kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Nisan 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
"İnsanlarla hayvanlar arasındaki bitmeyen savaşı" anlatan Arkadaşım Tilki, türünün en iyi örneklerinden.

Doğa ve hayvan sevgisine adanmış film

ATİLLA DORSAY
ATİLLA DORSAY
İLİŞKİLİ HABERLER
Doğa ve hayvan sevgisine adanmış film
Luc Jacquet yine bir mucize yaratıyor. Artık efsane katına yükselen İmparatorun Yürüyüşü'nde bizlere, penguen denen kuşların tüm yaşamını hikâye etmeyi başardıktan sonra, şimdi daha yakın ve gündelik bir çevreye giriyor ve adına tilki dediğimiz, ama hiç tanıyıp bilmediğimiz o sevimli, ancak vahşi hayvanların dünyasına dalıyor. Mucize sözcüğüyle abarttığımı sanmayın. Fransız yönetmenin başarısı, öncelikle tilkiyi insana yaklaştırmak, öylesine ehli olmayan bir hayvanla bir insanı (10 yaşındaki küçük bir kız çocuğunu) dost yapabilmek. Mucizenin ikinci yanı da bunu filme alabilmek... Elbette, özellikle finaldeki jeneriklerde belirdiği gibi, bu ikinci mucizenin küçük sırları da yok değil: O tilkinin, aslında birkaç tilki çekimlerinden oluşması gibi... Ama bunun pek önemi olduğunu sanmıyorum. Demek ki, küçük kız hiç görmediğimiz anababasıyla kırda tatilini geçirirken bir tilki yuvası ve sonra da sivri burnu, fıldır fıldır gözleri ve haşmetli kuyruğuyla çok sevimli bir yaratık olan tilkiyi keşfediyor. Ama tüm inadına karşın, ona yaklaşması kolay olmuyor: O ne de olsa, çok benzese de bir köpek değil! Ama küçük kızın sabrı zamanla hayvanın içgüdülerini yeniyor ve dostluk başlıyor. Küçük kız için ne mutluluk! Ama bunun hayvan için de aynı mutluluğa yol açacağını düşünmek erken olabilir... Film, tüm bu tarz belgeseller gibi büyük bir sabra, engin bir tutkuya ve de teknoloji kullanımına dayalı. O çok hassas ve hayvanların burnunun dibine yaklaşabilen kameraları kastediyorum. Ama galiba, doğa sevgisiyle çarpan bir yürek, öncelikle gereken şey. Bu açıdan, tüm okurlarıma öğütlüyorum, hatta onlardan rica ediyorum: Çocuklarınızı mutlaka bu güzel filme götürün veya yollayın. Çünkü hayvan ve doğa sevgisi ülkemizde ne yazık ki yeterince yaygın değil. Oysa çağımızda bu gitgide önem kazanıyor. Küçük kızın bir yerde dediği gibi: "İnsanlarla hayvanlar arasında bitmeyen bir savaş var." Ve bu savaşı bitirip barış ilan etmek, galiba tüm öteki savaşları bitirmekten daha önemsiz değil, hatta belki daha da önemli. Son dönemde bu tür filmlerin özellikle Fransızlardan gelmesine de dikkatinizi çekerim. Ayı ile Jean-Jacques Annaud, Kanatlı Uygarlık'la Jacques Perrin, Çayırın Sakinleri ile Claude Nuridsany ve Marie Perennou işi başlattılar, ardından gelen Luc Jacquet'yle birlikte bu türe onurunu yeniden kazandırdılar. Bravo!

ARKADAŞIM TİLKİ * * * *
(Le renard et l'enfant)/
Yönetmen: Luc Jacquet, Görüntü: Eric Dumage, GSimon, Müzik: Evgueni Galperine, Alice Lewis, David Reyes, Oynayanlar: Bertille Noel- Bruneau, İsabelle CarrFransız filmi