kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 25 Şubat 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Doktor hastasının ne kadar ömrünün kaldığını bilebilir mi?

ESRA TÜZÜN
ESRA TÜZÜN
19.02.2008
İLİŞKİLİ HABERLER
Doktor hastasının ne kadar ömrünün kaldığını bilebilir mi?
Uzman doktorların polemiği:

Yüzde 90 bilir
Prof. Dr. Emin Özyurt

Patoloji raporlarına bakarak, bir doktor hastasının ne kadar yaşayacağını yüzde 90 tahmin edebilir. Hastanın bu tahminden daha uzun yaşaması sürprizdir.

Doktorlar hastalarının ne kadar ömürleri kaldığını gerçekten
Ben hastalara açık açık "Şu kadar ömrün kaldı" denmesini önermiyorum. Biz Amerika'da yaşamıyoruz, bu kadar açık olmak bize uygun değil. Buna rağmen iyi bir doktor, patoloji raporuna bakarak aslında hastasının ne kadar ömrü kaldığını yüzde 90 bilir. Ancak bazı hastalar doktoru şaşırtır. Onlar bizim 'sürpriz hasta' dediğimiz hastalardır. Hastaya ömür biçerseniz ve bunu ona açıklarsanız saldırganlaşır. Bu kadar açık konuşmak, hastanın tedavisini zorlaştırıyor. Umut vermek önemlidir. Umut moral demektir. Moral de bağışıklık sisteminin kuvvetlendirilmesi anlamına gelir. Tedavinin sonucunu ölüme bağlamak yerine, umuda bağlamak gerekir. Ben bilsem bile hiçbir hastama kesinlikle, "Senin kalan ömrün bu kadar" demem.

Hasta yakını öyle istiyor diye, doktor hastadan hastalığını saklayabilir mi?
Hasta yakınları tedirginse, onların isteklerine saygı duyulmalıdır. Çünkü hastayı en iyi onlar tanır. Ben bazen kanserli hastalara vücutlarındaki bir ur için, "O sadece iltihap" derim. Bu, onların hastalıkla savaşını kolaylaştırır. Hasta yakını, doktorla birlikte hareket edip, hastanın en uygun şekilde tedavi programını sürdürmesini sağlamalıdır. 'Hastalığı saklayın, saklamayın' diye doktoru yönlendiremez ama doktora, hastaya yaklaşımı konusunda destek olabilir. Bunu yapmasında fayda vardır.

Durumu açıklamak tedaviye ne kazandırır?
Tedaviye bir şey kazandırmaz. Hatta hasta bazen bundan negatif olarak etkilenir. Hastaya yaşam süresi verildiğinde, ağır tedavi protokollerine uymak istemiyor. 'Sonunda ölüm varsa, neden bunları çekmek zorundayım?' diye düşünebiliyor. Halbuki yapılacak tedavinin hastanın ömrüne belki de 10 yıl katma ihtimali var.

Hiç bilemez
Prof. Dr. Metin Çakmakcı

Bir doktor hastasının tam olarak ne kadar yaşayacağını kesinlikle bilemez. İstatistiklere göre üç yıl yaşaması beklenen bir hasta, bir bakarsınız 13 yıl yaşar.

Doktorlar hastalarının ne kadar ömürleri kaldığını gerçekten bilirler mi?
Hastaya açıkça, "Şu kadar ömrün kaldı" demek çok saçma bir hareket olur. Zaten teknik olarak da yanlış. Nedeni de şu; kitabı açtığınızda bir rakam bulabilirsiniz. Ancak bu 100 bin kişinin ortalamasıdır. Bu ortalama karşınızdaki kişi için bir şey ifade etmez. Orada üç yıl yazsa bile, o hasta üç ay da yaşayabilir, 13 yıl da yaşayabilir. Bu ayrıntılı bilgiyi hazmetmek kolay olmadığı için zaman konusunda ahkam kesmek kesinlikle yanlış bir davranıştır. Ancak ölüm sürecinde, hasta artık tedaviye yanıt vermiyorsa tedaviyi bırakmak gerekebilir. Bu durumda bile hastaya karşı açık konuşmakta yarar vardır. Hiçbir şey yokmuş gibi davranmak, yalnızca hasta için kötü değildir. Bu durum hasta yakınlarını da kötü etkileyecektir.

Hasta yakını öyle istiyor diye, doktor hastadan hastalığını saklayabilir mi?
Hasta yakınının öyle bir hakkı yoktur. Hasta aklı başında bir hastaysa, Alzheimer değilse, bunamamışsa, bilinci kapalı değilse, herhangi bir ilacın etkisi altında değilse yani kısacası laf dinleyip anlayabilecek bir durumda ise, etrafındakilerin müdahaleye hakkı yoktur. Bana böyle bir talep geldiğinde hasta-hekim ilişkisini kesme hakkımı kullanıyorum. Çünkü böyle bir ön koşulla, hastayla bir şey paylaşmadan ama kızının ya da oğlunun bildiği bir durumda sağlıklı bir tedavi süreci sürdürülemez.

Durumu açıklamak tedaviye ne kazandırır?
Durumunun ölümcül olmasına rağmen hastaya, "İyi olacaksın" derseniz, hasta-hekim ilişkisinde zedelenme olur. İki taraf da tiyatro oynamaya başlar. Ayrıca o hastanın doktoruyla ve özellikle de ailesiyle konuşmak istediği şeyler olacaktır. Sevdikleriyle konuşmak ve vedalaşmak için hastaya bir fırsat vermek, zaman tanımak lazım.
Haberin fotoğrafları