kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 11 Şubat 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Çiçek: Çözüm arayışımız sürüyor

Yeni Haber
Hükümet sözcüsü, Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Cemil Çiçek, türban sorunuyla ilgili çözüm için yaptıkları çağrılarının devam ettiğini söyledi.

Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı bilgilendirme toplantısında, türban sorununu çözmek için yapılan anayasa değişikliğine yönelik eleştirileri hatırlatan bir gazeteciyi yanıtlarken şunları söyledi:

"Ortada 40 yıllık bir sorun var. Bu sorunu konuşmayan siyasi parti de yok. Ana muhalefet partimiz de dahil olmak üzere. 2002'de Sayın Baykal'ın 'Biz gelirsek bu işi çözeriz' diye beyanatı var. Ortada bir sorun var, bu sorunun çözülmesi gerekiyor. Nasıl çözülmesi gerekiyorsa öylece çözülmesi gerekiyor, hukuk çerçevesinde kalarak. İki parti bir araya gelerek bir çözüm ortaya koyduk. Gönül arzu eder ki; Avrupa ayarında bir muhalefet partisi, eğer bir araya gelenlerin çözümünü beğenmiyorsa kendisinin bir çözüm ortaya koyması gerekiyor. O gün konuşmaları kamuoyu televizyondan, yakından takip etti. Ana muhalefet partisi maalesef ortaya hiçbir çözüm koymadı. Biz samimiyetle o gün yaptığımız çağrıda dedik ki bir taraftan gelin bu sıkıntıyı ortadan kaldıralım öbür tarafta da endişesi olanlar olabilir. Bu endişeyi ortadan kaydıracak düzenlemeyi birlikte yapabiliriz dedik. Bu çağrımızın arkasında duruyoruz. Kimse bu noktada olumlu bir teklif getiriyorsa biz ona sen bu teklifi niye getiriyorsun demeyiz. Ana muhalefet partisi iktidar adayıdır, eğer çözümler üretebiliyorsa. Hem ana muhalefet partisi olacaksın hem de ortaya çözüm koymayacaksın. Sadece gelen çözümün doğru olmadığını söyleyeceksin. Peki, doğru nedir? CHP'nin bu konuda getirdiği çözüm nedir, fikri olan var mı? Biz bu arayışın halen içerisindeyiz. Gelin 40 yıldır sorun olan bu meseleyi, 'Türkiye'yi sıkıntıya sokan bu meseleyi Türkiye'nin gündeminden çıkaralım. Çözüm koyun ortaya onu tartışalım' dedik. Samimi olarak bu çağrımız devam ediyor."

çiçek, YÖK Yasası'nın ek 17. maddesinin değiştirilmesi ile ilgili bir soru üzerine de Anayasa değişikliğinin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından incelendikten sonra gümdeme geleceğini söyledi. çiçek, bazı üniversitelere türbanlı öğrencilerin alınmasıyla ilgili olarak da herkesi hukuk çerçevesinde hareket etmeye çağırdı.

ÇİÇEK: "KİM NE YAPACAKSA HUKUKA SORARAK YAPSIN"

Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Anayasa değişikliğinin TBMM'de kabul edilmesinin hemen ardından bazı üniversitelere türbanlı öğrencilerin alınmasıyla ilgili olarak, "Kim ne yapacaksa hukuka sorarak yapması lazım. Hukuk içinde, kanun nizam çerçevesinde bunların değerlendirilmesi gerekir" dedi.

Çiçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Almanya ziyareti hakkında bilgi verdiğini belirterek, Ludwigshafen kentindeki yangının da toplantıda gündeme geldiğini söyledi. Çiçek, "Hükümet olarak da, millet olarak da beklentimiz olayın bütün yönleriyle açığa çıkarılmasıdır. Türkiye olarak biz elimizden gelen katkıyı veriyoruz. Alman makamlarıyla da zaten bir çalışma yapılıyor. Umut ederim, milletimizin, hepimizin beklentisi olan bu konu kısa sürede huzura kavuşur" dedi.

BU TÜR KARARLAR TERÖR ÖRGÜTÜNE CESARET VERİYOR

Çiçek, toplantıda geçen hafta Belçika'da DHKP-C örgütü üyeleri hakkında verilen beraat kararının değerlendirildiğini ifade ederek, "Aslında bu örgüt, o ülke de dahil bütün Avrupa Birliği üyesi ülkelerin terör örgütü listesinde olan bir örgüttür. Türkiye, terörün her türlüsüne muhatap olmuş ve her türlü terörden de en fazla zarar görmüş bir ülkedir. Dolayısıyla bugün de karda, kışta çok zor şartlarda Türkiye mücadelesini sürdürmektedir. Türkiye'nin talebi ve isteği, uluslararası hukuktan doğan talebi, terör örgütlerine karşı samimi ve kararlı işbirliğidir" dedi.

Terör örgütlerinin dış destek ve himaye olmadan uzun süre varlıklarını sürdüremeyeceklerine işaret eden Çiçek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de eylem koymuş, birçok insanın canına kıymış olan bu örgütlerin yöneticileri ve mensupları maalesef birçok uluslararası kuruluş içerisinde, beraber bulunduğumuz, bazı savunma ittifaklarında beraber olduğumuz ülkelerde varlığını sürdürmektedir. Hatta bir kısım yöneticileri de oradan bu örgütleri yönetmektedir ve maalesef uluslararası hukuktan doğan yükümlülüklerin gereği de yerine getirilmemektedir. Dolayısıyla bu türlü kararlar terör örgütlerine cesaret vermektedir. Bunun çok açık ve net olarak bilinmesi gerektiğini lazım. Biz bu tür durumla ilk defa karşılaşıyor değiliz Türkiye olarak. Bize verilecek cevapların da ne olduğunu biliyoruz. 4.5 yıllık Adalet Bakanlığım sırasında bu konuları her platformda gündeme getirdiğimizde verilen klişe bir cevap vardır: 'Bizde yargı bağımsızdır'. İnanıyorum ki bu türlü konulara tepki konulduğunda da alacağımız ve almakta olduğumuz cevap budur"

'YARGI BAĞIMSIZDIR' SÖZÜYLE YETİNEMEYİZ

Kararın terörle işbirliği noktasında bazı ülkelerin samimiyetini ortaya koyması bakımından önemli olduğunu söyleyen Çiçek, kendi başkanlığında kurulan bir komisyonun uluslar arası alanda neler yapılabileceğinin araştırılacağını açıkladı. Çiçek, "Artık bu türlü kararlardan sonra 'yargı bağımsızdır' sözüyle bizim yetinmemiz söz konusu olmaz. Uluslararası hukuktan doğan ne imkan varsa, bu konuyu her platformda daha yüksek sesle gündeme getirmiş olacağız" diye konuştu.

BELEDİYE KANUNU ÜZERİNDE ÇALIŞILIYOR

Açıklamanın ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bakan Çiçek, belediyelerle ilgili düzenlemenin Bakanlar Kurulu gündemine gelmediğini belirterek, İçişleri Bakanlığı'nda konuyla ilgili çalışmanın sürdüğünü ifade etti. Çiçek, düzenlemenin 2009'da yapılacak olan yerel seçimlerde uygulanabilmesi için 29 Mart 2008 tarihinden evvel yasalaşması gerektiğini anımsattı.

ANAYASAL SÜREÇ İŞLİYOR

"YÖK Kanunu'nun ek 17. maddesiyle ilgili değişiklikte gecikme olup olmayacağı şeklindeki bir soruyu da Çiçek şöyle yanıtladı:

"TBMM, 411 gibi önemli bir çoğunlukla bu işe karar vermiştir. Şu an Anayasal süreç işlemektedir. Sayın Cumhurbaşkanı'nın onayına gitti mi, gidecek mi bilemiyorum. Gittiyse bunun Anayasal olarak 15 günlük inceleme yetkisi var. Bu süreç bitmeden hemencecik öbürünü gündeme getirmek, biraz da bu işin intibalarla, izlenimlerle değerlendirmek yerine hukuki gerekçelere bağlı olarak değerlendirmek bence daha doğru olur. Bunun için bu süreç işliyor. Bunu görmemiz gerekecek."

Bazı yerlerde Anayasa değişikliğinin hemen ardından türbanlı öğrencilerin üniversitelere alındığının hatırlatılması üzerine Çiçek, "Kim ne yapacaksa hukuka sorarak yapması lazım. Hukuk içinde, kanun nizam çerçevesinde bunların değerlendirilmesi gerekir. Benim söyleyeceğim budur. İşleyen bir süreç var. Bu süreci hep beraber yakinen takip ediyoruz. Bütün vatandaşlarımızdan talebimiz şudur: Herkes ne yapıyorsa, ne yapacaksa kanun nizam çerçevesinde yapmalıdır, herhangi bir gerginliğe, taşkınlığa, suistimale imkan verecek davranışlardan ve tutumlardan hepimizin kaçınmış olması gerekir. Buna hepimiz dikkat etmeliyiz. Bizim isteğimiz herkesten budur" dedi.

REKTÖRLERDEN BİR BEKLENTİMİZ YOK

Bakan Çiçek, "Rektörlerden özel bir beklentiniz var mı?" üzerine de şöyle dedi: "Bizim rektörlerden bir beklentimiz yok. Milletimizin ne beklentisi varsa onu dikkate almak gerekecektir. Hukuk neyi emrediyorsa onu ortaya koyarak o işlemlerin sürdürülmesi gerekmektedir. Her zaman vurgu yaptığım husus, hak ve hukuktur. Onun dışında bizim kimseden, hukuk dışı, özel bir beklentimiz olamaz."

(ANKA)