Hakem Arzuman'a açık mektup

Hakem İsmet Arzuman, Facebook'ta aleyhinde oluşturulan gruplarda kendisine küfür edildiği için sitenin 'kapatılmasını' istemiş! Bununla kalmamış, Facebook yöneticilerinin cezalandırılmasını ve tedbir olarak siteye erişimin yasaklanmasını da talep etmiş. Yok artık! Sayın Arzuman; Microsoft'un yüzde 2'sinden bile azına 240 milyon dolar ödediği sitenin sizin isteğiniz üzerine kapanabileceğine gerçekten inanıyor musunuz? Ha, erişimi engellemeniz çok kolay; bir dilekçe yetiyor. Ama buna da "Pire için yorgan yakmak" deniyor. İnternete biraz ilginiz olsa, bu grupları Facebook yönetimine bildirerek kapattırabileceğinizi bilirdiniz. Mesajları sildirebilir, yapanların profillerini bile iptal ettirebilirdiniz. Hem bu komik girişiminizden kimsenin haberi olmaz, siz de sessiz sedasız huzura ererdiniz. Ama öyle yapmadığınız için aleyhinizdeki gruplar hâlâ duruyor! Başka site ve forumlarda yenileri bile kuruluyor! Buradan ne ders çıkarıyoruz? İnternet olaylarına 'Türk işi' yaklaşmanın bir alemi yok. İşe yaramıyor, geri tepiyor. İnternetteki bilgi akışı ve paylaşımı kontrol edilebilecek bir şey değil. Gelin, vazgeçin bu sevdanızdan. Hem mesela, George Bush ne yapsın? İnterneti toptan mı kapattırsın?

SANSÜRLENEMİYOR
Bu arada yeri gelmişken, yeni bir 'dış mihrak'tan söz edeyim. Adı Wikileaks (http://wikileaks.be) Dünyanın dört bir yanından gelen 'gizli dökümanları' sızdırma sitesi. Amaç, devletlerin ve kurumların kirli çamaşırlarını belgeleriyle ortaya dökmek. Sansürlenemiyor ve haber kaynakları açıklanmıyor. Asya, Rusya, Afrika ve Ortadoğu'dan özellikle katılım bekliyorlar... Bir Facebook bizi bu kadar gerdiyse, Wikileaks nelere kadir olacak, merak ediyorum.