Evin'in harikaları..

Evin (İlyasoğlu) eğer beni ısrarla çağırıyorsa, mutlak bir şey vardır işin içinde..
"İlle Çarşamba akşamı Boğaziçi Üniversitesinin o çok sevdiğin tarihi Albert Hall'ünde ol" dedi..
Oldum ve hayatımın en mutlu gecelerinden birini yaşadım..
Yeni harika çocukları dinletti bana Evin..
Önce bir Berfin Aksu .. 10 yaşında daha.. İki klasikten sonra bir Sarı Gelin uyarlaması çaldı kemanıyla ve gözlerinden akan yaşları da tutamayarak.. Benim gözlerim de doldu, eğildim baktım.. Evin de gitmiş..
Sonra Elvin Ganiev geldi.. Yaş 12.. Keman yaşı bin.. Tam da malın gözü bir tip.. Çalarken kaşlar, gözler, Clarklar.. Yani 18'ine geldiğinde bu kemanla, kızlar yandı..
Ezgi Tanrıverdi, heyecandan rahatsızlanmış. Hastanelik olmuş. Çalamadı.
İkinci yarıda piyanistler Mertol Demirelli'yle başladı, bu yüzden.. 12 yaşında.. Bir Beethoven, ardından bir Erkin seslendirdi, olmaz böyle şey..
Harika Çocuklar gecesinin harika genci de Kerem Cem Yılmaz'dı. Üçüncü kuşaktan Almancı bir delikanlı. Ama nasıl çılgın, nasıl sihirli parmaklar dolaşıyor tuşların üzerinde.. Liszt çaldı üç tane.. Campenella'da yerimde zo oturdum.. Bu adı not edin, çok yakında çok daha sık duyacaksınız..
Evin nasıl mutlu, nasıl gururluydu finalde..
"Bu salonda kimler kimler başlamadı ki?.. Bugün adlarını dünyanın en ünlü konser salonlarının neonlarında görmenin keyfi başka oluyor" dedi..
Fazıl mesela.. Fazıl Say, Albert Hall'un "Harika Çocuklar" gecesinde varmış yıllar önce..
Albert Hall sezonu bu Çarşamba İngiliz Eclips'le kapatıyor. Ben İzmir'de olacağım, ama siz kaçırmayın. Müthiş bir müzik ve dans gurubu.. İspanyol, Sefarad ezgi ve danslarıyla coşkulu bir program..