kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 18 Nisan 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Beypazarı sokaklarında yöresel yemekler yiyip, kahve içebileceğiniz pek çok mekân var.

Zaman tünelinde Beypazarı

Ece KOÇAL
04.04.2008
Tarihi, Hititlere kadar giden Beypazarı, zamanında İstanbul'u Bağdat'a bağlayan en önemli ticaret duraklarından biriymiş. Şimdilerde restore edilmiş evleri, kendine has mutfağı ve müzeleriyle kısa bir tatil isteyenleri bekliyor..
Binlerce yıllık bir geçmişe sahip olan Beypazarı, tarihi İpek Yolu üzerinde yer alıyor. Ankara'ya bağlı bu ilçede son birkaç yıldır turizm iyice canlanmış durumda. Restore edilmiş evleri, yöresel yemeler yapan restoranları ve rengârenk çarşısıyla özellikle hafta sonu tatili yapmak isteyenleri kendine çekiyor. Beypazarı'nın ilk dikkat çeken özelliği, mimarisi. Genellikle üç katlı olan Beypazarı evleri, zemin katları taş, üst katları kerpiç şeklinde yapılıyor. Üzeri ahşap kaplama olanlar da oldukça fazla. Bugün Beypazarı'nda karakteristik özelliklere sahip 3 bin 500 ev var. Bunların önemli bir kısmının restorasyonu tamamlanmış durumda. Beypazarı tarihi bir ilçe olduğu için pek çok müzesi var. Beypazarı Kültür ve Tarih Müzesi, Hafız Mehmet Nurettin Karaoğuz tarafından bağışlanan 150 yıllık bir konakta yer alıyor. Burada, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinden kalan, Beypazarı'nda bulunmuş tarihi eserler sergileniyor. Bu müze klasik bir Beypazarı evi şeklinde döşendiği için, kendinizi zaman içinde yolculuk yapmış gibi de hissedebilirsiniz. Bu müzenin karşısında Doğa Derneği'nin merkezi yer alıyor. Bu mekânda, sadece Beypazarı yöresinde yetişen bitkilerden, orada yaşayan canlılara kadar pek çok konu hakkında bilgi alabilirsiniz. Bir diğer müze, Abbaszade ailesinin 19. yüzyılda yapımına başladığı iki konaktan biri olan Adalet Evi ve Müzesi. Aynı ailenin diğer konağında ise Yaşayan Kültür Müzesi yer alıyor. Burada tarihi eşyaların yanı sıra yörenin özel kıyafeti Bindallı örnekleri de sergileniyor. Beypazarı'nın bir diğer tarihi yapısı olan Taş Mektep, 19. yüzyılın ortalarında inşa edilmiş. Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden biri. Zaten 1976'da koruma altına alınmış. Burası şimdilerde yöresel yemeklerin sunulduğu bir restoran olarak hizmet veriyor. Son olarak, biraz yürümek için zamanınız varsa, Beypazarı'nı kuşbakışı izleyebileceğiniz Hıdırlık Tepesi'ne çıkmayı unutmayın.
Haberin fotoğrafları