kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 11 Mart 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Bu bebeği ben doğursam çok daha kolay olurdu...

ESİN ÖVET / MAGAZİN
Enerjisi ve fiziğiyle yıllara meydan okuyan Yonca Evcimik şimdi de piyasaya çıkardığı oyuncak bebekleriyle gündemde. Evcimik, bebeklerin satışından elde edilecek gelirin bir bölümünü sosyal sorumluluk projeleri için ayıracak..
Şarkıcı, dansçı, oyuncu, prodüktör, sunucu ve Türkiye Dans Federasyonu Asbaşkanı Yonca Evcimik'in 'Yoncimik' adını verdiği oyuncak bebekleri geçen haftada piyasaya çıktı. 19-39 YTL arası satılan bebeklerin gelirinin bir kısmı şehit ailelerine bağışlanacak. Yonca Evcimik bundan böyle sosyal sorumluluk projeleri kapsamında görev alacağını anlatırken kendisine ilişkin bilgiler de verdi: "Zamansız insanlar vardır, ben onlandanım. 45 yaşımdayım ama zamanı 24 yaşımda durdurdum..."

* Gerçek bir bebek yapmadınız, oyuncak bebek üretimi nereden aklınıza geldi?
Okula gelen çocuklar dikkatimi çekmeye başladı. Hepsinin elinde aynı tip bebekler üstelik Türk değil. Barbieler, Candyler... Biz de araştırdık ki bizim lisanslı bir bebeğimiz yok. Eskiden kitaplarını okuduğumuz 'Ayşegül'ün Maceraları' vardı. Meğer Ayşegül de yabancı bir karaktermiş. Kitap burada çıkınca, Türkler'e yakın olsun diye adını Ayşegül koymuşlar.

* Siz de aslında bebekten önce bir çocuk kitabı çıkarttınız...
Evet, kitap ile başladım. Çünkü bebeği üretebilmek için bir tip oluşturmak gerekiyordu. Benim önden, sağdan, soldan gülerken falan fotoğraflarım çekildi. Kitabın kapağındaki Yoncimik karakteri oluştu. O kitapla birlikte o karakter de hayat buldu. Ailesi, sevdikleri, sevmedikleri oluştu. Böylece bebeğe doğru yol aldık. Ama bebeği üretmek kolay değil. Çünkü burada üretilmiyor. Çin'de üretiliyor. Ama çok zahmetli işler, 'Hadi bir bebeğim olsun' dediğiniz zaman olamıyor. Kapağını beğenmedik, kutusunu beğenmedik, aradan çok zaman geçti ve üzerinde birçok değişiklik yapıldı. Bu bebeği ben doğursam daha kolay olurdu çünkü bu bebek çok zor dünyaya geldi. Toys R Us'da 19 YTL'ye, internette ise 39 YTL'ye satıyorlar.

BİR KISMINI BAĞIŞLAYACAĞIM

* Herhangi bir fiyat belirlemediniz mi?
Hayır, fiyatı kendimiz koyamıyoruz. Ama ben olsam ucuz olan yerden gider alırım tabii.

* Satışları nasıl gidiyor?
Satışlar çok iyi. 'Yok satma' kıvamındayız şu anda. Nisanın ikinci haftası yeni mal gelecek.

* Bu maliyetli bir iş mi?
Evet, çok maliyetli bir şey. Ben bu ürünü sosyal sorumluluk projesiyle birleştirmeyi çok istedim. Mehmetçik Vakfı ile konuştuk bebeklerin geliri şehit ailelerine gidecek.

* Bütün gelir mi?
Benim kârımdan kazandığım parayı vereceğim. Mesela bundan sonra benim adıma yapılacak lisanslı ürünlerin kazancını sokak çocuklarına, yaşlılara, sokak hayvanlarına bağışlayacağım. Mesela Yoncimik'in şapkasını üretmek istiyorsun ya da bardağını; ben sadece lisans hakkını vereceğim. Ve hepsini sosyal bir proje ile birleştireceğim.

* Yeni bebek heyecanının yanında şu günlerde yeni bir albümün çalışmasına da başladınız...
Albüm yapıyorum değil, yapıyoruz aslında. Çok yetenekli arkadaşlarım var. Kendi albümüm içinde onlara da yer vereceğim. Benim adımın altında çıkan bir albümün içinde onları da tanıyacaksınız. Sahne üzerinde de birlikteyiz.

24 YAŞIMDAN YUKARI ÇIKMADIM!

* Sürekli üretiyorsunuz. Nasıl yetişiyorsunuz tüm bunlara?
Yetişmeye çalışıyorum. Mayıs ayında Mersin, Ankara, İzmir ve İstanbul'da bölge yarışmaları yapıp bir dans milli takımı kurmak istiyorum dansçılarımla. Bu arada Hayvanlar Derneği Yönetim Kurulu'ndayım. Yakında onlar için de bir şeyler yapacağım.

* 'Bunları neden yapıyorum, neden evimin kadını olmadım' dediğiniz oluyor mu?
Ben bunların dışında evimde oturup evimin tadını da çıkartıyorum. Her şeyin zamanı var aslında. Ama üretmeyi çok seviyorum. Ben uyanıyorum, kalkıyorum çalışmaya başlıyorum. Herkesin bu dünyada bir görevi var benim görevim böyle bir şey demek ki.

* Anne olmadığınız için bir eksiklik hissediyor musunuz?
Hayır, hissetmiyorum. Yani hâlâ da olabilir belki, olmaz diye de bir şey yok. Plan yapıyor muyum bu konuyla alakalı, hayır! Ama yarın kalkarım çocuk isterim ve yapmaya da karar verebilirim. Bu hayat benim hayatım. Ben bu hayatı kendi hissettiğim gibi yaşıyorum.

* Kendinizi kaç yaşında hissediyorsunuz?
Hala 24'lerimdeyim. Oradan yukarıya çıkamadım zaten. Bu işe ilk başladığım en yoğun olduğum zamanlarımda kaldı yaşım...

* Sanki her şeyi yapma telaşınız var...
Evet, erken mi öleceğim acaba bilmiyorum ki? Neden bu hız, bu telaş... Bir yere yetişme çabası... Nereye gidiyorum ben de bilmiyorum.

* Okulunuzda gençleri yetiştiriyor, dans yarışmaları yapıyorsunuz. Hiç "Bu gelecekte benim gibi olur" dediğiniz biri çıkıyor mu?
Tabii ki yetenekli gençler var. Ama kendimi örnek gösteremiyorum. Sahne ışığı başka bir şey. O kişiyi sahnede görmek gerekiyor.

ŞİMDİ GENÇLER ÇOK KOLAYCI

* Gençleri nasıl buluyorsunuz?
Kolaycı görüyorum. Armut piş ağzıma düş durumu var ya, öyle istiyorlar. Yaptığım albümde zaten çıkış parçamız olacak şarkı bunu anlatıyor. Çok eğleneceksiniz. İbret öyküsü. Şu anki, durumu o kadar güzel anlatıyor ki.

* Sözler kime ait?
Bora Öztoprak ve bana ait. Artık hiçbir şey eskisi gibi değil... Bir kere gençlerin eğitimlerine devam etmeleri lazım. Şarkı söylemek bir hobi olmalı. Yani bunu bir iş gibi görmek artık çok da doğru bir şey değil.

* Geleceği görmüş olabilir misiniz? Sonuçta ticaret mantığıyla müzik ve dans eğitimi veren bir okul açtınız...
Hiç öyle değil. Ben burayı hayal ettiğim için yaptım. Ben konservatuvarda okudum. Bir sınıftan piyano sesi çıkıyordu, bir yerden balerinler koşuşturuyor, bir taraftan şan dersi alınıyordu. O kadar güzel bir duygu ki, bunu insanlarla paylaşayım istedim. Katiyen kâr amaçlı bir olay değil. Ben ticaretten hiç anlamam. Burası başka birinin elinde olsa belki çok farklı olabilir. İlk günden beri buradan kâr gütmedim. Sadece kendini çevirsin yeter.

* Kendini çeviriyor mu?
Eh, bazen destek olmam gereken zaman oluyor. Çünkü burada maliyet çok büyük.

* Oysa ki buradan çok para kazandığınız düşünülüyor...
Evet ama öyle bir şey yok. Kendini çevirsin ve devam edelim ona razıyım. Ama patır patır her yer kapanıyor. Hayat bir şekilde devam ediyor. Biz de devam edeceğiz başka çare yok. Ben hayattaki en zengin kadınım. Çünkü hayal ettiğim her şeyi yaptım. Kimi batıyor, kimi çıkıyor. Pişman mıyım, asla! İçimde ukde kalacağına, yapıyorum. Önce hayal ediyorum. Çocuklara da bunu aşılıyorum; kitaplarda, programlarda... 'Korkmayın, hayal edin ve hayalinizi elde etmek için çalışın' diyorum.

* Bir yerde tıkandığınız olmuyor mu?
Tabii ki her şeyin zorluğu oluyor. Ama üstesinden geleceksin! Dibe de vuracaksın ki, çıktığı günün kıymetini bil.

* Dibe çok vurdunuz mu?
Hayır çok vurmadım. Göreceli bir şey dibe vurmak ama ben bu anlamda çok pozitifimdir. Hemen arkama atar ve yoluma devam ederim.