kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 18 Mayıs 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Pazar SABAH 
KAZIM KANAT

Bodrum, Bodrum olmalı

Son dönemeci de geçtiğinizde, Bodrum Kalesi'nin o büyüleyici silüeti karşınıza çıkar. Şöyle bir durup baktığınızda büyülenirsiniz. Hele o masmavilik var ya... İşte o dönemecin hemen köşesinde bir inşaatın temel kazısı yer almaktadır. Tam 20 yıl önce bir mezar bulunur. İşçiler şoktadır. Bodrum Müzezi Müdürlüğü'ne haber verilir. Toprak kazılır; içinde taştan oyulmuş tabut gibi bir mezar ve yine taştan bir kapak vardır. Müze yetkilileri, mezarın kapağını açarlar. Manzara şudur; inanılmaz güzellikte bir altın taç, kolye, küpe ve süs eşyaları... Mezarın ortasında ise bir iskelet. Bir köşede de ölmüş bir fare... Komik olan şu! Kadın ile fare aynı yerde ve yan yana... Uzmanlar derler ki; bu kadar süs ve takılar, ancak bir prenseste olur. Bazı uzmanlar da Karya Prensesi Ada'nın mezarını bulduklarına inanırlar. Dahası iskeleti İngiltere'ye gönderirler; et ve deri giydirilip, sanki canlı hale getirilir. Uzmanların raporu da şöyledir: Bu kadın 22 yaşlarında ölmüş, sadece önden bir dişi eksik. Birden fazla çocuk doğurduğu, leğen kemiklerinden anlaşılıyor. Ata binmekten bacakları da eğrilmiş. Acemi aşk yazarı olan bu satırların yazarının görüşü ise şöyle; - Evde kalmış kızkurusu gibi biri. Üstelik boyu çok kısa. - Karga gibi bir burnu var. Bu kadın nasıl olur da Karya'nın en güzel prensesi Ada olur? Dahası da şu; Karya Prensesi Ada'nın Bodrum Müzesi'nde bir büstü var. Orijinali İngiltere'de olan bu büste göre durum şu; olağanüstü bir yüz, büyüleyici iri gözler, harika bir burun, muhteşem bir dudak... Şimdi size işin sırrını söyleyeyim; Prenses Ada diye tam 20 yıldır Bodrum Müzesi'nin en güzel odasını işgal eden kadın, sahte bir prenses. Belki Karya'da yaşayan başka bir prenses olabilir. Ama bu kadın asla Kayra Prensesi Ada değil. Nereden mi biliyorum? Karya Prensesi Ada'nın büstü ile Karya Prensesi Ada olarak 20 yıldır Bodrum Müzesi'ni işgal eden o isimsiz kadının yüzlerini yan yana getirdim. Sonuç: Skandal! Biliyorum şaşkınsınız. Nasıl olur da sıradan bir kadın, tam 20 yıl Karya Prensesi Ada olarak ziyaret edilir? İşte bu noktada sıkı durun. Bodrum Müzezi Müdürü Yaşar Yıldız, bir akademisyen ve bir bilimadamı olarak meslektaşlarıyla panelde tartışır. Müdür Yıldız, şu kanıtları ileri sürer: "Prenses Ada, 56 yaşının üzerinde öldü. Ayrıca o hiç çocuk doğurmamıştır. Müzede Karya Prensesi olarak sergilenen ise 22 yaşlarında ölmüş ve çocuk doğurmuş bir kadın. Gerçek nedenler 20 yıl saklanır. 10 binlerce ziyaretçi kandırılır. Bilimde hiç yalancılık olur mu? İşte bu noktada tam bir yıldır araştırma yapan biri olarak şunu yazıyorum; Bodrum Müzesi'nin zindanlarına giden bir kapıda yazan "Burada tanrı yoktur!'' (Sonradan o yazının sahte olduğu belgelendi) yazısını, bu kadar tartışan bilimadamları, bu sahte prenseslik olayına niye duyarsız kaldı? Bu sorunun cevabı şu günlerde verildi. En son Eskişehir'de yapılan bilimsel bir toplantıda, Bodrum Müzesi'nde sergilenen kadının, prenses olabileceğine ama asla Karya Prensesi Ada olmadığına karar verildi. Peki ne değişti? Değişen şu; zengin ve varlıklı genç kadın, yine aynı odada. Ama artık 'Karya Prensesi Ada' ismini taşımıyor.

MARS TAPINAĞI TOPRAK ALTINDA
Bodrum'da yazacaklarım bitmedi. Dünyanın yedi harikasından biri olan Mars Tapınağı hâlâ toprağın altında. Üstelik üstüne yüzme havuzlu villalar yapılıyor. Bodrum'un altı tarih. Stadyumun altında Mars Tapınağı... Sanayinin altında Olimpiyat Stadı... Bodrum Müzesi Müdürü Yaşar Yıldız, bu sorunu devlet gücüyle çözmek gerektiğini ısrarla söylüyor. Sivil toplum örgütlerinden yardım istiyor. "Bodrum ve Ege'de insanlık tarihi o kadar eski ki kazılar yapılsa, tarih ortaya çıksa, dünya şaşkına döner," diyor. Hatta iddiası da şu; "Efes bile gölgede kalır." Geçenlerde Bodrum Belediye Başkanı Sayın Mazlum Ağan'a dedim ki; "Bodrum'u Gümbet'e taşısanız... Sonra da Bodrum'un her yerini kazıp, dünyanın yedinci harikasını gün ışığına çıkarsanız ne olur?" Başkan Ağan'ın gözlerinin içi parladı. Bu benim rüyam! Öyle ya... İnsanlık mirası olan Bodrum, gün ışığına çıkınca işte o zaman Bodrum, Bodrum olacak. Bu da asla bir hayal değil!