kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 29 Mart 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

"Kaybedenler darbe çığırtkanları olacaktır"

Yeni Haber
Başbakan Erdoğan, "Aramızda darbe çığırtkanları var. Kaybedenler darbe çığırtkanları olacaktır. Türkiye bundan bugüne kadar bir şey kazanmadı, kazanamayacak. Aksine geri gidecek. Bu tür adımlarda kazanan Erdoğan olmaz, o çığırtkanlar olur" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, siyasi partilerin kapatılması girişimini, milli iradeye karşı yapılan ortak bir tavır olarak niteledi. Türkiye'nin ekonomik olarak iyi giden bir dönemde bu tür tartışmalarla ilgilenmesini doğru bulmadığını belirten Erdoğan, "Maalesef bir siyasi zihniyetin zanlısı olan medya, bu işi teşvik etmiştir ve bugünlere getirmiştir. Efendim 'germeyelim'. 'Germeyelim' diye diye geriyorsunuz." dedi.

Anadolu Aslanları İşadamları Derneği'nin (ASKON) 5. Olağan Kongresi'ne katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, parti kapatma davası ve sağduyu çağrılarına ilişkin açıklama yaptı.

"Siyasi partilerin kapatılması anlayışı, aslında milli iradeye karşı takınılmış bir tavırdır." diyen Erdoğan, "Sivil toplum örgütlerinin bir çalışması var; ben bunu memnuniyetle izlediğimiz söyledim. Ama geri adım atmak mantığını kabullenmek mümkün değil. Yani geri adım atmak; neden? niçin? nasıl? konu ne? Bunu görmek lazım. Tayyip Erdoğan olarak benim bir yanlışım varsa bu söylenir, ben o yanlışımdan geri adım akmayı kesinlikle kabul ederim. Ama ortaya somut birşey konmadan herkes geri atmalı! niçin? Bunun içeriğini bir doldurun bakalım, bir görelim. Kaldı ki; sivil toplum örgütlerinin çalışması güzel de, bir şeyi sanki böyle ıskalıyorlar. Kızmasınlar! -Tayyip Erdoğan'a faturasını her zaman böyle kesiyorlar ama- maalesef bir siyasi zihniyetin zanlısı olan medya, bu işi teşvik etmiştir ve bugünlere getirmiştir. Efendim 'germeyelim'. 'Germeyelim' diye diye geriyorsunuz." diye konuştu.

"YUMUŞAK BAŞLIYSAM, KİM DEDİ UYSAL KOYUNUM"

Laiklik konusunda hiç kimsenin kendilerine yafta yapıştıramayacağını ifade eden Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü; "Bakıyorsunuz ki her türlü salvo; sağdan,soldan, karşıdan, arkadan. Size serbest, bize sus! yok öyle birşey. Söylüyorum; yumuşak başlı isem kim dedi uysal koyunum. Uysal koyun değilim, bunu açıkça söyleyeyim. Kimse laiklik konusunda bir olumsuzluk yaftası yapıştıramaz. Kimse bize demokrasi konusunda bir yanlışlık yaftası yapıştıramaz. Sosyal bir hukuk devletini savunmada yakıştıramaz. Biz Türkiye Cumhuriyetini, ülkemizi; demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olarak 5,5 yıldır dünyada itibarını yükselttik, bunun her yerde sessiz bir devrim olarak tanıtımını ve nitelenmesini de temin ettik. Bunu bu iktidar temin etti. Bu konuda da bizler rahatız.

Ekonomik olarak iyiye gidildiği dönemde bu tür tartışmalarına yapılmasını olumsuzluk olarak değerlendiren Erdoğan, "Ama yatırımcı bu kadar iyi giderken bu tür olaylarla karşılaşmış olması -işte buyurun! piyasalara nasıl vuruyor- Buna rağmen piyasa yine direniyor. Bu ayrı bir başarı. Gerek içerde gerek se dışarıda yatırımcı şunu söylüyor; bu ülkede istikrar var, güven var." şeklinde konuştu.

"TÜRK AİLESİNİN EN AZ 3 YAVRUYA SAHİP OLMASI GEREKİR"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Türkiye'de Türk ailesinin en az 3 yavruya sahip olması gerektiğini'' belirterek, ''Ben ülkemi, milletimi seviyorum ve nüfusumuzun artmasından yanayım. Kim ne derse desin'' dedi.

Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği'nin (ASKON) 5. Olağan Genel Kurulu toplantısında konuşan Erdoğan, 2007 yılı sonu itibarıyla Türkiye'ye
gelen küresel sermaye miktarının 22 milyar dolar olduğunu söyledi.

Olayı finans sektörü olarak değerlendirmenin yanlış olacağını ifade eden Erdoğan, finans sektörü ve reel yatırımın birbirini tamamlayan sektörler
olduğunu ve şu anda dünyanın bunun üzerine kurulu olduğunu belirtti.

Erdoğan, ''Bir şeyi daha burada bugün öğrendim, 'biz ara malı ihraç eden bir ülke idik'. Arkadaşlar, biz ara malı ihraç eden bir ülke hiçbir
zaman olmadık. Biz tarım ürünü ihraç eden bir ülke idik ama şimdi sanayi ürünü ihraç eden bir ülke durumuna geldik'' diye konuştu.

Türkiye'nin sanayi ürünleri için ara malı aldığını kaydeden Erdoğan, ''Şu anda ihracatımızın bir numaralı kalemi otomotiv sektörünün, şu anda yüzde 65 ile yüzde 95 arasında değişen ara malı var. Bu ara malından kar ediyoruz. Bununla otomobillerimizi Türkiye'de yapıyoruz ve dünyaya ihraç ediyoruz. Bunu biz görmezlikten gelemeyiz'' dedi.

Erdoğan, Türkiye olarak şu anda 64 milyar Dolar olan dış ticaret açığının en önemli kaleminin petrol ürünleri, akaryakıt ve doğalgazdan oluştuğuna işaret ederek, bundan sonra bu rakamın dahada da büyüyeceğini söyledi. Başbakan Erdoğan, ''Bu bizim durduğumuz yerde müdahale edemediğimiz, ama faturası bize masa başında kesilen bir konu. Bütün
bunlara rağmen Türkiye 107 milyar Dolar ihracatını yapıyor'' diye konuştu.

Faizler konusunda da mevcut faiz oranını benimsemiş bir iktidar olmadıklarını, ancak 5,5 buçuk yıl önce devletin borçlanma faizlerinin yüzde 63,4'ten, şu anda yüzde 17'ye geldiğini dile getiren Erdoğan, ''Biz yüzde 17'yi benimseyen bir iktidar değiliz. Şartları yine zorluyoruz. Zorlamaya devam edeceğiz'' dedi.

İŞSİZLİK SORUNU

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, işsizlik sorununa değindiği konuşmasını şöyle sürdürdü:''Gelişmiş ülkelerin içinde işsizlik sorunu olmayan bir tane ülkeyi gösterebilir misiniz? Başta ABD olmak üzere... Gösteremezsiniz. Bizim dönemimizde işsizlik artmamıştır en azından, işsizlik oranı korunmuştur. Geçen yıl sonu itibarı ile yaklaşık 2,5 milyon işsizimiz ülkemizde iş sahibi olmuştur. Bu gerçekleri görmemiz lazım'' diye konuştu.

Türkiye'nin nüfusu artan bir ülke olduğunu anlatan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:''Geçenlerde söyledim, yine söylüyorum: En az Türkiye'de Türk ailesinin 3 yavruya sahip olması lazım, nüfusun 5 olması lazım, bunun üzerinden birçok spekülasyonlar yapılıyor. Ekonomistlere de sesleniyorum; hesaplarınızı iyi yapın, eğer Türkiye'yi seviyorsanız, bu milleti seviyorsanız. 3 tane çocuğu olursa bir ailenin, bu ülkenin nüfusunu diri tutarsınız, genç tutarsınız. Aksi taktirde batının şu anda ağladığı gibi yarın biz de ağlamaya başlarız. Sene 2037, Türkiye ağlamaya başlar.'Efendim imkansızlıklar, işte çok çocuk olursa tinerci olur...' Bunu diyen siyasiler, cumhurbaşkanları var bu ülkede. Onlara diyorum ki, siz niye tinerci olmadınız? Yoksa sizlerde mi yolsuzluklara bulaştınız? Ve... Bu konu, bana göre çok hassas bir konudur. Dolaştığım Batı ülkelerinde her yerde aynı sıkıntı var. Almanya üste para veriyor. Teşvik ediyor ama doğurmuyorlar. Çünkü alışkanlıklar var, bu alışkanlıklardan kolay kolay vazgeçilmiyor ama ben ülkemi milletimi seviyorum ve nüfusumuzun artmasından yanayım. Kim ne derse desin...''

Başbakan Erdoğan, batıda ne varsa, doğuda da o olacak dediklerini ve iktidarları döneminde doğuya ve güneydoğuya yaptıkları yatırımın yaklaşık 5 yıl içinde 8,5 katrilyon lira olduğunu belirterek, buna TOKİ'nin dahil olmadığını, TOKİ'nin o bölgede 46 bin konut yaptığını bildirdi.

AJANSLAR