kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 24 Mayıs 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Natalie Portman, filmde gözünü kraliyet koltuğuna diken Anne Boleyn'i canlandırdı.

Kral'ın aşkı kardeşliği unutturdu!

ZEYNEP GÜLER CEYLAN - GÜNAYDIN
Başrollerini Natalie Portman ve Scarlett Johansson'ın oynadığı 'Boleyn Kızı' İngiltere tarihinin en ilginç dönemlerinden birisine ayna tutuyor. Filmde, Kral VIII. Henry'nin zaafları uğruna yaşadığı olaylar ve sonuçları anlatılıyor..
Philippa Gregory'nin çok satan romanından uyarlanan 'Boleyn Kızı' (The Other Boleyn Girl) tarihin belirli bir dönemini entrika, aşk ve ihanetin çekici ve şehvetli hikayesiyle anlatan bir film olarak beyazperdede yerini aldı. Yönetmenliğini Justin Chadwick'in üstlendiği, senaryosunu 'The Queen' filminin senaristi Peter Morgan'ın yazdığı filmde, Natalie Portman ve Scarlett Johansson başrolde. Onlara Kral VIII. Henry rolünde Eric Bana, Lady Elizabeth rolünde Kristin Scott Thomas, George Boleyn rolünde Jim Sturgess ve Sir Thomas Boleyn rolünde Mark Rylance eşlik ediyor.

ACIMASIZLAR!
Filmde, iki kız kardeş Anne (N. Portman) ve Mary (S. Johansson) Boleyn Ailesi'nin gücünü artırmak için hırslı babaları ve amca tarafından İngiltere Kralı'nın (E. Bana) sevgisini kazanmak için saraya yollanır. Kral'ın sevgisini kazanma amacı, Anne ve Mary arasında acımasız bir rekabet oluşturur. Önce Mary, Kral Henry'nin ilgisini çeker ve metresi olarak gayrımeşru bir çocuk doğurur. Ama Anne hem kardeşini hem de Henry'nin eşi Kraliçe Katherine'i geride bırakır. Anne gözünü büyük ödüle dikmiştir; İngiltere Kraliçesi olana kadar vazgeçmeyecektir. Biri hırsıyla, diğeri duygularıyla hareket eden Boleyn kızları Kral'ın sevgisini kazanmak için savaşırlarken İngiltere parçalanmaktadır. Dramatik sonuçlara rağmen Boleyn kızları sonunda gücü ve sadakati birbirlerinde bulacak ve sonsuza dek kardeşlik bağıyla birbirlerine bağlanacaklardır.

ÇOK İYİ YANSITTILAR
Yönetmen Justin Chadwick'e göre filmde Kral Henry ve Anne'in ilişkisinden ziyade, Anne ve kız kardeşi Mary arasındaki ilişki merkezde yer alıyor. Yönetmen, kızların ilişkisini şu sözlerle anlatıyor: "Aralarında rekabet ve kıskançlık bulunuyor. Ama sonuçta onlar kız kardeşler. Mary'nin de dediği gibi bir elmanın iki yarısı gibiler. Filmde de Natalie ve Scarlett, kardeşler arasındaki yakınlığı çok iyi yansıttı, yazılı metinden daha öte sahneler çektik."

ANNE MEVKİ İSTİYOR
Filmde rol almaktan çok mutlu olan Natalie Portman, "Kızlardan hangisi rekabette daha başarılı olup kralın ilgisini çekmeyi başarırsa, öbürü 'diğer' Boleyn kızı olmaya mahkum" diyerek ekliyor: "Anne inatçı tutumunu sürdürürken Mary saray yaşamından uzakta, mutlu bir hayatı seçiyor ve Anne'nin onu yıkan zaferine izin vererek sonunda aslında kazanan kişi oluyor..." Portman çekimlerden önce rolünü araştırdığını söylüyor. Tarihi kaynaklarda da Anne'nin zamanının ilerisinde bir kadın olduğunu görmüş Portman: "Anne'nin o döneme göre bir kadında görülmeyecek derecede kendisine saygısı varmış. Bir mevki hak ettiğini düşünüyor ve bu, onu ölüme kadar sürüklüyor."

MARY GİZLİ KALMIŞ
Scarlett Johansson da rolünü canlandırmadan önce o dönemi araştırdığını söylüyor. "Tudor hanedanını araştırmak çok ilginçti" diyor güzel yıldız ve ekliyor: "Dünyanın geri kalanı din ve toprak savaşları yüzünden acı çekerken, Kraliyet Ailesi'nin de kendine ait küçük bir dünyası varmış." Johansson, Mary'nin hayatı hakkında pek fazla şey bilinmediğini ve kimsenin onunla ilgilenmediğini belirterek "Mary, Kral'ın sıradan metreslerinden biri gibiymiş" diyor.
Haberin fotoğrafları