kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Nisan 2008, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
HINCAL ULUÇ
Hıncal'ın Yeri

Bir güzellik gecesinin ardından..

Meğer bu Paris Hilton ne kompleksler vermiş, millete.. Öteki kanallara.. Bu kanalların gazetelerine ..
Kanal 1, Paris'i davet ederek müthiş bir PR olayına imza attı. Günlerdir hâlâ onlar konuşuluyor. Yerli ve yabancı gazete, dergi ve TV'lerde kapladığı yeri dolarla ölçseniz, harcanan para misli misli geri döndü.. Bunun içine bir de daha şimdiden uluslararası alanda 3 milyona varan internet tıklamalarını da katarsanız, Paris Hilton'u düşünen ve organize edenleri alkışlarsınız ancak..
Paris'le kahvaltıya gitmeyenler, kaçırdıkları fırsatın pişmanlığı içindeler belli. Çok farklı bir gazetecilik yapmaları için fırsat geçmişti ellerine.. Kullanamadılar. Sözüm ona hava attılar.. Boş laf..
Gazeteci gider, o koşullarda öyle bir yazı ortaya çıkarırdı ki, gündem olurdu.. Yapamadılar .
Gece başından sonuna çok güzel hazırlanmıştı. Belli bir ritm ve tempo içinde sürdü gitti.
Daha açılışta, Nil kaptı seyircileri, havaya soktu. Ardından harika bir M. Ali Erbil ve yanına çok yakışan Pınar Altuğ sazı ellerine aldılar ve işi başından sonuna neşeyle götürdüler.
Kızlar da göz doldurucuydu.. Birinci olsalar, kimsenin itiraz etmeyeceği en az beş kız vardı.
4 numaralı Leyla özellikle sohbet bölümünde rakiplerine fark atıp öne çıkınca, nerdeyse ittifakla kraliçe oldu. Ben ona verdim oyumu. Yarışma sonunda konuştuklarım da ona verdiklerini söylediler.
İkinci Begüm ve üçüncü Gizem benim ilk dördümde yoktu..
Ben ikincilik oyumu, gecenin en şirin, en sıcak, en cana yakın ve en güzel tebessüm eden kızı, 16 numaralı Selda'ya verdim. Selda gelecek yıllarda gene yarışabilir. Özellikle bacaklarında biraz daha dolgunluk sağlarsa, bu kez başarır da.
Üçüncüm de, 6 numaralı Selda Car'dı..
Dördüncüde gene genel seçimle birleştik. Begüm aslında başından beri favorilerim arasındaydı. İlk ikide düşünüyordum. Ama konuşmaya başlayınca gerilere düştü.
Organizasyon başından sonuna güzeldi. TİM sahnesindeki dekor alkışa layıktı.
Tek eleştirim reklam aralarında salonu oyalamak için konan Mucize klipleriydi. İnsanı irkilten görüntüler yerine, daha hoş şeyler seçilebilirdi.