Artık magazinden sıkıldım

- Magazin dünyasında olmayı kendiniz mi istediniz?
- Şartlar beni buraya sürükledi. Ekonomi alanında da belediyede de çalıştım zamanında. Eğlenmesini seven bir insanım. O eğlenme, gezme beni buraya itti. Renkli dünya beni cezbetti. Ama 49 yaşında artık 'dur' demesini öğrendim. Artık sabahlara kadar gezemiyorum. Demek bir dönem bende bir merak vardı. Ama Allah için magazinden iyi paralar da kazandım. Fakat kazandıklarımı harcamasını ve insanlarla paylaşmasını da bildim. Ama dediğim gibi, artık sıkıldım.

- Beş vakit namaz kılan, Umre'ye giden ve tutucu olduğunu dile getiren birinin magazinle bu kadar haşır neşir olması biraz tezat düşmüyor mu?
- Niye düşsün ki? Türbanlı biri de "Ben laiğim, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlıyım," diye biliyor. İnsanların inançları yüreğindedir. Ben Allah'a olan inancım doğrultusunda Umre'ye gittim, her gün beş vakit namaz kılıyorum. Ama inançlı olmam magazinden uzak durmamı gerektirmiyor. Gezmeyi, eğlenmeyi seviyorum. Hem benim sayemde, Londra'da ya da Amerika'da okuyan birçok arkadaşımın kızı oruç tutmaya başladı. Ben şimdi Kuran okuyorum diye başımı mı kapayım, çarşaf mı giyeyim? 70 yaşında Hacca da gitsem yine de kapanmayacağım. Namazımı kılacağım ama İzmir Körfezi'ne karşı kırmızı şarabımı da yudumlayacağım.

- Haziran ayında Dobra Dobra'yı bitireceğinizi söylüyorsunuz. Bunun nedeni nedir?
- Biz Dobra Dobra'ya başlarken sadece dört program için avans almıştık. Bize, "Eğer tutmazsa yayından kaldırırız," denmişti. Ama beş sezon devam etti. Türkiye'de sabah kuşağında da magazin izleyicisi olduğunu Şenay Düdek herkese kanıtladı. Ama beş sezondur dön dolaş aynı konuları işlemekten artık sıkıldım. Hep aynı isimler üzerinde konuşuyoruz. Zaten star isimleri sabahın o saatinde programa çıkarmak da zor. Ve magazin tartışmaktan da artık sıkıldım. Haziran ayında kendi kararımla programı bitireceğim. Cenk (Eren) istiyorsa devam edebilir. Ama ben artık trilyon da verseler yapmam. Artık farklı formatta bir gece programı yapacağım.

- Bu programın formatı ne olacak?
- Türkiye'de format hırsızları çok fazla olduğu için bunu söylememeyi tercih ederim. Örneğin benim ilk kitabımdaki birçok hikâyeden alıntı yapan ve dizi yazan senaristler oldu. Dobra Dobra'nın küçük dobracıkları da türedi. Ama ömürleri uzun sürmedi.

- Yabancı formatlı mı olacak bu program?
- Türk halkı nankördür. Halktan koptuğunuz an o program tutmaz. Türk halkı kendi dertlerini ekranda gördüğü sürece bağlanır.

- Üçüncü kitabınız Gölge Hayatlar çıktı. Bu kitapta da yine şöhret uğruna harcanan yaşamlar anlatılıyor. Kitabı yazmaktaki amacınız nedir?
- Bu kitapları bir misyon üstlenmek için yazıyorum. Şöhret olmak ülkemizde çok kolay bir hale geldi. Yarışmalarda gençler günlerce kuyruklarda bekliyor. Televizyonda birbirlerine giriyorlar. Amacım onlara şöhretin kötü yanlarını göstermek.

- Şöhretin hiç iyi yanı yok mu?
- İyi yanları da var, kötü yanları da. Şöhret ateşten bir gömlek. Üstünüze geçirirseniz ısısına da acısına da katlanmak zorundasınız.

- Kitapta yine yaşanmış gerçek öyküler ve kişiler olduğunu söylüyorsunuz. Hiç sizi arayıp serzenişte bulunan olmuyor mu?
- Oluyor, kimisi kırılıyor, kimisi abartmışsın diyor. Bazıları da "Ama şu olayda karışıklık yapmışsın," diyor. Oysa ben o karışıklıkları bilerek yapıyorum.