'Küfür' oyununda tecavüz hissini yaşayabilirsiniz!

Şimdi hayal edin... Elinizde Tarlabaşı'ndaki bir evin yol haritası var. Karakolun yanındaki sokaktan aşağıya doğru nasıl ineceğinizi gösteriyor... Tarlabaşı sakinlerinin meraklı gözleri üzerinizdeyken 200 metre yürüyüp, sağdaki binanın kapısından içeri giriyorsunuz. Sanki yüz yıllıkmış gibi görünen, rutubet kokan bu eski yapının ahşap merdivenlerinden, biraz da endişeli çıkmaya başlıyorsunuz. Üçüncü kata geldiğinizde, karşınızda, kolunu çevirip açmanızı bekleyen bir kapı var. Karar sizin... Ya sırf 20 YTL verdiğiniz için kapıyı iteleyeceksiniz ya da arkasında sizi neyin beklediğini gerçekten merak ettiğiniz için cesurca içeriye adımınızı atacaksınız... Hayal edin... Hiç karşılaşmadığınız ama çok da tanıdık gelen birtakım seslerden 'tonla' küfür yiyeceksiniz o kapının ardında... desem ne hissederdiniz? Ya da içeride, 'beyaz' bir karaltı, 31 Mart 2008'de Gebze'de tecavüz edilerek öldürülen İtalyan sanatçı Pippa Bacca'nın ruhu sizi bekliyor desem?

ARKA FONDA KÜFÜRLER
Doğrusu şu: Bu evde, Tiyatro Festivali kapsamında doğaçlama bir oyun sahnelenecek. Adı; 'Küfür'... Yönetmeni; 'Kısık Ateşte 15 Dakika' filminden de hatırlayacağınız Neco Çelik... Oyunda, Pippa Bacca'nın hayaleti rolünde gelinlikli İtalyan bir oyuncu performans sergiliyor. Arka fonda ise Türk filmlerinden küfürler ve tecavüz sahnelerinden 'o sesler' yer alıyor. Peki neden böyle bir gösteri hazırladı Neco Çelik? Amacı ne? Bize ne anlatmak istiyor? Neco Çelik şöyle konuşuyor: "Pippa'ya tecavüz edilip öldürüldükten sonra toplum olarak Türkiye büyük üzüntü içine girdi, büyük utanç duydu. Tamamen samimi buldum bu durumu ve bir karşılık vermek istedim. Pippa'nın ölümü insanları o kadar çok silkeledi ki, fikir buradan doğdu diyebiliriz." Oyunda, Pippa'nın bu topluma ne hissettiğini izleyiciye hissettirmeye çalışacağının ipuçlarını şu sözlerle veriyor Çelik: "Tabii Pippa'nın da bir ruhu var. Onun da üzgün ya da sinirli olduğunu görebilirler, sevimli de davranabilir Pippa gelenlere..." Oyunu izleyeceklerin neler hissedeceği konusunda ise çeşitli düşünceleri var Çelik'in ama alacağı tepkiyi kendisi de bilmiyor. "Oyun doğaçlama. İzleyicinin ne tarafa yöneleceğinin de peşindeyim açıkçası" diyen Çelik ekliyor: "Benim en büyük hedefim sanatı anlamaları, empati kurmaları ve ne demek istediğimi düşünüp bunu evlerine götürmeleri. 'Ben bu hisse kapıldım ne his olursa olsun- beni tamamen etkiledi' demeleri..."

SEYİRCİYE KOLONYA
Oyunda küfürlerin olmasını da "Kadınlara nasıl davranıldığını hatırlatmak istedim..." diyerek açıklayan Çelik, "İzleyici orada takılı kalacak sanırım, çünkü küfürler ve tecavüzle paralellik var!" deyince soruyoruz; "Siz oraya gelen izleyiciye tecavüz mü edeceksiniz yani?" Şöyle yanıtlıyor Çelik: "Olabilir! Tabii kişisel olarak değil, sanatla... Deneyimsel bir hikaye bu! Tecavüz hissi de oyunun hedeflerinden biri olabilir.." Çelik, oyunda Pippa'nın kendisine tecavüz eden toplumla vedalaşacağını ama bunun güzel bir vedalaşma olup olmacağını bilmediğini söylüyor: "Ama oyunun sonunda seyircinin eline ıslak mendil ya da kolonya vereceğim... Artık ellerini temizleyip gidebilecekler mi, işte ona seyirci kendi karar verecek!"