun önündeki engel sakatlıklar değildi. Oyuncularımızın sakatlanması gayet normal. Türkiye'de başarısızlık dışarıdaki maçlara bütün konsantrasyonu yansıtmak içerideki maçlara ise rehavetle çıkmaktır. Herkes sakatlanabilir ama önemli olan sakatlandıktan sonra kendi kendinize rehabilitasyon yapmalısınız ki biran önce sahalara dönesiniz. Bizdeki sıkıntı bu. Bu konuda da tam profesyonellik olmadığı için bunlar oluyor. Galatasaray maçında kaleci ve stoperimizin hatası, şampiyonluk yolunda bizi engellemiştir. Fedakarlık yapıp devam ettiğini düşünen futbolcunun hatası bir yıllık emeği heba etti."

"CARLOS 'İLLE OYNAYACAĞIM' DEDİĞİ İÇİN UZUN SÜRELİ SAKATLANDI"

Sezon başında transfer edilen ancak sakatlığı nedeniyle ligin son maçlarında forma giyemeyen Roberto Carlos için Başkan, "Roberto Carlos gibi bir oyuncu buradaki atmosferden etkilenip 'ille de oynayacağım' demesi onun önemli maçlarda aramızda olmamasını sağladı. Carlos, rakibinin müdahalesiyle sakatlandı ama ısrarla 'oynamak istiyorum' dedi. Çünkü Roberto Carlos'un ilk geldiği andaki sözü 'Fenerbahçe Avrupa'da final oynayacak çünkü biz iyi takımız herkesin buna inanması lazım.' idi. Hatta Zico bu durumda iken onu oynatmayınca aralarında bir kırgınlık bile oluştu. Tamam Carlos'un bu çabası güzel ama profesyonellik gereği sağlığını düşünmesi gerekirdi. Dolayısıyla bir maçta oynadı ve iyileşemedi. O zaman görüldü ki teknik direktör, Carlos hazır değilken onu oynatmaması doğru bir karardı." diye konuştu.

''FATİH TERİM İLE GÖRÜŞMEDİK''

Teknik direktör konusunda Zico ile görüşmelerin sürdüğünü belirten Aziz Yıldırım, ''Fatih Terim ile temasımız olmadı. Öyle bir düşüncemiz yok. Zico ile görüşmeler devam ediyor. Avukatı burada. Ben şampiyonluğu kaybetmeyi kabullenemiyorum. Bizim yürüye yürüye şampiyon olmamız lazım. Seneye bu hataya düşmeyeceğiz. Anlaşabiliriz de anlaşamayabiliriz de. Ben getirdiğimde Zico'yu kimse tanımıyordu. Eğer devam edersek mukavelesi bitene kadar destekleriz. Fenerbahçe'de büyümek için gerekeni yaparız. B planımız da hazır." dedi.

"EMRE'Yİ DAHA ÖNCEDE İSTEDİK''

Aziz Yıldırım Emre Belözoğlu transferiyle ilgili olarak ise, ''Emre'yi 3 yıl önce Inter'de oynarken transfer etmek istiyorduk. Facchetti ile görüşmüştüm. Futbol kaliteli oyuncularla oynanır. Başarılar tesadüfidir kaliteli oyuncular olmazsa. Dünya kulübü olmak için kaliteli oyuncularınızın olması gerekmektedir. Yabancı oyuncuyu istemememin nedeni tamamen kaliteden ibarettir. Yabancı serbest olsun. Şu ana kadar hep dünya çapında isimleri getirdim takıma. Böyle bir durumda yerli kaliteli oyuncuları da kulübe kazandırmamız lazım. Emre'nin kulübüyle ön anlaşma yaptık. 4 yıllık. 4.5 milyon Euro. Yüzde 5 yetiştirme bedeli var. Bununla ilgili arkadaşlar çalışmaları yapıyorlar. Önümüzdeki haftadan itibaren oyuncunun menajeriyle gerekli çalışmayı yaparız. Temmuz başında da kampa katılır. Emre'nin transferini Ali Yıldırım başlattı. Onun yanına Mahmut Uslu, Ali Koç, Neşet Yalçın, Ömer Temelli katıldı. Menajeriyle pazarlıkta 7 yönetici beraberdik. Bonservisini çözmek için Mahmut Uslu ve Neşet Yalçın gitti"

"3 SANTRFOR ADAYIMIZ VAR, 2 TANESİ BASINDA HİÇ ÇIKMADI"

Transfer çalışmalarının sürdüğünü beliren Yıldırım, 3 tane santraforla görüştüklerini ve bunlardan 2 tanesinin hiç basında çıkmadığını ifade ederek, ''Muhakkak santrafor alacağız. İlgilendiğimiz bazı önemli isimler var. Bunlardan 2 tanesi basında çıkmadı" dedi.

Yıldırım, Zenit ile Tekke-Kezman takası yapacakları yönündeki haberleri de yalanlayarak "Ben takasta oyuncu kullanmam. Ben onu yapsam Şubat'ta yapardım. Bizim oyuncumuz değerlidir. Eğer ki Zenit futbolcu+para verirse o zaman düşünürüm, ama sadece futbolcu takası yapmam" dedi.

"NİHAT'I ALMAK İSTERİZ"

Aziz Yıldırım ayrıca Villarreal'de oynayan Nihat için ise "Nihat gibi futbolcuları almak isteriz. 2012'de yabancı kıstasının aşağıya inmesi hazırlık yapmamız gerektiğini bize gösterdi. 17-16-18 yaşlarında yabancı futbolcuları getireceğim. Burada büyütüp onu satacağım. Ama elimde yerli kaliteli futbolcum olması lazım. Yoksa onu oynatmam gerekecek. Kaliteli Türk çocuklarını alıp yanlarına da yabancı koymak istiyorum. Sistem bundan sonra böyle olacak" diye konuştu.

"KANOUTE TRANSFER LİSTEMİZDE YOK"

Aziz Yıldırım, Kanoute haberleri hakkında ise, "Kanoute ile ilgili ciddi bir çalışma yapmadık. Biz o 3 isimden birini alamazsak ona yönebiliriz" dedi.

Yıldırım ayrıca, Barcelona'nın yıldızı Eto'o için ise esprili bir dil kullanarak "Eto'o 40 milyon Euro. Basın alıp bize hediye ederse memnuniyetle kabul ederiz" dedi.

Yıldırım son olarak ise Shevchenko'nun alınacağı iddialarını da eleştirerek "Shevchenko yazılıyor ama araştırmıyorlar. Sheva 9 milyon Euro alıyor. Onu verebilir misiniz? Mantıklı bakmak lazım. O kadar parayı nasıl verebilirim. 3 yıllık istese 30 milyon euro. Bonservisiyle 60 milyon Euro. Nasıl verelim o kadar parayı" dedi.