Ruhlar ordusu

Ankaragücü ile Fenerbahçe, Başkent'te golsüz berabere kalırken "Bu maç 3 gün oynansa gol olmaz" diyenler çoğunluktaydı. Üst üste gelen kritik maçlar ve eksiklerden ötürü ideal 11'inden uzaklaşan Fenerbahçe'de görülen, monte edilen isimlerden sonra eski düzenin sağlanamadığı. Bir de Zico; Aurelio ve Deivid'i dinlendirme kararı alınca temelden değişik bir düzen ortaya çıktı Başkent'te. Ama maya tutmadı. Bir maç izledik ki, ne zaman bir pozisyon olacak, ne zaman tempo artacak diye beklemekten herkesin canı sıkıldı. Buna 19 Mayıs'ın zor zemininin katkısını da eklemek gerek. İlk 10 dakikada Alex'in iki serbest vuruştan ortasını Önder dışarı attı. Bu pozisyonlarda Önder'in, formasından çekildiğini hakem göremedi. Kazım ve Uğur'un her iki kanattan bindirme çabalarında arkalarındaki iki önemli eksik; Gökhan ve Carlos çok arandı. Tam pozisyon doğacak dediğimiz anlarda her iki tarafın savunmaları buna izin vermedi. Zaman zaman artan tansiyon da olumsuz etken oldu. 66'da C e m Can'ın ortasını Murat, Serdar'a nişanlarken, ender organize ataklardan birini izledik. Bir diğeri de 77'de yaşandı ki maçın ilk kritik pozisyonuydu. İbrahim'in pasında Bebbe, Serdar'la teke tek kaldı. Aşırması dışarıyaydı. 79'da Gökhan teke tekte yine Serdar'ı karşısında buldu. Vuruşunu Serdar çeldi. Fenerbahçe ne yaptı? 73'te İlhan'ın Serkan'dan dönen vuruşu dışında hücumda pek göremedik. "En formda dönemimi yaşıyorum" açıklamasını UEFA'nın resmi sitesine yapan Kezman armudun pişip ağzına düşmesini bekleyince Fenerbahçe yine forvetsiz bir kimliğe büründü. Sonradan giren İlhan da çare olmayınca, Başkent ekibi de sonlara doğru hafif hareketlenmesini sonuca çeviremeyince başlangıçla bitiş skoru aynı oldu.