kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 7 Şubat 2008, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ERGUN BABAHAN

Korkuları aşabilmek

Ergun Özbudun gibi benim de taşradaki mahalle baskısı konusunda endişelerim var.
Başı açık kızların giyim kuşamlarına müdahale olabileceği konusunda ciddi kaygılarım var.
Taşralı muhafazakarlığın varabileceği nokta konusunda da şüphelerim var.
Ama benim şüphelerim genç kızların başörtüleri nedeniyle üniversiteye girmelerine engel olmamalı.
Çünkü eğitim temel insan haklarından biri ve üniversite rüştünü ispat etmiş insanların bireysel kararlarını verebilecekleri bir ortam sağlamalı.
Birtakım insanların korku ve endişeleri başkalarının haklarını kullanması konusunda bir engel haline geldiğinde de toplumsal barış tehlikeye girer.
Türkiye'de bugün genç kızlar ve kadınlar, başörtüleriyle toplumsal yaşama katılıyor.
Üniversiteye girmeleri, rejimin geleceğini tehlikeye sokacak iddiası bu nedenle abartılı.
Bu noktada, zamanlama konusundaki itirazlar da doğru değil, çünkü doğru zaman konusunda kimsenin bir önerisi de yok.
Ayrıca unutmamak gerekir ki, bu ülkede genç kızlar üniversiteye yıllarca başörtüsüyle girdi.
Bugün de çok sayıda genç kız yurtdışında başörtüsüyle okuyor ve Türkiye'ye dönüyor.
Tarihin bu dönemi, muhafazakar değerlerin ağır bastığı bir dönem.
Sadece Türkiye'de ortaya çıkan bir olgu da değil bu.
Ancak kadın haklarının çok güçlü olmadığı ülkemizde bazı kadınların gidişattan endişeli olduğu da ortada.
"Türkiye yasal alanda kadın-erkek eşitliğini gerçekleştirme konusunda önemli bir gelişme kaydetmiş olmakla birlikte, esas zorluk bu yasaların pratikte uygulanması. Gündelik yaşamdaki davranış değişiklikleri, yasal değişimleri yakından takip etmiyor; yasalarla uygulamalar arasındaki uyumsuzluk süregidiyor. Türkiye, kadınların karar-alma sürecine katılımı dahil, temel kalkınma göstergeleri bakımından istenen seviyenin çok altında."
Bu satırlar, BM Kalkınma Raporu'ndan alınma.
İktidar, kadınların sadece başörtülü eğitim hakkının arkasında durmaz, kadın-erkek eşitliği, kadın hakları konusunda ciddi adımları arka arkaya atarsa, birçok endişe ortadan kalkabilir.
Bugüne kadar korku ve endişe nedeniyle atılmayan adımlar, tehdit olarak görülen sorunların daha da büyümesine yol açtı.
Korkularımızı aşıp sorunları tespit eder ve çözüm yolları ararsak, toplumsal gerilimin düşmesine de katkıda bulunmuş oluruz.