kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 13 Mart 2008, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
EMRE AKÖZ

Kürt oyları... Cüzdan mı kimlik mi?

Hem Güneydoğu'daki sorunları bizzat yaşayan... Hem de İslami kesimi yakından tanıyan... Kürt aydını, diyaloga açık siyasetçi Altan Tan'a... " Kürt sorununu çözmek için neler yapılması gerekir " diye sorduğunuzda...
Önce "Cumhuriyet, bayrak, hudutlar ve resmi dili olarak Türkçe muhafaza edilmeli... Kürtlerin ezici çoğunluğu birlikte yaşamaktan yana" diyor... Ardından da aşağıdaki 10 maddeyi sıralıyor:
1) Anayasadaki vatandaşlık tanımı değiştirilmeli. Vatandaşlığa etnik bir vurgu olmamalı, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı esas alınmalı.
2) Farklı dil, din, mezhep ve etnik kimliklerin rahatça yaşayabilmesi ve kendilerini ifade edebilmesi anayasal teminat altına alınmalı.
3) Kürtçe ana dille eğitimin önü açılmalı.
4) Devlette ve özelde Kürtçe anadilde eğitim gerçekleşinceye kadar Kürtçe dili seçmeli ders olarak okullara konmalı. Üniversitelerde Kürdoloji enstitüleri açılmalı.
5) Değiştirilen köy, kasaba ve şehir adları iade edilmeli. Geçiş döneminde eski ve yeni adlar birlikte kullanılabilir.
6) Özel radyo ve TV'lere süresiz Kürtçe yayın hakkı verilmeli. Bırakın bütün gün yayın yapsın. Devletin bir kanalı da tümüyle Kürtçeye ayrılsın.
7) Üç bin köy boşaltıldı. Üç milyon insan metropollere göç etmek zorunda kaldı. Kızların intihar sorunları var. Diyarbakır'ın yüzde 47'si 15 yaşın altında. Gençler eğitimsiz. Uyuşturucu sorunu var. Köy koruculuğu sorunu var. Bir sosyal rehabilitasyon politikası uygulanmalı.
8) Bölgede devlet ve özel sektör eliyle ciddi bir ekonomik kalkınma yapılmalı.
9) Siyasi af çıkarılmalı.
10) Diyarbakır askeri cezaevi kapatılarak, bir insanlık ve kardeşlik müzesi haline getirilmeli. (Neşe Düzel ile röportaj, Taraf, 10 Mart)
Altan Tan bu 10 maddeyi her fırsatta dile getiriyor. Geçenlerde entelektüellerin katıldığı 'kapalı' bir toplantıda da aynı şeyleri söyledi.
Tan'a göre, Hükümet ve AKP, bunları yaptığı takdirde sorunun önemli miktarı aşılacak.
Ben de kendisine özetle şöyle demiştim: "AKP bunların çoğunu yapmaz. Onun yerine soruna ekonomi ağırlıklı politikalarla yaklaşacaktır. İş ve aş bekleyen bölge halkının önemli bir bölümü de bunu destekleyecektir."
Şimdi gelin Başbakan Erdoğan'ın, New York Times gazetesine bu bağlamda neler söylediğine bakalım:
* "İş olanakları yaratarak gençleri PKK'dan uzak tutmayı amaçlıyoruz."
* "Devlet 5 yıl içinde bölgeye 11-12 milyar dolarlık yatırım yapacak." İki büyük baraj, sulama kanalları sistemi ve yollar inşa edilecek.
* "Suriye sınırındaki mayınlar temizlenecek."
* "Kürtçe, Arapça ve Farsça yayın yapan bir TV kanalı açılacak. Kanal birkaç ay içinde yayına geçecek. Bu kanal kültürel hakların sağlanması konusunda en önemli adım olacak."
* "Kuzey Irak yönetimiyle ilişkilerimiz iyileşecek. Onlar bizim akrabamız sayılır."
Şimdi gelin Altan Tan'ın 10 maddesi ile Başbakan Erdoğan'ın "planını" kıyaslayın.
Birincisinin kültür ve kimlik, ikincisinin ise ekonomi ağırlıklı olduğunu göreceksiniz.
22 Temmuz seçimlerinde, vatandaşın esas olarak cüzdanına göre oy verdiğini gören AKP... Aynı fikri Güneydoğu'da da uygulamayı düşünüyor.
Özetle: Kimlik mi, cüzdan mı? Hangi politikanın galip geleceğini yerel seçimlerde göreceğiz.
Not: Ekonomik yatırım oya dönüşebilir elbette ama "sorunu" çözer mi?