kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 10 Şubat 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ERDAL ŞAFAK

NATO'da kriz

Türban tartışmalarını bugün numaralınumarasız cumhuriyetçilere, özdesözde liberallere ve de toplumda derin fay hattı açanlara bırakıyoruz...
Biz bugün burka ile ilgileneceğiz. Burkanın vatanıyla, yani Afganistan'la.
En saygın medya örgütlerinden "World Press Photo", 2007'nin fotoğrafı olarak "Vanity Fair" dergisinin İngiliz foto muhabiri Tim Hetherington'un eserini seçti. Afganistan'da çekilen fotoğrafta bir operasyondan dönen Amerikalı deniz piyadesi görünüyor: Bir sığınakta duvara dayanmış, eli alnında, ağzı açık, bakışları boş bir asker. Yarışmaya gönderilen 80.536 fotoğraf arasından Hetherington'un eserini büyük ödüle layık gören jürinin başkanı Gary Knight, gerekçeyi şöyle açıkladı: "Bu fotoğraf sadece bir askerin değil, bir ulusun da tükenmişliğini gösteriyor."
Hayır; o deniz piyadesi sadece bir ulusun değil, uluslararası terörle mücadele adına bugüne kadar gerçekleştirilmiş en geniş koalisyonun ve o koalisyondaki 40 ülkenin de Afganistan'daki tükenmişliğini simgeliyor.
Çünkü 43.250 asker (2 yıl önce 16 bindi) yığılmasına, ABD operasyonlar için dakikada 65 bin dolar harcamasına rağmen, BM Güvenlik Konseyi kararıyla ve NATO şemsiyesi altında Afganistan'a gönderilen ISAF (Uluslararası Güvenlik Destek Gücü) birlikleri batağa saplanmış durumda. Sonunun Afganistan'ı utanç içinde terk eden Kızıl Ordu gibi olacağını iddia edenler bile var.
Son durum şöyle: ISAF onca operasyona, yoğun bombardımana rağmen Afganistan'ın güneyinden Taliban milislerini söküp atamadı. Tam tersine halk desteği giderek artan Taliban yeni cepheler açtı, başkent Kâbil'e bile saldırmaya başladı.

NATO'nun ilk yenilgisi
Bu başarısızlık sadece birliklerin değil, NATO'nun da moralini bozuyor. Dahası üye ülkeler arasında gittikçe derinleşen güven bunalımına neden oluyor.
ABD Savunma Bakanı Robert Gates dört gün önce müttefiklerini sert dille eleştirdi: "NATO galiba iki vitesli bir ittifaka dönüşüyor. Bazıları insanların güvenliği için savaşmaya ve ölmeye hazırken, bazıları ise operasyonlara katılmak bir yana devriye görevlerinden bile kaçınıyorlar. Böyle devam ederse NATO'nun geleceğini iyice karanlık görüyorum."
Gates'in böylesine ağır konuşmasının nedeni, ABD'nin iki yıldır müttefiklerini Afganistan'a takviye göndermeye ikna edememesi. Pentagon'a, yani ABD Savunma Bakanlığı'na göre, Taliban milislerinin gücünü kırmak için en az 7.500 askere daha ihtiyaç var. Sorun şu: Bu takviyelerin ülkenin güneyine, yani sıcak çatışmaların yaşandığı ve halen sadece ABD, İngiliz, Hollanda ve Kanada askerlerinin savaştığı bölgeye gönderilmesi isteniyor.
Buna karşılık Avrupalılar, haklı olarak, can kayıplarından çekindikleri için bu talebe ve baskılara direniyorlar.
Alman hükümeti, "Parlamento bana sadece ülkenin kuzeyine ve yeniden inşa ve Afgan ordusunun eğitimi için asker gönderme yetkisi verdi" diyerek kenara çekiliyor.
Başkan Bush'un yeni dostu Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, ABD'den "Aferin" almak için niyetli görünüyor ama son dönemde halkın gözünden epeyce düşmesi nedeniyle cesaret edemiyor.
Afganistan'da 675 askeri bulunan Türkiye'nin de takviye göndermesi söz konusu değil. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, "Türk Silahlı Kuvvetleri'nden terörle mücadele amacıyla asla tek asker bile Afganistan'a gidemez" diyerek daha 1.5 yıl önce, 2006 Eylül'ünde noktayı koydu.
ABD'nin sıkıntısı müttefiklerinden takviye alamamakla da sınırlı değil: Cephedeki güçlerden Kanada'nın Başbakanı Stephen Harper "Diğer müttefiklerimiz yardıma gelmezlerse, askerlerimi yıl sonunda çekeceğim" diye ültimatom çekiyor. İngiltere Başbakanı Gordon Brown, "Yük adil paylaşılmalı" uyarıları yapıyor.
Tüm gözlemciler, askerler ve strateji uzmanları Afganistan'daki savaşın kazanılamayacağını artık kabullendiler. Daha kötüsünden korkuyorlar: Kuzey İttifakı'nın da direnişe katılması, bunun sonucu ISAF birliklerinin iki ateş arasında kalıp ülkeyi terk etmesi ve Taliban'ın yeniden iktidarı ele geçirmesi.
Böyle bir olasılıkta Pakistan'ın da "Düşmesi" kaçınılmaz görülüyor. Nükleer silahların Taliban'ın, dolayısıyla da ElKaide'nin eline geçtiğini düşünün! Ve "Kıyamet"e hazır olun!