kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 4 Mayıs 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Erdoğan: Dindar insanın laikliği koruyabileceğini kanıtladık

Yeni Haber
Başbakan Recep Tayyip Erdogan, AKP Hükümetinin, "dindar bir insanın laiklik fikrini" koruyabileceğini kanıtladığını belirterek, "Biz ortalama Türk'ün partiyiz. Etnik milliyetçiliğe, bölgesel milliyetçiliğe ve dini şövenizme tamamen karşıyız" dedi.

Başbakan Erdoğan, Newsweek dergisi muhabiri Owen Matthews'e konuştu. AKP'nin kapatma davasıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'ne savunmasını sunduğu gün yapıldığı belirtilen söyleşi başında kapatma davasına göndermede bulunarak,

"Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, geçen yaz elde ettiği ezici seçim zaferine rağmen siyasi hayatı için mücadele veriyor" diye yazdı.

Söyleşi sırasında yargıda olduğunu belirterek dava konusunda bir yorumda bulunamayacağını söyleyen Başbakan Erdoğan, Newsweek'in İslam'a ilişkin bir soru üzerine Türkiye'nin, "İslam, demokrasi, laiklik ve modernite" arasında bir denge sağlayarak insanların, hiçbir zaman başarılamayacağını söyledikleri bir şeyi başardığını söyledi. Erdoğan şöyle devam etti:

"(Bizim hükümet) dindar bir insanın laiklik fikrini koruyabileceğini kanıtlıyor. Batı'ta AKP, her zaman "kökleri İslam'da olan' bir parti olarak gösteriliyor. Bu doğru değil. AKP, sadece dindar insanlar için bir parti değil, biz ortalama Türk'ün partiyiz. Etnik milliyetçiliğe, bölgesel milliyetçiliğe ve dini şövenizme tamamen karşıyız. Türkiye, demokrasisi ile İslam dünyasının geri kalan kısmı için bir ilham kaynağıdır."

"EN ÇOK KADIN MİLLETVEKİLİ BİZDE"

Başbakan Erdoğan, diğer bir soru üzerine ne politikacıların, ne de İslami bilginlerin, İslam'ın modernleştirilmesi tartışmalarına girme haklarının bulunmadığını belirtti. Buna karşın Müslümanların modern toplumdaki yeri ve modern hayata katkıları konusunda konuşabileceklerini kaydeden Erdoğan, "Kadınların yeri ile ilgili olarak konuşabiliriz. Örneğin, bugün Türkiye'de AKP, kadınların siyasi hayatta aktif bir rol oynayabilmeleri için en iyi yoldur. En yüksek sayıda kadın milletvekili bizde" dedi.

Erdoğan, "Hayatınız sırasında Türkiye'deki dini tavırlar nasıl değişti?" sorusunu yanıtlarken de dini kuralların değişmediğini ancak insanların dine ilişkin tutumlarında değişiklik olduğunu söyledi.

Ülkenin kentleşmesinin, artan zenginlik ve yaşamın farklı bir anlayışını getirdiğini kaydeden Erdoğan, geçmişte insanların bir alternatifinin bulunmadığını belirterek, "Şimdi insanlara seçme özgürlüğünü sağladık. Aynı zamanda Müslüman olmayanların hak ve özgürlüklerini geliştirdik" diye konuştu.

"RUHBAN OKULU BİR EĞİTİM SORUNU"

Van'daki Ermeni kilisesinin restorasyonu ve Vakıflar Yasası gibi örnekler veren Başbakan Erdoğan, Ruhban okulunun açılmadığına dikkat çekilmesi üzerine de "Bu bir eğitim sorunu, dini bir sorun değil. Yunanistan ile, Batı Trakya'daki Türklerin eğitimine ilişkin sorunlar gibi bazı sorunları çözmeliyiz. Bu sorunların yakında üstesinden gelebileceğimizi umuyoruz" dedi.

"SURİYE İLE İLİŞKİLERİ NORMALLEŞTİRDİK"

Başbakan Erdoğan, söyleşi sırasında Türkiye'nin İsrail ve Suriye arasında müzakere zemini kolaylaştırmadaki rolün ne olduğunun sorulması üzerine "40 yıl Türkiye'nin Suriye ile diplomatik ilişkileri yoktur. (AKP) iktidara geldiğinde bu ilişkileri normalleştirmeye karar verdik. Politikamız, dost kazanmak, düşman edinmek değildir" dedi.

Hem Suriye, hem de İsrail ile olan iyi ilişkiler nedeniyle bu iki ülkenin Türkiye'nin devreye girmesini istediğini anlatan Erdoğan, her iki ülkenin liderleri ile konuştuklarını belirterek "Bizim için biraz zemin kazanmaya çalışmak önemli. Eğer, Ortadoğu'da barış sağlanmasına yardımcı olabilirsek, bunun bölge üzerinde büyük bir olumlu etkisi olacak" dedi.

"GAZZE'DE SİVİLLER ÖLDÜRÜLÜYOR"

Recep Tayyip Erdoğan, "İsrail'in İran'a saldırmak istediğine inanıyor musunuz?" sorusuna "Bir politikacı için başka ülkelerin niyetlerine ilişkin konuşmak büyük bir hata. Ancak böyle bir şey görmek istemem" karşılığını verdi. Erdoğan şöyle devam etti:

"Benim (barış için) en büyük umudum, İsrail'in Batı Şeria'da aşırı güç kullanmayı durdurmasıdır. Gazze'de siviller öldürülüyor; çocuklar ve yaşlılar. Adil olmamız gerekir: bir taraf (güç kullanırsa) iyi olduğunu söyleyip ama aynı şeyi öbür taraf yaparsa kınamak olmaz."

(ANKA)