kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 14 Mart 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Her 'film çekeceğim' diyene güvenemem!

DENİZ AYYILDIZ - GÜNAYDIN
'Hayattan Korkma' adlı yeni filmi geçen hafta vizyona giren Zeki Alasya ilginç açıklamalarda bulundu: Ben, 'film çekeceğim' diyen herkese güvenmiyorum. Ama ne kepaze filmler yapıldığını düşünürsek Mahsun Kırmızıgül eli sıkılası biri.....
Türk Sineması'nın usta ismi Zeki Alasya, başrolünü üstlendiği 'Hayattan Korkma' adlı filmle sevenleriyle buluştu. Bir kasabada yaşayan üç ailenin öyküsünü anlatan, Alasya'nın tabirine göre 'İnsan merkezli bir film' olan 'Hayattan Korkma'nın kadrosu Haldun Boysan, Tarık Pabuçcuoğlu, Zeynep Eronat gibi tecrübeli isimlerden oluşuyor. Yönetmen Berrin Dağçınar'ın ise ilk filmi... Filmden, 'Recep İvedik' gibi bir hasılat beklemediğini söyleyen Alasya yönettiği ve başrolünü üstlendiği 'Cumhurbaşkanı Öteki Türkiye' filmi yüzünden ise yapımcı Sinan Çetin'e çok kırgın. Çengelköy'deki evinde buluştuğumuz usta sanatçı, konuya iliştin ilk kez konuştu: "Sinan Çetin'i Allah'a havale ediyorum!"

* 'Hayattan Korkma' gösterime girdi. Ne kadar hasılat bekliyosunuz?
Türkiye'de bir filmin hasılat yapabilmesi için ya çok ünlü sanatçılardan bir kadro kurulması ya vurdulu- kırdılı, mafyamatik konu olması ya da çok büyük reklam yapılması lazım. Eğer makul bütçeli, eli yüzü düzgün, namuslu bir film yaparsanız büyük iş beklememelisiniz. 'Hayattan Korkma', altına imza atacağım muhteşem bir prodüksiyon olmayabilir ama iyi niyeti ortada... Yeterince promosyon da yapılamadı...

* Mutlu musunuz bu filmde rol almaktan?
Genelde, yönetmen çok önemli olduğu için birçok filme 'Hayır' diyebiliyorum. Çok akıllı çok donanımlı, çok zeki buldum Berrin Hanım'ı (Dağçınar) onun için kabul ettim. Kolay olmayan şartlarda film çekildi. Ama sağlam bir ekip vardı. İyi niyetli bir film çıktı ortaya. Biraz 'Güle Güle' tadında. Unuttuğumuz değerlerin filmi. İyi ki oynadım diyorum.

MAHSUN ELİ SIKILASI BİRİ
* 'Beyaz Melek' için size de teklif gelmiş, reddetmişsiniz...
Sinemaya çok uzak olduğunu düşündüğüm, başka bir meslekten insanının senaryo yazması kabul edilebilir belki ama film yönetmesi çok kolay değil. O yüzden ben film çekeceğim' diyen herkese güvenemiyorum. Tecrübeli bir yönetmenin bu filme katacak çok başka şeyleri olurdu, onu bulamadım elbette. Ama en azından adamın seçtiği konu ve iyi niyeti bakımından tebrik etmek lazım. Ne kepaze filmlerin, ne kepaze konuların beyazperdeye getirildiğini düşünürsek, eli sıkılası bir insan olduğunu düşünüyorum Mahsun Kırmızıgül'ün...

* 'Recep İvedik' furyası için ne diyeceksiniz?
Evvela şunu asla reddetmeyelim: Promosyon çok önemli... 'Recep İvedik'i izlemeye henüz fırsat bulamadım. Duyduklarım, okuduklarım var. Belden aşağı esprilerin, kalitesiz tavırların çok olduğu söyleniyor. Eğer gerçekten böyle ise, Şahan bu filmden kazandığı parayla yapacağı yeni filminde kendine düşen görevi yerine getirmeli. Giderek kaliteyi artırmalı, rafineleşmeli...

SANATÇILAR TERBİYELİ OLMALI
* Bir filmde mutlaka mesaj olmalı mı? Cem Yılmaz da, Şahan da böyle bir kaygı taşımıyor.
'Mesajım yok' demek, 'Ben kalitesiz her şeyin altına imza atarım' demek değil. 'Biz her şeyi, sadece güldürmek için yapıyoruz' diyebilirler tabii, hiç itirazım yok. Ama bu ülkenin, 40 yıldır politik hiciv yapan bir sanatçısı olarak bu beni üzer. Eğer sanatçının mesaj kaygısı, söyleyecek sözü yoksa, vah o ülkenin haline...

* Kaliteden kastınız nedir?
Ülkenin içinde bulunduğu bu karanlık şartlara rağmen bir sanatçı çıkıp 'mesaj kaygım yok' diyebiliyorsa, helal olsun ona! Söyleyecek lafım yok o zaman... Mesaj konusunda değil ama terbiye konusunda dayatıyorum.

* Peki yeni komedyenlerden beğendiğiniz kimse yok mu?
Cem Yılmaz'ı, Beyaz'ı, Şahan'ı seviyorum. Şahan konusunda çok da objektif olamıyorum çünkü çok sevimli geliyor bana. Son zamanlarda çok eli yüzü düzgün filmler de yapılıyor. Sinemanın ne türü olursa olsun desteklenmeli bence...

* Sadece para için çekilmiş, sanatla alakası olmayan filmler de desteklenmeli mi yani?
Evet! Bir çelişki gibi görebilirsiniz ama her mahallede beş kıraathanenin olduğu bir ülkede her film desteklenmelidir diye düşünüyorum. Umudum sadece izleyicinin sağduyusunu kullanarak -buna da ne kadar güvenmek gerekir bilmiyorum- bazı filmleri izlemeyi reddetmesi... Bu arada çok ciddi karşı çıktığım, sanatsal estetiğin ötesinde zararlı bulduğum filmler var.

BAZI FİLMLERE SANSÜR GETİRİLMELİ
* Hangileri mesela?
Kurtlar Vadisi gibi vahşetin, savaşın ön planda olduğu filmler. Elbette, dünyada da bunun örnekleri var. Pornolar bile belli kısıtlamalar getirilmiştir... Böyle vurdulu-kırdılı vahşet dolu filmlere yaptırımlar getirilmeli diye düşünüyorum. Porno zararlı deyip işin içinden çıkabiliyorsak, bu filmler bence pornodan çok daha zararlı!

* Sansürden çok etkilenen sanatçılardan biri olarak şimdi savunuyor musunuz gerçekten?
Evet, zamanında çok çektik sansürden... Biz zannettik ki, her isteyenin her istediğini söylemesi lazım. Ben böyle filmler hiç gösterilmesin demiyorum ama sınırlamalar getirilebilir...
Haberin fotoğrafları