kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 29 Mayıs 2008, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Dini özgürlük tartışması

AJANSLAR
Yeni Haber
DSP İstanbul Milletvekili Hüseyin Mert, Dışişleri Bakanı Ali Babacan'ın Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi'nde "Müslüman çoğunluğun da Türkiye'de dini özgürlük sorunu yaşadığı" şeklindeki sözlerini Meclis gündemine taşıdı. Mert, Başbakan Erdoğan'a, "Ülkemizde böyle bir sorun yokken varmış gibi dış ülkelerde anlatmakla ne yapmak istiyorsunuz" diye sordu.

DSP'li Mert Başbakan Erdoğan'ın yazılı yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na verdiği soru önergesinde, Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi'ne seslenen Babacan'ın "Türkiye'de sadece gayrimüslim azınlıklar değil, Müslüman çoğunluk da dini özgürlüklerle ilgili sorunlar yaşıyor" şeklindeki sözlerini hatırlattı. Başbakan Erdoğan'a hükümet adına yapılan bu konuşmadan haberi olup olmadığını soran Mert önergesinde şu sorulara yer verdi:

"-Bizler Türkiye Cumhuriyeti"nin Müslüman vatandaşları olarak dini vecibelerimizi yerine getirdiğimize inanıyoruz. Hükümetlerimizin baskısıyla bizlerin yaşayamadığı dini vecibelerimiz nelerdir? Ülkemizde böyle bir sorun yokken varmış gibi dış ülkelerde anlatmakla ne yapmak istiyorsunuz?

-Bugüne kadar kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti Hükümetlerinden hangisi Yüce dinimizin emirlerinden olan "İslam'ın Şartlarının yerine getirilmesinde müminlere yasak uygulamıştır? Hacca mı gidemiyoruz? Oruç mu tutamıyoruz? Namaz mı kılamıyoruz? Sizden başka şikayeti olan var mıdır? Açıklar mısınız?

-Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri; kendi dinini yasaklıyor, anlamındaki imalarınızla sizden başka bir hükümet yetkilimiz Avrupalılara kendi ülkesinin Bakanı olarak kendi ülkesini şikayette bulunmuş mudur? Bu imalı mesajlarla ülkemizin laik-çağdaş Cumhuriyetinde yurttaşlarımızın dini vecibelerini de huşu içinde yerine getirmeleri sizin hükümetinize ne gibi rahatsızlıklar veriyor ki; Avrupa Parlamentosunda bu tür dayanaksız konuşmalar yapıyorsunuz?"

MUHALEFETTEN BABACAN'A TEPKİ

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, "Müslümanların dini özgürlükleriyle ilgili sorunlar yaşadığı"nı söyleyen Dışişleri Bakanı Ali Babacan'a sert tepki gösterdi. Vural, "Sayın Babacan'a sormak lazım hangi özgürlüğünü kullanamıyor?" diye sordu. Vural, bu tür konularda genelleme yapmamak gerektiğini kaydederek "bu tür ifadeler Türk milletine hakarettir" dedi. CHP Milletvekilleri de Babacan'ın sözlerini verdikleri soru önergeleriyle Meclis gündemine taşıdı. CHP Genel Saymanı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek İslam dininin 5 şartı olduğunu belirterek "Türkiye'de İslam dinine inanan vatandaşlarımızın İslam'ın beş şartından hangisini yapması engellenmektedir?" diye sordu.


MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, , Dışişleri Bakanı Ali Babacan'ın Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi üyelerine hitaben yaptığı konuşmada, Türkiye'de sadece gayrimüslimlerin değil Müslümanların da dini özgürlüklerini yaşamalarında sorunlar olduğuna ilişkin sözlerine tepki gösterdi. Vural, "Sayın Babacan'a sormak lazım, hangi özgürlüklerini kullanamıyor, herkes Türkiye'de ibadetini yapıyor. Babacan bu sözleri söylerken hangi dini özgürlüklerin kullanılmasında sorun yaşandığını söylemek istiyor? Başörtüsü mü, başka bir sorun mu? Bunu net olarak ortaya koymak zorunda. Bu tür genellemeler yanlıştır." dedi.

AKP'li bakanların ve yöneticilerin Türkiye'yi yurtdışında şikayet etmeyi, "aşağılamayı" görev edindiklerini savunan Vural, bu durumu esefle karşıladığını söyledi. Vural, "hangi konuda sıkıntı, sorun varsa bunu açıklasın. İnsanlar namazını kılıyor, orucunu tutuyor, haccına gidiyor. Nedir peki kullanılamayan özgürlük. Sorunu tanımlamadan, Müslüman Türk milletinin dini özgürlüklerini kullanamadığını söylemek, millete hakarettir. Müslümanlığı etiketleyen kendileridir, milletin milli kimliğini yok etmeye çalışanlar da kendileridir" diye konuştu.

CHP'Lİ ÖZYÜREK: İSLAMIN HANGİ ŞARTININ YERİNE GETİRİLMESİ ENGELLENİYOR?

CHP Genel Saymanı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek de Dışişleri Bakanı Ali Babacan'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesiyle Babacan'ın sözlerini Meclis gündemine taşıdı. Özyürek, Babacan'a şu soruları yöneltti:

"İslamın şartları kelime-i şahadet getirmek, namaz kılmak, oruç tutmak, zekat vermek ve hacca gitmek iken Türkiye'de İslam dinine inanan vatandaşlarımızın bunlardan hangisini yapmaları engellenmektedi? Eğer İslam dininin 5 temel şartının yerine getirilmesi hususunda bir engel yoksa o zaman devletin hangi dini gereğin yerine getirilmesine müdahale ettiğini ve Müslüman çoğunluğun hangi nedenle baskı altında olduğunu açıklayınız. Türkiye'de 2003 yılından itibaren kaç adet inşaatı başlayan, faaliyete geçen cami ya da mescit, kaç adet inşaatı başlayan ya da faaliyete geçen kilise, havra bulunmaktadır. Alevi inancında olan yurttaşlarımızın toplanmak için talep ettikleri Cemevleri için 2002 yılından bu yana hiç resmi izin çıkmış mıdır? Hükümetinizi 2002 yılından beri süren iktidarında bahsettiğiniz türden inanca yönelik baskılar neler olmuştur? Müslümanlara baskı olduğunu savunmakta olduğunun Türkiye için hayaliniz neredeki Müslümanların yaşamlarıdır? ABD, Malezya, Suriye, Suudi Arabistan?"