kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Mayıs 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Ankara Üniversitesi Dil Tarih Fakültesi Oyunculuk Bölümü mezunu olan Evrentan, 'Kınalı Kar 'dizisinde, 'Hırsız Var', 'Hokkabaz' ve 'Organize İşler' fimlerinde rol aldı.

Hücre odasında nefes alamıyorum

BUGE CANKAT - GÜNAYDIN
Parmaklıklar Ardında'da Aylin'i oynayan Onuryay Evrentan "Sinop Cezaevi yaşanmışlıklarla dolu bir yer. Çekim için hücre odasına ve tabutluğa girdiğimde ruhum daralıyor" diyor..
Parmaklıklar Ardında'da koğuş içindeki adaleti savunan Aylin karakterini Onuryay Evrentan canlandırıyor. Çekimler nedeniyle aylardır Sinop'ta yaşayan Evrentan, özellikle hücre odasına ve tabutluğa girdiği sahnelerde çok etkilendiğini söylüyor. Sinop'ta çok güzel vakit geçirdiklerini anlatan oyuncu 'Hep birlikte spor salonuna yazıldık. Gurmemiz Serra Yılmaz bize brunch'lar hazırlıyor. Film izliyoruz, kitap okuyoruz' diyor.

* Bu proje size teklif edildiğinde hiç tedirgin oldunuz mu?
Bana bu projeden ilk, 17-18 yıllık arkadaşım olan Devin Özgün Çınar bahsetti. Parmaklıklar Ardında yayınlandığı ülkelerde reyting rekorları kıran bir format aslında. Şu ana kadar Türkiye'de hiç böyle bir şey yapılmamıştı. Ama hem hassas bir konu hem de 'Karanlık cezaevi hayatı acaba seyircinin ilgisini çeker mi?' dedim. Fakat sonra bu diziyle herkesin bir yerlerde buluşacağını düşündüm.

HERKES HAPSE DÜŞEBİLİR
* Çünkü herkes bir gün kendini cezaevinde bulabilir...
Aynen öyle! Bir insanın cezaevine düşmesi çok sınırda bir yerde. Ve aslında herkes içeride ne olduğunu da merak eder. Kapalı kutudur, sırlarla doludur. İşte o nedenle de insanların ilgisini çekeceğini düşündüm.

* Dizideki karakterinizden bahseder misiniz?
Aylin aşık olduğu adam için şirket dolandırmış 35-38 yaşında bir kadın. Alkol sorunu var. Ve koğuş içinde adaleti savunuyor.

* Peki bu dizi sayesinde suçlu psikolojisini anlayabildiniz mi?
Elbette ki tam anlamıyla hayır ama tabutluğa ve hücre odasına girdiğimde ruhum daralıyor, nefes alamıyorum. Tahammül edilecek yerler değil. Bazen girmek bile istemiyorum. Zaten tarihi Sinop Cezaevi'nde çekim yaptığımız için çok büyük yaşanmışlıklar da var. Ve siz de ister istemez bunu hissediyorsunuz.

BİR KAPANMIŞLIK VAR!

* Aslında Sinop'ta, dizideki hapis hayatına benzer bir hayat yaşıyorsunuz. Öyle değil mi?
Evet. (gülüyor) Kış şartlarından dolayı 1 ay boyunca Sinop'tan çıkamadığımız oldu. Bir kapanmışlık var! Cezaevinden çıkıp otele gidiyoruz. Sürekli birbirimizi görüyoruz. Koğuş hayatı gibi... Ama bizim bu sınırlı yaşamımızın ruhsal anlamda dizinin öyküsüne de destek olduğu düşünüyorum. Bir sinir krizi sahnem vardı. 'Buraya tıkıldık kaldık, hiçbir yere çıkamıyoruz' diyordum. Bu replikten sonra hepimizin yüzü düştü. Çünkü hepimiz fark etmeden bu duyguyu yaşıyorduk. Ama çok keyifli vakit de geçiriyoruz. Çok güzel dostluklar kurduk burada.

* Cezaevlerindeki mahkumlardan mektuplar alıyor musunuz?
Çok mektup ve hediye alıyoruz. Bir gün otele gittiğimizde bize sürpriz yapmışlar ve bir sürü hediye göndermişler. Onların yolladığı çarşafta uyuyorum mesela.

* Peki neler düşünüyorlar dizi hakkında?
Benim için çok enteresan; 'Rolünün hakkını veriyorsun' diyorlar. Yani bunun bir rol olduğunun farkındalar ama arkasından 'Sen beni anlarsın' da diyorlar. Bir ortaklık kuruyorlar.

* Dizinin kadınlar koğuşundaki gerçek öyküleri yansıttığını söylüyorlar mı peki?
Aslında bir gün, 1980'lerde cezaevinde kalmış bir mahkumla tanıştık. Dizinin gerçeği çok iyi yansıttığını söyledi! 'Aynı buradaki gibi bir anda kavga ederler, bir anda da kahkahalarla gülüp oynamaya başlarlar. Çünkü yapacak bir şey yok' dedi. Gerçekten içeride saat ilerlemiyor. Biz, hepimiz saatlerimizi çıkardık. Çünkü ihtiyaç duymuyoruz...
Haberin fotoğrafları