kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 31 Mayıs 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Zaten Mars'ta değiliz ki niye dünyaya açılayım?

ESİN ÖVET - MAGAZİN
'Çeksene Elini, Kırcan mı Belimi' adlı single'ı yüzünden aldığı tüm negatif eleştirileri yeni albümüyle tersine çeviren Ayşe Hatun Önal: Dünyaya açılmaya niyetim yok. Zaten dünyadayız, Mars'ta değiliz ki! Benim hedefim; dinleyici kitlemi genişletmek!..
Adana'da doğup büyüyen Ayşe Hatun Önal, İstanbul'a ayak bastığı gibi kendini podyumda buldu. Bir anda Türkiye'nin en popüler mankenlerinden oldu. Şarkıcılık yapmak aklının ucundan bile geçmiyordu. Ta ki bir arkadaşı onu, 'Artık albüm yap' diye kışkırtana kadar... 4 yıl önce 'Çeksene Elini, Kırcan mı Belimi' adlı bir single'la müziğe 'merhaba' dedi ancak parçası çok eleştirildi. Yılmadı ve bu kez 'Sustuysam' adlı bir albümle şansını zorladı. Sözlerini kendi yazdığı ve müziklerini kendi yaptığı yeni parçaları büyük beğeni topladı. Önal'la, albümünü konuştuk...

* Ne zamandan beri şarkı sözü yazıyorsunuz?
İlk söz ve bestelerimi lise birdeyken yapmaya başlamıştım. Ama hiç bir zaman albüm yaparım düşüncem yoktu. Müziğe karşı çocukluğumdan beri aşırı ilgim var. Çocukluğumda, güzel bir müzik duyduğumda transa geçerdim. Birisi bir şey söylediği zaman, duymazdım. Müzik benim ilacım. Uzun süre iyi bir şey dinlemezsem; bu ruhuma yansıyor.

ÇOCUKLUK HEVESİMDİ
* Çocukken hayalini kurduğunuz şey, şarkıcı olmak mıydı?
Çok küçükken böyle bir hayalim vardı ama ailemin albüm yapmama asla sıcak bakmayacağını düşünüyordum. O yüzden dile getirdiğim bir durum değildi bu. Lafının bile geçeceğini zannetmiyordum. Annem anlatıyor; daha beş yaşındayken gittiğim bir akraba düğününde, ev sahibinin eteklerine yapışıp, 'Lütfen bana şarkı söyletin' diye yalvarmışım. Annem de bana, 'Kızım yapma, bak rezil ediyorsun bizi' diye kızmış. Annemi hiç dinlemez, o yıllarda gittiğimiz her eğlence ortamında kendimi sahnenin önüne atardım.

* 'Çeksene Elini, Kırcan mı Belimi' adlı çıkış şarkınız çok eleştirilmişti. 'Sustuysam' adlı yeni albümünüz ise sürekli övgü alıyor...
Evet, hiç olumsuz eleştiri almadığım gibi, çok zor beğenen insanlardan bile destek görüyorum. Demek ki; verdiğim emek algılandı. Ticari düşünmeden yaptım bu albümü. Şarkılarım Türkiye'de çok örneği olan işler değil. Okumamdan kullandığım melodilere kadar her şey, piyasanın dışında.

ANNEME ÇOK SERT GELDİ

* Ticari bir albüm yapsaydınız, kendinizden daha çok söz ettirebilir, daha çok para kazanabilirdiniz...
Sadece müziği sevseydim yani müzikle ilgili yaratıcı bir özelliğim olmasaydı; dediğini yapabilirdim. Ama o şekilde olamazdım. Söz yazıp, beste yapmak içimde var olduğu için ticari davranmayı hiç düşünmedim bile.

* Müzik eleştirmenleri albümünüzü beğeniyor. Peki aileniz ne diyor? Malum; en doğru eleştiriyi, insanın en yakınlarının yaptığını söylerler...
Ablam yaş olarak bana yakın olduğu için tarzımı çok beğeniyor. Yeğenlerim de bayılıyor. Ama annem 60 yaşın üzerinde. Bir gün Adana'da arabada giderken, albümümü dinlettim anneme. Zoraki bir dinleme oldu. "Eee, iyi olur inşallah" dedi. O sözlerinden biliyorum ki beğenmedi! Sadece 'Esmer Bomba'yı dinlerken biraz keyiflendi. Ritim olarak kulağına sert gelen şarkılara burun kıvırdı. Ben eleştiriye hem çok açığım, hem de bazen çok kapalıyım. Annem beni çok iyi tanıdığı ve kapalı olduğum anlara rast gelmek istemediği için üzerime çok gelmiyor açıkçası. Ama müziğin çok sert olduğu parçalarda, "Ne yaptın sen?" dediği oluyor.

* Uzun vadedeki planlarınız arasında, dünyaya açılmak var mı?
Dünyadayız zaten. Mars'ta değiliz ki dünyaya açılalım. Öyle değil mi? İyi bir şey yaptığında, zaten gelip bulurlar seni. Ben kendi kafamda böyle güzel bir iş yaptım. Yapacaklarımla ilgili cümlelere karnım tok. Yıllardır o kadar çok insan konuşuyor ki yapacaklarıyla ilgili... Tok olduğum bir şeye hazımsız bir cevap vermek, kişiliğime ters düşer. Zaten dünyanın içindeyiz, uzaydayız. Dünyaya açılma gibi bir şey olamaz. Beni dinleyen kitleleri genişletebilirsem, ne ala! Olaya dünyaya açılmak değil, kitleleri genişletmek olarak bakıyorum.

YÜZDE 50 SINGLE'IM!
* Biraz da aşktan konuşalım. Albümünüzde 'Bırakma Beni' diye bir şarkı var. Kime sesleniyorsunuz bu parçada acaba?
'Bırakma Beni'nin sözleri her şeyi anlatıyor. Çok sevdiğim, aşık olduğum birine yazdım o şarkıyı. Aşkla ilgili çok uç noktalarda bir duygu selinin içindeyken yazdım. Galiba o dönemde, ona söyleyemediğim sözleri yazdım. Ben duygularını belli edemeyen bir tipim. Sevdiğimi de, nefret ettiğimi de söyleyemem. Biriyle ilgili bir yanlış gördüğümde de söyleyemem, kaçarım.

* Şu an aşık mısınız?
Şu anda yüzde 50 single'ım.

* Peki yüzde 100 biriyle birlikte olduğunuzda, bunu açıklar mısınız?
Yok, gizlerim. Ben nazara inanıyorum. Nazar dediğimiz şey negatif enerjiyse ve yaşadığımız evren enerji üzerine kuruluysa, ben nazardan korkarım. Beraber olacağım insanın elinden tutup, 'Bu benim sevgilim' diye ortaya çıkarmam. Dürüstçe söylüyorum; sevgilim olduğu zaman asla onunla basının önüne çıkmam.

* Biriyle evlenseniz, onu da saklar mısınız basından?
Özel hayatımla ilgili basında yer almak istemiyorum. Bundan hiç hoşlanmıyorum. O kadar göz önünde olursam, negatif enerjiyi çekeceğimi düşünüyorum. İlişkim bana özel kalsın, özel yaşansın istiyorum. Evlensem de; basının önüne çıkıp röportaj filan vermeyeceğim.
Haberin fotoğrafları