kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 9 Mart 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Davis, basketbol oynarken gönlünü sinemaya kaptırmış.

SİYAD, bünyene bu basketçiyi kat!

NBA'in en iyi guard oyuncularından Baron Davis, 28 yaşında bir basketbol yıldızı. Kendisi ayrıca bir film eleştirmeni ve prodüktör.....
Evinin bir köşesinde özel sporcu içecekleri, bir başka köşesinde egzersiz aletleri olan, duvarda ise Laura Bush'la gülümserken bir fotoğrafı bulunan Baron Davis, ilk başta diğer NBA yıldızları gibi görünebilir. Ancak daha dikkatle bakıldığında, Golden State Warriors takımının yıldız guard oyuncusu Davis'in evinin her köşesinde filmler olduğu ortaya çıkıyor. 8 Mile, Invincible, The Cooler ve benzeri bu filmlerin ortak özelliği, sıfırdan zirveye ulaşan karakterleri anlatmaları. Baron Davis, Los Angeles'ın güneyinde büyümüş, lisede yıldız bir basketbolcu olarak isim yapmış, Kaliforniya Üniversitesi'nde okumaya başlamış ve şu anda yılda 16.4 milyon dolar kazanıyor. Buna rağmen Davis bütün geleceğini basketbol üzerine kurmak yerine, kendini ileride bir film prodüktörü ve, okuyunca tuhaf gelecek biliyoruz ama, bir film eleştirmeni olarak görmeyi de istiyor. "Profesyonel basketbol oyuncusu olacağımı anladığımda, hemen emekliye ayrılınca ne yapacağımı düşünmeye başladım," diyor. Bugün 28 yaşında olan Davis, sinemanın asıl ilgilendiği konu olduğuna karar vermiş. "İnsanları bir araya getiren, mesaj veren, insanları güldüren ve bilgilendiren bir sanat bu. Ayrıca pek çok insan, çocukken hep sinema dünyasında bir şeyler yapmayı ister."

FAVORİ FİLMİ BABA
Jack Nicholson, Ben Affleck ve usta yönetmen Spike Lee gibi Hollywood yıldızlarının basketbol merakı meşhurdur. Baron Davis, ilk defa bu ilişkiyi tersine çeviriyor ve sinema hayranı bir basketbol oyuncusu olarak karşımıza çıkıyor. İki kez NBA All-Star kadrosunda oynayan Davis, 2005 yılından beri Jessica Alba'nın nişanlısı Cash Warren'la birlikte Verso Entertainment isimli şirketleri için prodüktörlük yapıyor. Verso'nun ilk uzun metrajlı projesi Made in America, Sundance Film Festivali'nde övgüye boğulan ve çetelerin hayatını anlatan bir belgeseldi. Baron Davis, ayrıca NBA liginin web sitesinde film eleştirileri de yazıyor. "All-Star Sinefil Baron Davis" takma adıyla kaleme aldığı yazılarda İhtiyarlara Yer Yok (No Country for Old Men) için Davis şöyle demiş: "Coen kardeşler çok başarılı bir iş çıkarmış. Harika bir kadro, yönetim de harika." Peki ya senaryo ödülünü kazanan Juno için ne diyor? "En İyi Film dalında favorim. İnanılmaz bir film!" Davis'in en çok sevdiği 10 film listesinin başında ise Baba var. İkinci tercihi 2003 tarihli Tanrıkent (City of God), onu ilgilendiren bir konuyu, toplumun en fakir insanları arasında yaşanan şiddeti anlatıyordu. "O filmi 150'den fazla kez görmüşümdür. Tanrıkent'i arka arkaya her gün izlerdim. Seyrederken uyuyakalır, uyanır, başa alıp yine izlerdim." 1980'li yıllardaki esrar salgını sırasında büyüyen Davis'in ebeveynleri esrarkeşti. Anneannesi ve dedesi tarafından büyütülen Davis'in pek çok arkadaşı esrar batağına düşmüş, sonra da çetelerle içli dışlı olup sırra kadem basmış. 1997 yılında UCLA'in basket takımına giren Davis, üniversitede Amerikan tarihinin en ilginç karakterlerinden biri olan, aynı zamanda hem sporcu, hem oyuncu hem de akademisyen olarak tanınan Paul Robeson hakkında bir ders almış. "O tam anlamıyla Amerikalı bir Amerikan futbolu oyuncusuydu ve aynı zamanda da usta bir aktördü. Tam bir Rönesans adamıydı. Tüm o değişik dünyalar arasında dolaşabilmesi ve farklı dünyalarda başarılı olabilmesi beni büyülemişti. Ona bakıp 'Ben de böyle olabilirim,' diyordum, motivasyon kaynağımdı."

PRODÜKTÖRLERİ SEVMİYOR
2006 yılında daha sonra Made in America'nın yönetmeni olacak olan Stacy Peralta'yla Davis'i bir araya getiren kişi, Garden State filminin arkasındaki isim, prodüktör Dan Halsted oldu. Filmin çekimleri geçtiğimiz yıl başladı ve gerçek çete üyeleri ve çatışmalardan hayatta kalanlarla yapılan söyleşilerle Made in America adını duyurdu. 51 yaşındaki Peralta: "Durumları ne kadar kötü olursa olsun hikâyelerinin anlatılmasını istiyorlar," diyor. "Hollywood prodüktörlerinin yanında olmaktansa onlarla zaman geçirmeyi yeğlerim, çünkü yalan söylemiyorlar." Baron Davis de filmin gerçekten etkili olmasını istiyor: "Hayatı gösteren, olayları gerçekten de yakalayan bir film yapmak istedim, bir yandan da insanların yaptıkları şeyi yapmalarını engelleyecek bir film olmasını istedim bunun." 2005 yılında sakatlandığı için sahaya çıkamadığı bir sezonda Davis, Golden State takımına geçti ve Kalifornia'ya geldiği için gayet de mutluydu. Kısa sürede takım büyük başarılar elde etti ve geçtiğimiz bahar Warriors takımı son 10 yıldır ilk defa playoff'lara kaldı.