kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 9 Mart 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
UMUR TALU
Dipsiz Kuyu

Tuz cumhuriyeti

Fark etmiyor.
Askeri darbelerin hayatlarına ne ettiğini milyonlarca insan hala kavrayamadı ama...
Merkez sağ merkez sol koalisyonu...
Merkez sol merkez sağ koalisyonu...
Yandan liberal motorlu, önden muhafazakar çekişli, geriden demokrat itmeli iktidar...
Fark etmiyor.
Sistem, bir kez daha, çalışan, emekli, kadın, işsiz, özürlüyü bir safra gibi atarak bağırsaklarını boşaltmak, gazını onların yüzüne yellemek istiyor.
"Ekonomik gidişata dikkat çeken" TÜSİAD' ın buna dikkat çekecek hali yok ya.
TÜSİYAT ile sözde karşıtı MÜSİYAT ideolojilerinin, cumhuriyet mumhuriyet, demokrasi memokrasi derken, yat yaptırdıkları tersanede köleliğe cumhuriyet ile demokrasi adına, insan hakları namına isyan etmesi eşyanın tabiatına aykırıydı zaten.
Lakin insanlar sadece eşya değil.
"Kadınlara cıvık cıvık saygı" ilan eden büyük mağazalar, alışveriş merkezleri mesela; çalıştırdıkları "kadın elemanlar" a birer insan, birer çalışan, birer işçi, birer kadın, birer anne olarak saygı duymayı deneseler ya.
12 saatlik "iş esaretinin varisleri" için, bedelini de ödeyip özür dileseler ya.
TÜSİYAT, MÜSİYAT sonuçta, "kriz sularındaki ekonomi" de, karaya oturmamak için, IMF aklıyla, demokratlıkta değil, muhafaza "k" lıkta, hükümetle birleşecekler:
Daha uzun saati, daha geç emeklilik, daha sert işsizlik, daha az ücret, patrona daha az prim yükü, daha az emekli maaşı, bebeğe daha az ana sütü, daha az mama, yetime daha az destek, daha az sigorta, işsiz kalana sigortasızlık, daha çok hastalık, emekliye de özürlüye de daha çok vergi...
İllet bir zihniyet, geçimini bedeniyle, eliyle, parmaklarıyla, canıyla, hayatıyla, beyniyle, aşırı yıpranmayla, zar zor beslenmeyle sürdürebilen milyonlarca insanı hep kafadan "asalak" görüyor.
Emekli rantiye, sigortalı spekülatör, memur kene, işçi sülük, işsiz işe yaramaz, sakat safra.
Böyle oldu, çünkü bu cumhuriyeti, bu devleti bilfiil bu zümreler yönettiler, ekonomik kararları onlar verdiler, di mi!
Çünkü, memleketin TUZU kuruları hep işsiz, işçi, memur, emekli, dul, yetim, özürlü idi. TUZ'u kokutan onlar, kokan TUZ bizzat onlar idi.
Böyle oldu, çünkü fabrikalar tarlalar onlarındı, borsada onlar oynuyordu, bankaları onlar batırıyor, battı batacakken kurtarılmış bankaları yabancılara satıp milyar dolarları onlar cebe atıyor, ihaleleri onlar alıyor, özelleştirmeleri onlar kapıyor, belediyeleri onlar soyuyor, teşvikleri, muafiyetleri, indirimleri, uzlaşmaları onlar yutuyor, yurtdışına paraları onlar götürüyor, yurtdışından sıcacık paraları onlar getirip devletten kazanıyorlardı.
O yüzden, 1 liralık iplik yok diye hastanede öldüler.
Başörtüsüyle de öldüler, başörtüsüz de öldüler.
Türbanlı kızı üniversiteye sokmamayı "cumhuriyeti savunmak" zanneden bir zihniyet, cumhuriyetin eşitlik, adalet, sosyal devlet, güçsüze şefkat olmaktan, cumhuriyetçi eliyle de, liberal ve muhafazakar eliyle de çıkarılmasına gık demedi.
Tam tersi bir zihniyet ise, o kızların hakları olan üniversiteye girmesi için gösterdiği "demokratlık"ı, milyonlarca insanın hakkının gasp edilmesine karşı konuşturamadı.
İşte bu: Bir zaviyeden bakarsanız "binlerce mağdura hak" veren bir hükümet ile Meclis, bir başka zaviyeden bakarsanız, "milyonlarca hakkı mağdur" kılıyor.
TUZ cumhuriyetinde adalet böyle bir şey olmalı!