kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 3 Mayıs 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Günbatımında Bebek Park'ta Kutup Dalgakıran'a poz verirlerken Aysun Kocatepe'nin yeni albümü için bu gece de sabahlayacaklarını anlatıyorlardı.

Aysun'u bazen boğasım geliyor

Tuluhan Tekelioğlu
26.04.2008
Karşımızdakini bazen kendimiz için, bazen kendisi için severiz. Ali Kocatepe'nin "Hayat arkadaşım..." dediği Aysun Kocatepe'yi daha çok kendisi için sevdiğini düşünüyorum. Beraber olmaya karar verdiği genç kadının son derece güzel bir sesi olduğunu fark edince önce şaşırmış, sonra üstüne gitmiş. Etkili sesiyle herkesi büyüleyeceğine kalpten inanmış ama Aysun Kocatepe'yi buna uzun süre inandıramamış. Israrla "Sen şarkı söylemelisin," demiş. Hatta Moda Sineması'nda bir konser vermeye hazırlandığında "En azından nişanlım olarak katıl, vokal yap benimle," dediğinde bile inadını kıramamış genç kadının. O akşam kendisine Zülfü Livaneli, Sezen Aksu, Nükhet Duru eşlik etmiş, ama Aysun Kocatepe koltuğundan bile kıpırdamamış. Aylar sonra ikna olabilmiş ancak. Ve arkası da hızla gelmiş. Kendisinden 15 yaş küçük eşinin muhteşem sesini her dinlediğinde onu daha çok sevmiş Ali Kocatepe. Her bahar topladığı beyaz yaseminlerden yatağına getirmiş. Hâlâ da getirmeye devam ediyor. Üstelik 23 yıldan sonra... "Bu nasıl olabilir?" diye soranlardan olduğum için, bazen tereddütle, bazen de kıskançlıkla dinledim anlattıklarını. Ali Kocatepe'nin arkadaşları da şakayla karışık takılıyormuş bu ilişkiye... Eşini aldatan ve bunu coşkuyla anlatan erkeklere inat, o heyecanla, "Akidem," diye çağırdığı karısıyla başbaşa kalmanın zevklerinden bahsediyordu bana. Müzik bu zevklerin başında geliyor tabii. Bugünlerde karı-koca, Aysun Kocatepe'nin 14 yıl aradan sonra çıkacak albümü için sabahlıyorlar. Bazen bir nota vurgusu yüzünden saatlerce tartışıyorlar. Ama inatlaşmalar, bencillikler, önyargılar hayatlarına hiçbir zaman girmemiş. Ali Kocatepe'nin evlenmeden önce birlikte oturduğu arkadaşı Hıncal Uluç'un öngörüsü de gerçekleşmiş. Hıncal Uluç, "Bu ilişki fazla sürmez," diyen Ercan Arıklı'ya şu cevabı vermiş: "Yanılıyorsun Ercan. Ali çok iyi bir koca olur, karısından başka da kimseye bakmaz!"

ALİ KOCATEPE

* İlk evliliğim genç yaşta, daha tecrübesiz olduğum için, sadece aşk üzerine kuruluydu. Yani sana cazip gelen bir kadınla, uzun süreli beraberlik kurabilme arzusuydu.
* Arkadaşlarım arasında çapkınlıklar anlatılırken, eşini aldatan erkekler gururla 'şunu yaptım, bunu yaptım' diye ortaya atılır. 23 yıllık evliyiz. "Aysun'dan başka bir kadına kur yapmadım, birlikte olmadım," diye gururla söylerim.
* Aysun'u bazen boğasım geliyor. Çünkü gece uyurken "Ben sana yüzünün üstüne yatma demedim mi? Yüzün kırışacak," diye beni uyandıran ve fırça atan bir kadın.
* Gece yatarken bahçeden bir avuç beyaz yasemin toplar getiririm. "Karıcığım bunu göğsüne koy," derim. Annem de bana çocukken yapardı, İzmir'de...

AYSUN KOCATEPE
* Ali bana 'Akidem' der.
* Eskiden çok daha katıyken, şimdi daha rahatım, daha cesaretliyim. Bir şeyi üç defa düşünürken, şimdi belki bir defa düşünüp "Haydi, tamam girelim," diyorum. Ama Ali de hemen evet diyecekken, biraz daha düşünüyor. Eskisi kadar hatalara düşmüyoruz.
* Ali benden 15 yaş büyük. Yapı olarak birbirimizden hakikaten farklıyız. Ama neden iyi geçiniyoruz; çünkü tartışıyoruz. Bazen yatakta oturur sabaha kadar konuşuruz...
* Evlenmeden önce Ali'yle Sezen Aksu'nun Bodrum'daki evine gittik ve birbirimizi belirli sınırlar içinde tanıdık.
* Yemek yenirken ışıklar mutlaka söner, mum yakılır bizim evde. Çiçek vardır masada.

- 23 yıl öncesini nasıl hatırlarsınız?
- A.K:
Evlenmeyi düşünüyordum. Bir gelin adayı arıyorduk.

- Annenizle mi?
- A.K:
Hayır annemle değil, Hıncal (Uluç) ve diğer dostlarımla. Hıncal'la beraber oturuyorduk ve o bir an önce benden kurtulmaya çalışıyordu.

- Hıncal Uluç mu çöpçatanlık yaptı?
- A.K:
Çöpçatanlık yapmaya çalıştı gerçekten. İlk evliliğim biteli beş sene olmuştu. Hıncal yengesine söylemişti, "Ali'ye bir gelin arıyoruz, ona göre iyi bir aile kızı bulun," diye. Ben evcimenimdir. Birinci evliliğimden sonra geçen beş yıl bekâr olarak hızlı bir hayat yaşadım ama o hızlı hayatın bana uygun olmadığını ve evliliğin benim için en hayırlısı olacağını düşündüm.

- Neden?
- A.K:
Sevdiğim kadınla evimde oturmaktan, hayatı paylaşmaktan zevk alıyorum. Sonra tabii çoluk çocuğa karışmak istiyorsunuz... Şimdi bir kızımız var, 18 yaşında. Evlendikten beş yıl sonra çocuğa karar verdik. Ama hakikaten gönül rahatlılığıyla hayatımı devam ettirecek bir eş arıyordum. Aysun'u tanıdığım gün bilinçaltında evlenmeyi düşündüğüm kadının özelliklerini taşıdığını gördüm. Tanıştığımızda sesinin güzel olduğunu bilmiyordum mesela. Ama bir eşle hayatı paylaşırken, işi de paylaşmanın çok güzel olacağını düşünürdüm. Yani müziği... Evden çalışmak için gittiğinizde, sevdiğiniz kadından 8-10 saat ayrı kalıyorsunuz. Bu sürekli böyle olduğunda, hoş olmuyor. Aslında küçük ayrılıklar hoştur. Zaman zaman küçük ayrılıkların hayatımıza güzellikler kazandırdığını düşünürüz. Aysun da ben de tek başımıza birkaç gün tatil yaparız bazen. Balık burcuyum. Arkadaşların arasında çapkınlıklar anlatılırken, eşini aldatan erkekler gururla 'Şunu yaptım, bunu yaptım' diye konuşurken, ortaya atılır ve "Karımla 23 yıllık evliyiz ve ben karımdan başka bir kadına kur yapmadım, birlikte olmadım," diye gururla söylerim.

- Bunu nasıl başardınız?
- A.K:
Başarı değil, içten gelen bir şey. İyi bir evlilik yürütüyorsanız, o zaman başka arayış içerisinde olmuyorsunuz. Sadece erkek için değil, kadın için de söz konusu bu. Kadın da mutlu değilse, bir arayış içerisine girecektir. Neden hep tek yönlü, sadece erkek yapar diye bakıyoruz ki?

- Aysun Hanım, 23 yıldır evlisiniz. Hiç sıkıldığınız, üzüldüğünüz, mutsuz olduğunuz zamanlar olmadı mı?
- Aysun K:
Hayır. Gerçekten hayır. Biz bunu gerçekten güzel dengeliyoruz. Zaman zaman benim tek başıma seyahatlerim olmuştur mesela, bilerek ve isteyerek.

- Arkadaşlarınızla mı?
- Aysun K:
Hayır tek başıma. En son birkaç sene önce Marmaris'te bildiğimiz bir otel vardı. "Ben geliyorum," dedim. Otelde tek başıma kaldım. Kitap okudum, müzik dinledim, bol bol denize girdim, güneşlendim. Ali'nin de, benim de böyle seyahatlerim oldu.