kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Nisan 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ERDAL ŞAFAK

Satır araları

Avusturyalı politikacı Hannas Swoboda, Avrupa Parlamentosu'nun en deneyimli üyelerinden biri. 12 yıldır AB'nin yasama organında görev yapıyor. Ayrıca Sosyalist Grup Başkan Yardımcılığı'nı yürüttüğü için ağırlığı da var.
İşte bu Hannas Swoboda, Avrupa Adalet Divanı'nın "Tarihi" (!) kararını bakın nasıl yorumladı. "ABHaber" sitesinden aynen aktarıyoruz:
"Açıkçası alınan kararın içeriğine bakılması gerekiyor. Bu alınan karar resmi bir karardır. Bütün bakış açılarının yansıtıldığı bir nitelik taşımamakta. Alınan karar, mesele üzerinde varılan bir karar değildir Önceden yürütülmüş olan bir sürecin sonunda varılan bir karardır. AB bence PKK'yı terörist bir örgüt olarak kabul etme sözüne bağlı kalmalıdır. Fakat bunun da PKK'ya yakın olan ve onlarla iletişim halinde sivil politikacılarla ilişkileri engelleyeceğini düşünmemekteyim. PKK'nın da buna benzer terörist faaliyetler yürüten bir örgüt olduğu hiç şüphe götürmez bir gerçektir. Çıkan karar göreceli bir karardır. Ama belirtmek isterim ki, yapılmak istenen PKK'lıların listesinin tamamının tanınması veya hesaba katılmasına yönelik bir adım değil; aksine uzlaşma sağlanmasından önce genel çerçevede verilmiş bir karardır."
Her cümlesi bir sonrakiyle çelişen bu demeç, kötü çevirinin ürünü değilse, bir anlama geliyor: Swoboda'nın kafası karışık. Ya da bu kararın Türkiye ile AB ilişkileri vazosunda bir çatlağa daha yol açtığını görmenin sıkıntısıyla, hatta kaygısıyla kıvranıp duruyor.
Başbakan Erdoğan'a göre, "Avrupa Adalet Divanı'nın terör örgütüyle ilgili kararının esasla hiçbir alâkası yok. Sadece şekli bir hatanın düzeltilmesine yönelik..."

Mahkeme haddini çok aştı
Tamam ama Swoboda'nın tuhaf demecinin anlaşılabilir tek cümlesinde dediği gibi, bir de "Kararın içeriğine bakılması gerekiyor." CHP'nin diplomat kökenli Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen bakmış ve buyurun neler bulmuş:
- " AB'nin önemli bir organı olan Avrupa Adalet Divanı'nın kararında bir kelimeyle bile PKK'dan terör örgütü olarak söz edilmiyor. PKK'nın Osman Öcalan'ın açtığı davayı kabul edilebilir buluyor. Terör örgütünü muhatap alıyor.
- Tarafların görüşlerini anlattıktan sonra 'Olaylar' diyor. Bunları anlatırken, PKK'nın 1978'de Kürt halkının kendi kaderini tayin etme hakkını sağlamak amacıyla kurulmuş, Türk hükümetiyle silahlı mücadele yapmak üzere kurulmuş bir örgüt olduğunu söylüyor.
- Güneydoğu Anadolu'dan bahsederken 'Kürdistan' diyor. Kürt asıllı vatandaşlarımızdan bahsederken 'Kürt azınlığı' diyor. "
Öymen haklı. Avrupa Adalet Divanı'nın 9 sayfalık PKK ve 14 sayfalık Kongra-Gel kararlarını biz de okuduk. Saydığı ifadeler metinlerde aynen yer alıyor. (Örnek: PKK kararının 6'ncı sayfasındaki 52'nci paragraf)
Sorunun bir de perde arkası var. Haydi "PKK'nın Avrupa terör listesinde yer almaya devam ettiği" güvencesi veren AB'ye inanalım. Peki, bu listede öngörülen yaptırımlar uygulanıyor mu? Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt yanıtlasın. "Savunma ve Havacılık Dergisi"nde yayınlanan röportajında Avrupa'daki tabloyu bakın nasıl anlatıyor:
"PKK/Kongra-Gel terör örgütü başta Avrupa olmak üzere birçok ülkede yüzlerce vakıf, dernek, vb kuruluşuyla faaliyet göstermektedir. Haklarında kırmızı bülten çıkarılmış bazı teröristler, müttefikimiz olan ülkelerde serbestçe dolaşmakta, terörü teşvik eden yayınlar yapan örgüte ait basın ve yayın organları, hiçbir kısıtlamaya uğramaksızın bu ülkelerde faaliyetlerine devam etmektedirler."
AB-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk, "Terör listesinin 2 yıldır PKK'ya bildirildiğini" açıkladı. Demek ki, ellerinde örgütün adres(ler)i var. Demek ki, Org. Büyükanıt'ın işaret ettiği, Avrupa'daki yüzlerce vakıf ve derneğin PKK yuvası olduğunu bal gibi biliyorlar.
Listede olsa ne yazar, olmasa ne yazar... Traji-komik bir oyun sergileniyor.