kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 23 Şubat 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Nermin'e hâlâ âşığım

16.02.2008
İstanbul'un zenginleri arasında, 70'li yıllarda çok ilgi çekmiş, dedikodu sütunlarnda günlerce konuşulmuş bir hikâye onlarınki. Ünlü işadamı Pamir Bezmen, Amerikalı eşi Grace'ten apar topar boşanır. 10 yıllık evliliği bitirense, yanında çalışmaya başlayan güzeller güzeli, Rus ve Fransız genleri taşıyan, eğitimini Amerika'da tamamlamış olan Nermin adlı genç kızdır. Gözler bu aşka çevrilir. 1974 haziranında çakan kıvılcım, onları 1975 yılbaşında nikâh masasına götürür. Nermin Hanım 21, Pamir Bey ise 39 yaşındadır. Dedikodular alır başını yürür. Kıskançlıkla izledikleri bu aşk hikâyesinin devamının gelmeyeceğine çok emindir, bazı kalemler... Oysa aralarındaki tutku hiç bitmez. Öyle ki, yıllar sonra yaşayacakları büyük darbeden çıkmayı, birbirlerinden destek alarak başarırlar. Aşkı cesaretle yaşadıkları gibi, hayatlarını değiştirme kararını da aynı cesaretle, birlikte verirler. "Çocuklarımla beraber böyle bir pisliğin içinde olmak istemedim," diyen Pamir Bezmen, holdingten çekilir. "Büyük endişeyle, üzülerek Pamir'e isyan ettiğim günler de oldu, ama bu acıları yaşamasaydık, içimdeki yazar çıkamayabilirdi," diyor, Nermin Bezmen. 70'li yılların skandal aşkı, geçtiğimiz ay 33. senesini doldurdu. Cıvıl, cıvıl, öpüşe koklaşa geçen bu aşkın kahramanlarından Pamir Bezmen bugün 72 yaşında. Nermin Hanım ise 54! Sohbetin sonunda, evde yaptığı nefis votkayı ikram ederken Pamir Bezmen, Kutup'un objektifine gülümseyerek fısıldadı: "Nermin'e hâlâ âşığım!"

PAMİR BEZMEN
Hayatımdaki öbür kadınlar bende hiç iz bırakmadı.
Nermin'e her şeyimizi verdim. Paylaşıyor olalım diye verdim. Bir şeyler verdiğin zaman kıymetler eşitleniyor. Yani 'sen hâlâ zenginsin, o ise fakir' değil artık.
Hayatımızda sevgililikle karıkocalık iç içe geçti.
Aşkımızı cesaretle yaşadık.
Nermin torun istiyor. Görünce başkalarının çocuklarını seviyor.

NERMİN BEZMEN
Evli bir erkekle aşk yaşayıp, ayrılığına sebebiyet vermek benim için düşünülecek bir şey değildi.
Bizim yaşadıklarımızı başka çiftler yaşamış olsaydı, 10 çiftten 9'u ayrılırdı.
Pamir herkese âşık gibidir. Hayata, güzele, kadına karşı sevgisi vardır.
Asistanıyken onun aşk mektuplarını ben yazardım.
Pamir benimle evlenerek hayatını tamamen değiştirdi. O gün için Pamir'e maddi külfet de getirdi bu.

- Eşinizin sizin için diğer kadınlardan farkı nedir? Üçüncü evliliğiniz bu...
- P.B:
Bir kere ben, Bebek'te şu arsanın (Ayşe Sultan korusu) üzerinde büyüdüm. Robert Kolej'de okudum. Okula kapısı olan tek ev bizimkiydi. Hatıralarım burada. Sonra Nermin geldi. Bazen günlerce evden çıkmadığımız olur. Her şeyi beraber yapıyoruz.

- Sıkıcı değil mi, her şeyi beraber yapmak?
- P.B:
Hiç sıkıcı değil, sıkılmadım. Sen sıkıldın mı Nermin?
- N.B: Tuluhan'ın sorduğu soruya cevap veremedin.
- P.B: Hayatımdaki öbür kadınlar hiçbir iz bırakmadı ki... Formasyon çok önemli.
- N.B: Pamir fazla romantik değildir ama günde hiç değilse 8-10 kez beni ne kadar sevdiğini söyler. Sarılır, öper. Pamir hala ayrılmak istemediği aile evinde oturabiliyorsa, zor günler geçirmemize rağmen bu evi sahiplenebildiyse, "Burada ölmek istiyorum," diyorsa, eşi ben olduğum için. Belki onu söylemek istiyor. Bizim yaşadığımız o zorluklarda pek çok kadın, kocasını farklı bir şeye mecbur edebilirdi. Ben olmasam belki başka türlü atlatırdı, belki atlatamazdı. Zor günleri beraber atlattık...
- P.B: Aslında niçin daha önceki evliliklerimi yaptım diye düşünüyorum. Yani öncekiler hataydı. Hiçbir iz bırakmadı. Nermin'le olduğu gibi müşterek bir yaşam yaratamadık. Onlar da benim peşime düşüp "Aman sürdürelim," demediler.
- N.B: Pamir benimle evlenerek hayatını tamamen değiştirdi... Sıfırdan. O gün için Pamir'e maddi külfet de getirdi bu.

- Büyük olaylar mı oldu siz evlenirken?
- N.B:
Hayalimdeki evlilik tarzı değildi. Evli bir erkekle aşk yaşayıp, onun ayrılığına sebebiyet vermek, benim için düşünülecek bir şey değildi. Öyle yetiştirilmemiştim. Haziran 1974'te böyle bir kıvılcım oldu ve altı ay sonra 1975 ocak ayında evlendik zaten.

- Boşanma o kadar sorun olmamış yani.
- P.B:
Maliyetli oldu. Bir ev, otomobil, nafaka, hepsini verdim... Evi de döşedim. Ne lazımsa her şeyi yaptım. 10 senelik evliydik. Çocuk da yoktu.

- Şu an mal varlığınız ortak mı Nermin Hanım'la? Her şeyiniz müşterek midir?
- P.B:
Nermin'e her şeyimizi verdim. Aşkla evlendim onunla. Aşkımızı cesaretle yaşadık. İçten verdim. Sırf paylaşıyor olalım diye verdim. Diğer eşlerime vermemiştim. Bir şeyleri verdiğin zaman, kıymetler eşitleniyor. Yani sen hâlâ zenginsin, o ise fakir değil artık. O da zengin oluyor. Elime büyük para geçince işçilerime de hisse verdim. Böyle bir şeyi bizim ailede görmedim. Yani bizde kendi işçisine malını mülkünü dağıtan kimse olmadı. Karım bütün vaktini işçisiyle geçirirdi mesela; yani biri çocuk mu doğuracak, hastanede, başında Nermin.