kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 8 Mart 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

'Elle' seçilen mucize bebekler

İlknur Akman
01.03.2008
Ağır bir genetik hastalık taşıyıcısıysanız üzülmeyin, 'preimplantasyon genetik tanı' sayesinde artık doğacak bebeğin hastalık riski ortadan kaldırılıyor. Üstelik doku uyumlu hücreler seçilip hasta kardeş de tedavi ediliyor..
Düşünün ki doğuştan ciddi bir kas hastalığınız var ya da aileniz de böyle biri. Ya çocuğunuz da bu hastalıkla doğarsa? "Bu ve benzeri birçok genetik hastalık için artık önceden önlem almak mümkün," diyor kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Prof. Dr. Semra Kahraman. Ve bunun nasıl gerçekleştirildiğini anlatıyor...

KÖTÜ EMBRİYO DIŞARI
"Daha önce hamilelik dördüncü aya geldiğinde amniyosentez gerçekleştiriliyor ve bebeğin taşıdığı yaşam tehdit edici ağır bir genetik hastalık varsa, bebeğin yaşamına beş aylıkken son veriliyordu (sonuçlar yaklaşık bir ayda alınıyor çünkü). Bu da aileler için ciddi bir travmadır... Ayrıca suni sancıyla anneye doğum yaptırıldıktan sonra içerde parça kalma, rahim içi yapışıklık riski var. Amniyosentez sonrası bunu birçok kereler yaşamış hastalarla karşılaşıyoruz. Ama son dönemde tıptaki gelişmeler bize şunu gösterdi: Siz artık bebeğinizin hasta olup olmadığını gebe kalmadan önce öğrenebilirsiniz. Bunu nasıl yapabilirsiniz? 'Preimplantasyon genetik tanı' yönteminden faydalanarak. Ancak bunu yaptırabilmek için tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olmanız şart!" Nedenine gelince... Çünkü tüp bebek uygulamasında artık embriyolar tanımlanabiliyor. Ve tüp bebek yönteminin diğer bir avantajı da kadından çok fazla sayıda yumurta elde edilebilmesi. Yani bu durumda sağlıklı embriyo yakalama şansı da artıyor. Ama normal yolla hamile kalındığında doktorların döllenen tek bir embriyoyu anne rahminden çıkarıp, "Tamam bu sağlıklıymış," deyip tekrar yerine koyma olasılığı yok. Embriyoda genetik tanımlama yaparken, önlerinde ikinci bir kapı daha açıldığını söyleyen Kahraman: "Acaba doku uyumunu tespit ederek, kemik iliği veya kök hücreyle hasta kardeşi de tedavi edebilir miyiz?" dedik. Örneğin lösemi... Lösemi genetik bir hastalık değil ama hasta çocukla aynı doku yapısına sahip bir kardeş dünyaya getirebilirseniz, onun kemik iliğini vererek diğer kardeşi yüzde 100 tedavi edebilirsiniz. Aynı şekilde Akdeniz anemisi veya başka bir genetik hastalığı da. Şimdi sadece embriyoda genetik hastalığa değil, hasta çocuğu tedavi edebilmek için doku uyumuna da bakıyoruz. Böylece uyumlu ve doğru embriyoyu seçip anne rahmine koyarak, annenin hem sağlıklı bir çocuk dünyaya getirmesini, hem de bu bebeğin kemik iliğiyle hasta kardeşinin tedavisini sağlıyoruz. Ama tetkikleri çok uzun sürdüğünden (yaklaşık iki ay) ayda böyle 10-12 vaka yapabiliyor ancak." Peki mucize nasıl gerçekleşiyor? Önce anne ve babadan aktarılan genlerin üzerinde çok detaylı bir araştırma yapılıyor. Sonuçlar umut vericiyse, tüp bebek için işleme başlanıyor. Başarıda en önemli paylardan biri embriyonun alınma zamanı. Bu da tüp bebek yöntemiyle gerçekleşen döllenmenin üçüncü günü. Bu zaman içinde embriyo 7-8 hücreli hale geliyor ve içinden bir hücre alınarak, laboratuvara incelemeye veriliyor. Ve genetik laboratuvar diyor ki: "Bir üç, beş numaralı embriyolar sağlıklıdır, diğerleri hastadır. Bunları kesinlikle transfer etmeyin." Ona göre normal embriyolar seçilip anne adayının rahmine yerleştiriliyor. Ama en fazla iki tane, diğerleri dondurulup saklanıyor.

DENEMEYE DEĞER
Bu mucizenin gerçekleşmesinde yaşınız, işlemin zamanlaması ve elbetti ki şansınız çok etkili. Öncelikle yeterince sağlıklı yumurtanız yoksa, başarı elde etme oranınız çok düşük. "Bize 40 yaşında bir kadın gelip 'Ben bu tedaviden yararlanmak istiyorum,' dediğinde, bir de onun yaşından dolayı genetik bozukluğu olan çocuk doğurma riskini göz önünde bulundurmanız gerekiyor," diyor Kahraman. Anlatıldığında çok zorlu ve sabır isteyen bir süreç. Öyle ki kimi aileler bu tedaviyi beklerken hasta çocuğunu kaybedebiliyor veya ancak yedinci, sekizinci denemeden sonra sağlıklı bir çocuk yapma ihtimalini yakalıyor. Ama yüzde1 ihtimal de olsa hem hayat kurtarmak hem de sağlıklı bir çocuk dünyaya getirmek için denemeye değer!