kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 30 Nisan 2008, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Alparslan Arslan Veli Küçük

Karanlık bağlantılar görmezden gelindi

ABDURRAHMAN ŞİMŞEK HABER MERKEZİ
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi Danıştay davasının gerekçeli kararında, oluşturulan çete ve eylemleri 'türbana' bağladı. Sanıkların Ergenekon ile bağlantıları ise görmezden gelindi..
İLİŞKİLİ HABERLER
Karanlık bağlantılar görmezden gelindi
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Danıştay saldırısı ile ilgili gerekçeli kararında "Saldırı türban gerekçesiyle işlendi Ergenekon soruşturmasıyla bağlantı tespit edilemedi" demesine karşın, olayla ilgili birçok bağlantının araştırılmamamış olması tartışma yarattı. Danıştay savcısı, cinayeti işleyen Alparslan Arslan'ın Ayhan Parlak, Muzaffer Tekin ve Veli Küçük ilişkileriyle ortaya çıkan Ergenekon örgütü bağlantısını iddianameye yansıtmazken, 8 kişilik adı bile olmayan "dinci örgüt" bağlantısını daha mantıklı bulup yargılamayı bu açıdan gerçekleştirdi. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Yücel Özbilgin'i öldüren Arslan'ı, 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırmış, Ayhan Parlak ve Salih Kurter'in üzerlerine atılı suçlardan ayrı ayrı beraatlerine hükmetmişti. Ancak Yargıtay aşamasında karar bozulabilir. İşte Danıştay saldırısı davasında karanlıkta kalan noktalar:

1-5 kritik ismin telefon trafiği
ÖZELLİKLE Cumhuriyet Gazetesi'ne ilk bombanın atıldığı 5 Mayıs 2006'dan Danıştay cinayetinin gerçekleştirildiği 17 Mayıs 2006'ya kadarki 12 günlük sürede Alparslan Arslan ile Ayhan Parlak arasındaki yoğun telefon konuşmaları ne savcı ne de mahkeme tarafından üzerine gidilmesi gereken bir konu olarak görülmedi. Oysa polis bu dönemde Ayhan Parlak'ın, Alparslan Aslan ile 56 kez, Doğuş Faktoring'den ortağı Muzaffer Tekin ile 63, emekli Tuğgeneral Veli Küçük ile 3, Doğu Perinçek ile de 1 kez telefonla görüştüğünü tespit etti. Ergenekon soruşturmalarında adı sık sık geçmeye başlayan Ayhan Parlak, Doğuş Faktoring'in şu andaki sahibi. Polisteki kayıtlara göre Doğuş Faktoring, Ertuğrul Yılmaz tarafından uyuşturucudan elde edilen kara parayı aklamak üzere kurulan bir şirket. Ertuğrul Yılmaz'ın Almanya'da öldürülmesinin ardından şirket Parlak'ın kontrolüne geçti. Alparslan Arslan bir dönem Doğuş Faktoring'te avukat olarak çalıştı. Ergenekon soruşturmasının kilit isimlerinden Muzaffer Tekin de aynı şirkette Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak görev yaptı.

2-Bu fotoğraf delil sayılmadı
DANIŞTAY davasının Ergenekon bağlantısı olmadan sonuçlandırılması Alparslan Arslan ile başta Veli Küçük ve Muzaffer Tekin olmak üzere kesinleşmiş pek çok bağlantıyı havada bıraktı. Örneğin basın organlarında yer alan, Alparslan Arslan ile Veli Küçük'ü aynı karede gösteren 2006 yılında İsviçre'deki Azeri Kongresi'nde çekilmiş fotoğraf, bu bağlantının en önemli deliliydi. Danıştay davasının gerekçeli kararında yeralmayan bir diğer karanlık nokta ise emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin. Tekin Danıştay saldırısını duyar duymaz intihara kalkışmış, hastanede tedavi altına alınmıştı.

3-Bombaların nereden geldiği hâlâ bilinmiyor
CUMHURİYET Gazetesi'ne atılan el bombalarının Ergenekon terör örgütüne ait olduğu belirlenen Ümraniye'deki el bombalarıyla aynı seriden olduğu belirlendiği halde mahkeme kararında bu konuya açıklık getirmedi. Tam tersine Alparslan Arslan'ın "Bombaları Süleyman Esen'den aldım" ifadesi gerçek kabul edildi. Oysa Esen, bu iddiayı kabul etmedi. Bombaların nereden bulunduğu mahkeme tarafından araştırılıp kesinleştirilmedi. Alparslan Arslan ile birlikte hüküm giyen Osman Yıldırım'ın Ergenekon savcısına verdiği ifadede "Veli Küçük ile toplantıda Cumhuriyet ve Danıştay saldırılarının kararı alındı. Cumhuriyet gazetesinin bombalarını Küçük'ten aldık" dediği yönündeki iddialar da araştırılmadı.

4-Lider olduğu öne sürülen imam
MAHKEMEYE göre olaylarda sanıklar bir örgüt kurdular ama bu örgüte bir ad vermediler. "Türbanı Koruma Örgütü" olarak nitelendirilebilecek bu örgütün amacı türbana ilişkin eylemler yapmak. İddianameye göre örgütün "tetikçisi" konumundaki Alparslan Arslan'ın bombaları aldığını söylediği arkadaşı Süleyman Esen'in hocası Salih Kunter de örgütün lideri. Ancak hakkında üç kez müebbet istenen Kunter dava sonunda beraat etti. Davanın Mahkeme Başkanı Mehmet O. Karadeniz, imam Salih Kurter ile silahı temin eden Metin Şukre'nin beraatine muhalefet şerhi koydu ve kararı temyize götüreceğini belirtti. Karadeniz, Salih Kurter'in de silahlı örgüt üyesi olduğunu savundu.
Haberin fotoğrafları