kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 25 Şubat 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ABDURRAHMAN YILDIRIM

Kriz sonrası en yüksek kazanç nereden?

Büyük resim için tıklayın
2001 gibi Cumhuriyet tarihinin en ağır krizinin 8'inci yılında ekonomide nelerin değiştirdiğini hafta içinde ele aldık. Bugün de finansal yatırım araçları üzerinde yarattığı etkiye değinmek ve son 6 yılda kimin kazanıp kimin kaybettiğini ortaya koymak istiyoruz.
Bunun için bitişiğe yatırım araçlarının yıllık getirilerinden elde ettiğimiz bir tablo koyduk. 2001'i kriz yılı saydık. 2002 başından itibaren yapılan yatırımın 2007 sonunda, 6 yılda ne kazandırdığını hesapladık. Yıllık getiriler üzerinden gittiğimiz için elde edilen kazançla yatırımın yeni yılda tekrarlandığını varsaydık. Nominal getiriler yanında yıllık ortalama tüketici enflasyonundan arındırdığımız reel yıllık getirilere de tabloda yer verdik. Sonra 2002 başında yatırılan 100 lirayı yıllık reel getiriler ile hesaplayarak 2007 sonuna getirdik.
Tablonun en sonunda görüldüğü gibi, ortaya ilginç bir durum çıktı. Bütün riskine rağmen hisse senedi getirisi ikinci sırada kaldı. 6 yılın sonunda hisse senetlerinin ortalama getirisi enflasyondan arındırılmış olarak yüzde 55.2 düzeyinde gerçekleşti.

- Getiri farkı neden? - Bundan da daha ilginci en yüksek getirinin en düşük risk taşıdığı varsayılan Hazine bonosundan elde edilmesiydi. Bonoda 6 yılın bileşik getirisi yüzde 85.8'e vardı. Bu yönüyle Hazine bonoları getiride hisse senetlerine 30 puanlık fark attı. Üstelik kriz sonrasında Türkiye'nin makro ekonomik risklerinin azalmasına, iç borcun sürdürülebilirliğinin artmasına rağmen. Kamu net borç stokunun 2001 yılında milli gelirin yüzde 90.5'i düzeyinden 2007 sonunda yüzde 40.4'üne ineceği hesaplanıyor. Kamu borcunun izlenmesinde en geçerli göstergede yarı yarıya düşüş sağlanması ve iç borcun vadesinin uzamasına karşılık Hazine kağıtlarının getirisi hisse senetlerinin yüzde 50 üzerinde gerçekleşti. Bu sonuçta da, borsa performansının vasatlığı yanında Türkiye'nin dünyanın en yüksek faizini vermesinin de büyük payı olabilir.
Anılan dönemde yatırım fonları ile mevduat faizlerinin getirileri pozitif yönde. Mevduat faizlerinin ortalama getirisi yüzde 41.5, yatırım fonlarının ise yüzde 29.4 düzeyinde gerçekleşti.

- Para liradan kazanılır- Buna karşılık kaybedenler tarafında ise dolar ve altın bulunuyor. 2002 başına göre 2007 sonunda dolar yine aynı dolar, altın yine aynı altın ama bunu yıllık değer artışları üzerinden her yıl yeniden yatırıma dönüştürülmesi halinde ciddi kayıplar oluşuyor.
Sonuçta kriz sonrasında dalgalı kur rejiminde döviz üst üste ve yüksek oranlarda yatırımcısına kaybettirdi. 2001 kriziyle oluşan ortamda dövize yatırım enflasyondan korunma sağlayamadı. Kurlar daha çok yabancıların portföy, doğrudan yatırım ve yerlilerin dışarıdan kredi kullanımı sonucu belirlendi. Lira cinsi yatırım araçlarının getirisi ise bu dönemde dahi düşmedi. Bu sonuçlar devalüasyon zamanları hariç Türkiye finansal piyasalarında en yüksek kazancın lira cinsi yatırım araçlarından kazanıldığını bir kez daha ortaya koyuyor.

- Sonuç- "İşi, sonu taçlandırır." Alain