kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 9 Şubat 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Katar Emiri Al Thani

Katar Emiri'nin lüks saat hediyesi mini kriz yarattı

OKAN MÜDERRİSOĞLU
OKAN MÜDERRİSOĞLU
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Katar gezisine katılan gazetecilere Katar Emir'inin hediye ettiği 3 bin dolarlık Omega marka saat etik tartışması yarattı..
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 5-7 Şubat 2008 tarihleri arasında gerçekleşen Katar ziyaretinin son günü, basın mensupları açısından "hediye krizine" sahne oldu. Olay, 6 Şubat gecesi otele dönen gazetecilerin odalarına çıktıklarında, yatağın üzerine bırakılan kutuyu görmeleriyle başladı. Katar Emiri Al Thani'nin kartı bulunan bordo renkli kağıda sarılmış paketi açan bazı gazeteciler "Omega Sea- Master" saatle karşılaştı. Saat markaları ve fiyatı konusunda bilgi sahibi olduğunu söyleyen Bugün Gazetesi Ankara Temsilcisi Murat Çelik, "Pahalı hediyeyi etik bulmadığını" ifade etti.

KONAKLAMA EMİR'DEN
O gece otelde bir dizi telefon trafiği yaşandı. İlke olarak hediyenin kabul edilmemesi görüşü benimsendi. 2-3 bin dolar değerinde olduğu belirlenen hediyenin ne yapılacağı konusunda ise farklı görüşler ortaya çıktı. Sky Türk TV Ankara Temsilcisi Murat İde'den geldiği belirtilen, "Mehmetçik Vakfı'na bağış önerisi" gecenin konusuydu. "Mehmetçik Vakfı'na bağış" fikri hayata geçmedi. Nedeni tam anlaşılamadı; "Ya Vakıf yetkilileri bağışın bağışını kabul etmedi ya Katar Emiri'nin hediyesini uygun bulmadı." Sheraton Oteli'nden 08.30'da hareket eden basın otobüsü, resmi heyetin kaldığı Four Seasons Oteli'ne geldiğinde tartışma yine alevlendi. Vakit Gazetesi Ankara Temsilcisi Serdar Arseven ile TGRT Haber Programcısı Murat Odabaş'a atfen bazı iddialar ortaya atıldı. Kimi, "Mahalle baskısı yapıyorlar" dedi, kimisi ise "Araplar'a tepki duyulduğu için kabul edilmiyor" yakıştırmasını yaptı. Bu sırada Bugün'den Murat Çelik, heyet üyelerinin isimlerinin bulunduğu kitapçığı açtı ve hediyeyi iade etmek isteyenlerin isimlerinin yanına işaret koymasını istedi. Aralarında benim de bulunduğum 10'u aşkın gazeteci listeyi işaretledi. Kesin liste ise muhtemelen Çelik'te kaldı. Otelde, hediyeleri kabul edecek yetkili bulunamayınca Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi Müdürü Figen Türkvan'ın yönlendirmesi ile havaalanında büyükelçilik görevlilerine teslim edilebileceği konuşuldu. Bu teslimin bir tutanakla yapılmaması halinde, iadenin amacına ulaşamayabileceğini savunanlar da oldu. Derken otelden havaalanına yolculuk başladı. Burada tansiyon doruğa çıktı. Vakit Temsilcisi Arseven, "Madem hediyeyi almama kararı verildi. O zaman Ankara'da bir organizasyon düzenleyelim. Saatleri açık artırma ile satışa çıkaralım. Örneğin 'Kimse Yok mu Derneği'ne bağışlayalım" dedi. Bu öneri taraftar bulmadı.

TANSİYON YÜKSELDİ
Referans Gazetesi Temsilcisi Erdal Sağlam, "İdeolojik öneri getirilmemesi" yönünde bir değerlendirme yaptı. Haber Türk TV Ankara Temsilcisi Taki Doğan, sert bir üslupla meselenin büyütülmemesini istedi. Herkesin bu tür saati alabilecek mali gücü olduğunu söyledi. Gerilimi yatıştırma görevini ise Kanal 24 TV Temsilcisi Ardan Zentürk üstlendi. Zentürk, "Ne kimseyi hediyeyi kabul ettiği için kınayabiliriz ne de kimseyi iade ettiği için farklı değerlendirebiliriz. Herkesin bireysel tercihi" anlamında bir konuşma yaparak ortalığı sakinleştirdi. Zentürk, "Siz ne yapacaksınız?" sorusuna ise "En son göreceksiniz" demekle yetindi.
Haberin fotoğrafları