kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 21 Mart 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Baykal, referandum önerisine sert çıktı

CHP lideri, parti kapatmaların zorlaştırılması için hazırlanacak anayasa değişikliğinin referanduma götürülmemesi konusunda uyardı: Referandum dolaylı yoldan laikliğin oylanması anlamına gelir..
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, parti kapatılmasının zorlaştırılması için hazırlanacak anayasa değişikliğinin referanduma götürülmesi görüşüne sert tepki gösterdi. "Laikliği anayasaya referandumla mı koyduk, o zaman konulsaydı girer miydi?" diye soran Baykal, "Referandum dolaylı yoldan laikliğin oylanması anlamına gelir. Birileri böyle sunabilir" dedi. Baykal, CNN-Türk'te katıldığı bir programda şu mesajları verdi:

'GÖZLERİ KARARDI'
KÜLHANBEYİ TAVRI:
Daha önce laikliğe küçük sızmalar oldu ama iş çığırından çıktı. Artık geldiğimiz noktada, gözü kara bir şekilde götürüyorlar. 'Ha parti kapatmaya yönelik bir hukuk süreci mi başlamış, okurum ben o hukuk sürecinin içine, böyle şey mi olur, kim bunu yapıyormuş canım? Yetki bende, benzetirim ben onları' havasında, külhanbeyi tavrı içinde iş götürülmesi vahim. 'Tarlamıza bereket geliyor, oy kazandırır' deniyor. O zaman bu telaş niye? Oy artar mı azalır mı bunu o zaman görürüz. Gidin mahkemede savunmanızı yapın kararınızı alın.

'HUKUK YARATIYOR'
MEŞRUİYET TARTIŞMASI:
AKP kendi hukukunu yaratıyor, anayasayı kendi vücuduna göre dikilmiş bir elbise haline getirecek, böyle şey olur mu? 'Anayasa Mahkemesi'nin işlemesini çoğunluğumu ortaya koyarak engelledim' diyebilirsin ama meşruiyet tartışmasının açılmasını engelleyemezsin. Alınacak siyasi yasak kararı Cumhurbaşkanlığının görevini etik açıdan etkiler, hukuki bir zorunluluğun ortaya çıkacağını sanmıyorum. Bakmadım incelemedim, ama etik açıdan etkiler. Bunu hazmetmesi halinde görevine devam eder. Tabii başbakan için daha somut bir engelleme ortaya çıkacak. Başbakanın yasaklı hale gelmesi üzüntü verici. Bir süre önce Avusturya'da seçim yapıldı ırkçı parti lideri Haider, hükümeti devralmak üzereydi. AB devreye girdi 'olmaz' dedi ve engelledi.

'ANAYASA SUÇU'
LAİKLİĞİN OYLANMASI:
Biz laikliği referandumla mı koyduk anayasaya, o zaman konulsa girer miydi? Anayasa ile getirilen kılık kıyafet düzenlemeleri, hepsi kravat takıyor, o zaman kravat takarlar mıydı? Birileri çıkıp dolaylı yoldan laikliği referanduma sunup da reddettirirse, millete bir siyasi partinin laikliği ihlal etmesinin anayasal suç sayılamayacağını söylettirmeye çalışır ve bunu söylettirirse, artık laiklik ihlal edildiği halde hesabı sorulamaz bir olay haline gelir. Partiler değil kişilerin cezalandırılması, kapatma davası açılmadan önce konuşulmuş olsaydı, ele alınabilirdi. Şu aşamada, bu konu gündeme gelirse, 'özel bir olayı etkilemek üzere anayasa değişikliği yapıyoruz' demektir ve bu doğru değil, şık değil. Vatandaşın iyi niyetle size açtığı siyasi krediyi, anayasa suçu işleyerek, dini siyasete alet ederek kullanıyorsunuz.