kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 8 Mart 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Günaydın 
ELVAN DEMİRKAN

Aptallar için Budizm

Paris Hilton'un şöhretine bir türlü aklım ermiyor... Yaptığı albümler, oynadığı filmler ilgi görmüyor. En son filmi 'Hottie and Nottie' gösterime girdiği hafta 25 bin dolar yaparak, Amerikan tarihinde en düşük hasılatlı film oldu ve ikinci hafta vizyondan kaldırıldı. Güzellik ve seksilik deseniz, beğenmeyenler beğenenlerden fazla! Hatta tahammül edemeyenler var. Kısaca elle tutulabilecek hiçbir becerisi, özelliği, albenisi yok. Hilton Otelleri'nin varisi olarak 'party girl' yakıştırması ile dedikodu sayfalarında giydiği markaları, gittiği kulüpleri, hatta köpeğine aldığı süveteri kimin yaptığını söylemesi ile; gece kulübü sahipleri ve dizaynırların onun 'yürüyen bir billboard' olduğunu keşfetmesi uzun sürmedi.

BUDİST AKSESUVAR!
Adını kullandığı markaların satışları üç kat arttığından, çoğu Paris Hilton'u bir platform olarak kullanmaya başladılar. Katıldığı partilerden en az 100 bin dolar isteyen Hilton'un yaptığı hiçbir şey satmıyor ama attığı her adım, banka hesabına bir sıfır daha ekliyor. Yani 'sadece meşhur olduğu için meşhur olmaya' Paris Hilton kadar uyan başka bir isim yok! Paparazzilerin ilgisini çekmek için ne imkan varsa kullanan Paris Hilton'un en son 'olmazsa olmaz moda aksesuvarı' da Budist bir rahipmiş! Geçen hafta Hilton, uzun beyaz sakallı, portakal rengi cübbeli, aydınlanmış(!) görüntülü bu acayip adamla beraber Los Angeles'da turluyormuş. Ve ellerinde bir ruhsal öğreti kitabi ile iç huzurunu bulmak için derin sohbetler(!) yaparken resimleri çekilmiş. Sonra da Hilton, eline aldığı pırlanta kolyeyi (bence kristal) gurusunun telkini ile yan masada oturan bir kıza hediye etmiş.

BİRAZ AKIL VE DİSİPLİN
Tabii paparazzilerden birşey kaçar mı? Adamın aslında bir rahip olmadığını, önemsiz bir aktör olduğunu hemen buluverdiler. Sonuçta alan memnun satan memnun... Paris paparazziye günlük yemini veriyor, adam da Paris'in en yeni kankası olarak yolunu buluyor. Türkiye'de de isim vermek istemiyorum ama tanıdığım bazı sanatçılar ve sosyetik isimler, fırsatçı bir Budist gurunun peşine düşmüşlerdi ve adamın bir dediğini iki etmeyerek para yağdırıyorlardı... Kişiyi gerçek dışı pozitifliğe yönlendiren fırsatçı gurular, insanın daha problemsiz, daha tatmin edici bir yaşamı bulabilmek ümidiyle giriştiği öz gelişim tecrübesinin inandırıcılığını azaltıyor. Kişisel gelişimin kuş beyinliler için olduğunu düşünenler de artıyor. Aslında doğunun ruhunda, iyileştiren bakış açısında günlük hayata aktarılabilecek çok güzel ve de pratik öğretiler var. Öyle Robin Sharma'nın kitabında yazdığı gibi Ferrari'yi satmaya da gerek yok... Biraz akıl, biraz sağduyu biraz da disiplin yeterli. Budizm kör veya batıl bir inanış değil. Tüm dünyada kollektif egoizm, davranışlardaki fonksiyonsuzluk, genel bir cinnet hali gittikçe artarken, milyonlarca insanın ruhsal farkındalığa adım atmaları, artık bir seçenek değil; insanlığın ve yaşadığımız gezegenin devamı için bir gereklilik. Gittikçe artan sayıda insan "Hayatımın amacı ne?", "Bu amaca nasıl erişebilirim?" sorularını soruyor ve uyanış başlıyor. Biraz gerçekçi olalım... 10 yıldır Amerika'da rekabetin ve stresin çok yoğun olduğu kurumların mükemmeliyetçi ve tahammülsüz çalışanlarına yoga öğretmenliği yapıyorum. Onların şartlarını Hintli fakirlerle karşılaştırıp, mutlu olmaları gerektiğini söylesem bir daha dersime bile gelmezler.

PARİS'E GEREK YOK
Doğu öğretilerinin 'kendini bul' derken kastettikleri; dünyadan, amaçlarınızdan elinizi ayağınızı çekip, sahte bir pozitifcilik yaratmak değildir. Geçmişinizin getirdiği limitlerde sıkışıp, kalmamanız, kimliğiniz haline gelmiş düşünce şeklinizi, inançlarınızı davranış alışkanlıklarınızı tarafsız olarak fark etmenizdir. Kısaca; sizi bugün siz yapan nedenleri anlamanızdır. Bu arada Paris Hilton, "Dalai Lama'nın öğretilerinden falan gerçekten faydalanıyor mu?" diye merak ediyorsanız, Budizm'de amaç zihni ıstırap veren düşüncelerden arıtmaksa; 'air head' (boş kafalı) olarak bilinen Paris Hilton'un zihnini boşaltmak için çok uğraşmasına da gerek yok herhalde!