kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 15 Mayıs 2008, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ERDAL ŞAFAK

Komşunun ruh hali

Dışişleri Bakanlığı internet sitesini yeniledi, Yunanistan'da kıyamet koptu! Atina Büyükelçimiz Oğuz Çelikkol, Yunan Dışişleri'ne çağrılıp sözlü protesto notası verildi. Yunan basını da da günlerdir bu konuyla yatıp kalkıyor.
Nedeni: Dışişleri'nin yeni internet sitesinde iki ülke arasındaki sorunlarla ilgili değerlendirmeleri de güncelleştirmesi ve bu çerçevede Batı Trakya Türk azınlığıyla ilgili uzun bir yazıya yer vermesi. "Resmi nitelik taşımaz" uyarısı yapılan yazıdan birkaç bölüm aktaralım:
* "Batı Trakya Türk azınlığını Türkiye'nin Yunan topraklarındaki doğal uzantısı olarak gören Yunan yönetimleri, azınlığı potansiyel bir tehdit ve tehlike olarak değerlendirdiler; bu çerçevede şekillendirdikleri azınlık politikalarıyla da Türk azınlığı göçe zorlamak, bu mümkün olmadığı takdirde de Türk toplumunu asimile etmek hedeflerini güttüler."
* "Yunan yönetimlerinin, Batı Trakya Türk azınlığının etnik kimliğini tanımamak yönündeki politika ve uygulamalarını sürdürmek yönündeki kararlılığı ile Türk azınlığı Türk, Pomak ve Çingene olarak üçe bölme eğilimini destekleyici faaliyetleri devam ediyor."
* "Azınlığın dini liderleri olan müftülerini seçme hakkı ellerinden alındı. Müftüler Yunan yönetimince tayinle işbaşına getiriliyor."
* "Batı Trakya'daki Türk azınlık vakıfları AB standartlarında otonom bir statüden mahrum bırakıldı."
* "Yunan vatandaşlık yasasının 19'uncu maddesi işletilerek, genellikle gıyaben yapılan idari tasarruflarla, çoğunluğunu Batı Trakyalı soydaşlarımızın oluşturduğu onbinlerce kişi vatandaşlıktan çıkarıldı."
* "Batı Trakya, AB'nin en geri kalmış bölgeleri arasında yer almasına rağmen, AB fonlarından yararlanma düzeyi düşük. Bölgedeki eğitim düzeyinin düşük tutulması, Batı Trakya'nın sosyo-ekonomik gelişimini de engelliyor."

Komplo teorileri kurbanı
Sorunların tespitiyle yetinilen 5 sayfalık yazı böyle sürüp gidiyor. Ama yalnızca tespitler bile komşunun vesveselerini, kuşkularını, hatta korkularını hortlatmaya yetti. Yunan basını bu ruh halini yansıtan örneklerle dolu:
* "Hafta başında Gümülcine'deki bir bankadan 1.5 milyon avro alındı ve Trakya'da Türk politikasının geliştirilmesi için çalışanlara ulaştırıldı. Güvenilir kaynaklara göre, son zamanlarda diplomatik kuryeyle Edirne'den Gümülcine'deki Türk Başkonsolosluğu'na yüklü miktarlarda para getiriliyor."
* "Ankara, tamamen azınlığa ait okullar, hastaneler ve yeni vakıflar kurabilmeleri için Türk birlik ve derneklerini mali açıdan güçlendirmeyi amaçlıyor. Orta vadede de bir Türk üniversitesinin açılması amaçlanıyor."
* "Türkiye'nin stratejisi azınlığın tek başına organize olmasını, Yunan devletinden bağımsızlaşmasını ve özerklik çerçevesinde eğitim görmesini hedefliyor. İnternette Trakya konulu sitelerin sayısındaki ani artış ve bu sitelere azınlık üyelerinin ziyaretlerinin artması bunun göstergesi."
Peki komşumuzun korkusu ne? Batı Trakya'daki soydaşlarımızın "Türkleştirilmesi"! Çünkü Atina soydaşlarımızı etnik değil dini kimlikleriyle, yani "Müslüman Yunan vatandaşları" statüsüyle tanıyor. Ve kendi içlerinde üçe ayırıyor: Türkler, Pomaklar ve Romanlar.
Soydaşlarımızın etnik kimliklerine, Türklüğe dönmelerinin ne sakıncası var? İnanmayacaksınız ama bunu özerklik talebinin izleyeceği, ardından da bağımsızlık iddialarının gündeme getirileceği korkusu içindeler. Hele Kosova örneğinden sonra bu korkular iyice arttı. Alın bir örnek daha:
"Batı Türkler, Batı Trakya için bayrak ve ulusal marş hazırlayarak internette yayınladılar. Yeşil rengin ağırlıkta olduğu bayrak, bir hilal ve alt alta üç yıldızdan oluşuyor. Marşta ise 'Bastığın bu topraklar şehitlerle doludur', 'Vatanda barış ve bağımsızlık havası esiyor' gibi ifadeler yer alıyor. Ankara'nın, Trakya'nın özerkleşmesini istediğine ilişkin değerlendirmeler var." (Aylık "Diplomatia" dergisi)
Yani komşumuz 31 Ağustos 1913'te Gümülcine'de kurulan, 30 Ekim 1913'te Bulgar ordularınca varlığına son verilen Batı Trakya Türk Cumhuriyeti'nin yeniden doğacağına ilişkin komplo teorilerinin etkisiyle paranoyak bir ruh hali içinde. Ne yazık ki, elimizden şifa dilemekten başka bir şey gelmiyor.