Bursa notları

Geçen hafta sonu Bursa'daydım. Suare isminde hakikaten şahane bir mekânın açılışında Duman'ı izledim. Ama kaldığım otelin balo salonunda saat 13:00 itibarıyla yapılmakta olan anaokulu çayı itiraf edeyim daha kıyaktı. Müzisyen Fesuphanallah'ı çalıyordu. Biz odalara yerleşmeyi beklerken damardan devam etti, Çöpçüler'e girdi... Jilet atan Bursalı minik anaokul öğrencileri görmesem de ortamın hayli kafa yaptığını söylemeliyim. Anneler, babalar, dedeler, nineler oturuyor, pastalar kekler yeniyor ve "Arkası gelmez dertlerimin bıktım illallah" diyen anaokul öğrencileri... Asansörde karşılaştığım değerli Miss Bursa 2008 güzellik yarışması katılımcılarına buradan selamlarımı yollamak isterim. Ve organizasyona notum var: İnsan sabah üçte jimnastiğe kaldırılmaz ki arkadaşlar. Güzellik yarışması mı, toplama kampı mı bu. Yazıktır. Suare, 2 bin ve üzeri insanı aynı anda rahatça içine alabilecek kapasitede, tasarımı ve iç mimarisi gayet güzel, yüksek tavanlı dev sahneli, rahat, ferah bir yer. Ses sistemi harika. Böylesi İstanbul'da yok. Bursa bu mekânla daha çok konser kaldırır. Yurtdışından konser bağlayanlara da not: Burayı listenize ekleyin. Suare'nin bulunduğu mini alışveriş merkezi denebilecek binada rock bar tadında Kat Üç ve yanında pub düzeninde Malt diye iki mekân var. İkisini de sevdim. Bursa'da okuduğundan ortama hakim olduğunu hissettirme eğilimindeki bir arkadaşımın dönerciye "Nasıl, dönerin iyi mi?" demesi ve uzun bir sessizlik yaşanması Duman sonrası kafayla bünyemi sütlaç kıvamına getirdi. İyi de oldu. Çünkü Duman konseri direkt jilet ortamı. Sonrasında ihtiyaç oluyor. Çağdaş Müslüm Gürses Kaan Tangöze gibi "Bursa ne güzelmiş yaaauuuğ arkadaşlar! Yine gelelim..." diyelim ve 15 dakika ihtiyaç molasına çekilelim...

SALON SIKINTISI
Mayıs sıkıntısı da diyebilirmişiz güzel başlık olurmuş. Zira mayıs sonu itibarıyla İstanbul'da konser salon sıkıntısı var. Belediye'nin hesapsız çalışma takvimi sonucu Açıkhava, en azından yaz boyunca kapalı kalacak gibi duruyor. Yani yılın açık olması gereken tek döneminde. Biliyorsunuz İstanbul Müzik ve Caz festivallerinin kalbi orası. Yeni Melek var. Beyoğlu'nun tam göbeğinde ama ne kadar uğraşılsa da ses sistemi bir türlü yeteri kadar iyi olmuyor. Bostancı Gösteri Merkezi büyük ama orada da bar yok. Tatsız... Garajistanbul hoş ama yine yetersiz. Indigo, Babylon, Balans, Studio Live gibi kulüp/mekânlar şu an İstanbul'un konser ve canlı performans trafiğini en fazla sırtlayan yerler. Ama yaz boyu kapalı olacaklar. Açık mekân olarak sadece Park Orman ve Kuruçeşme Arena var. Bakalım yaz trafiğini kaldırabilecekler mi? Yoksa kriz mriz derken zaten azalan etkinlikler ve bilet satışlarıyla yeni mekânlara gerek olmayacak mı? Moralleri bozmayalım. Bekleyip görelim.