kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 3 Mayıs 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Günaydın 
YÜKSEL AYTUĞ

Bilime hiç bu kadar gülmemiştim

Discovery Channel'daki Braniac programına bayılıyorum. Ben bir okul müdürü olsam, fizik dersinin bir bölümünde öğrencilerime bu programı izletirdim. Bilimi ve araştırmayı o kadar eğlenceli, o kadar cazip bir şekilde ekrana getiriyorlar ki, insan hangi yaşta olursa olsun gözünü ekrandan alamıyor. Bu hafta elektrik akımının insanlar üzerindeki etkisi, ünlü İngiliz TV spikeri Kay Burley'in üzerinde denendi. Burley'in önüne okuması için son derece ciddi haber metinleri konuldu. Haber okurken, koluna bağlanan elektrotlar yardımıyla vücuduna elektrik verildi. Burley'in haber okuma konsantrasyonu o denli yüksekti ki, bir an olsun teklemedi. İzlerken hem düşündüm, hem güldüm. Aynı deney bizim Mehmet Ali Birand ağabeyimizin üzerinde yapılsaydı acaba ne olurdu? "Samanlıkta iğne arama" uluslararası bir deyimdir. Braniac'çılar samanlıkta en kısa sürede nasıl iğne bulunacağını eğlenceli bir deney ile test ettiler. Bir grup, içinde iğneler bulunan saman balyalarını havuza atıp, daha ağır olan iğnelerin dibe çökmesini bekledi. Diğer bir ekip detektör, bir kısmı da mıknatıs kullandı. Bir başka grup ise saman balyalarını alev makinesi ile tutuşturup, küllerin arasında iğne aramaya koyuldu. Sonuç: Alev makinesi kullananlar kazandı. Yani eğer samanlıkta iğnenizi düşürürseniz, samanlığı yakmaktan başka çareniz yok. Tabii o zaman da devreye bir başka deyiş giriyor: "Pire için yorgan yakmak!.." Bu haftaki programın en hayret verici deneyi ise insan psikolojisi üzerineydi. Bir kızı tenha bir caddede boylu boyunca yere yatırdılar. Tek tük gelip geçen insanlar merak edip, "Neyiniz var?" diye sordular ve kızla yakından ilgilendiler. Aynı kızı iş çıkışı saatinde bir ana caddenin kaldırımına yatırdılar. Yanından her dakika onlarca insan geçtiği halde dönüp de ilgilenen olmadı. Testin bilimsel sonucu, kitle psikolojisinin fertleri duyarsız kılmasıydı. Yani insan en çok kalabalıkların ortasında yalnız kalıyordu. Benim çıkardığım sonuca gelince: Eğer deliksiz bir uyku çekmek istiyorsanız, kentin en işlek caddesinde kaldırıma uzanın!..