Sizin rüyanız kaç yıllık?

Bundan tam beş yıl önce konuşmuştuk Mustafa Erdoğan'la. Troya projesini ilk kez açıklamıştı. (20 Aralık 2003) "Sultans of The Dance'ı yaratan Mustafa Erdoğan'da proje bol- Troya müzikali geliyor" başlığını atmıştık GÜNAYDIN'da... Sonra ses seda çıkmadı. Ara sıra minik haberler aldık 'provalar sürüyor, çalışıyoruz' falan diye ama ne yalan söyleyeyim bir gün oturup Troya'yı sahnede izleyeceğime hiç ihtimal vermedim. (Kötüyüm ben!) Hele Hollywood yapımı; Brad Pitt'li, Orlando Bloom'lu Troya'dan sonra 'Bizi başka Troya kesmez' duygusuna bile kapılmıştım. Ama o gün geldi işte! Erdoğan rüyasını gerçekleştirdi. Geçen çarşamba büyük merakla Mydonose Showland'teki koltuğuma otururken 'vay be' dedim içimden... Bir kere, o beş-altı bin kişilik çadırı doldurmak kafadan alkışı hak ediyor! Ha, bu arada siz siz olun çok önlerden izlemeyin gösteriyi, işin bütün büyüsü sahneyi yüksekten görüp izlerken ortaya çıkıyor. Zaman zaman 'hikaye daha baskın olmalıydı, daha öne çıkmalıydı' duygusu hakim olsa da bende; haksızlık etmek istemem. Büyük bir emek, büyük bir başarı var ortada, Erdoğan ve ekibinin hakkını teslim etmek gerekiyor. Rengarenk kostümler, devasa bir sahne, yüzlerce dansçı, gözünüzü ayırmadan izleyeceğiniz danslar ve sahnede kocaman bir at... Gösteri, görsel olarak son derece renkli. Müzikler son derece büyüleyici... Hektor, Aşil, Paris ve bilumum karakterlerin seçimi son derece başarılı.. Gösteri sonrası Şehrazat'la birlikte başrol oyuncularıyla tek tek tanıştık. Sokakta görseniz 'çocuk bu' diyeceğiniz kadar gençler... Ama yaptıkları iş müthiş; resmen gözlerinin için parlıyor hepsinin. Öğreniyorum ki her biri yedi yıl ya da beş yıldır prova yapıyormuş, rollerini sahneye koymak için bekliyormuş. İnanamadım! Siz hangi hayalinizi gerçekleştirmek için yedi yıl beklerdiniz; bu hayal için sürekli çalışır, prova yapardınız söyler misiniz? İşte sırf bu yüzden alkışı hak ediyor bu gösteri.