kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Şubat 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Gül: Bazı meseleler çok büyütülüyor

AA
Yeni Haber
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ''Türkiye'de bazı meselelerin çok büyütüldüğünü, olduğunun çok ötesine taşındığını'' ifade ederek, ''Birçok konuyu bu kadar keskinleştirmemek lazım. Fikir söylenir, her şey tartışılır, ondan sonra demokratik sistemler nasıl işliyorsa işler'' dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin Doha Büyükelçiliği Rezidansı'nda Büyükelçi Mithat Rende'nin onuruna verdiği resepsiyona katıldı.

Resepsiyon sonunda Katar ziyaretini izleyen gazetecilerle sohbet edip ziyaretine ilişkin bilgi veren Cumhurbaşkanı Gül, gazetecilerin gündemdeki konulara ilişkin sorularını da yanıtladı.

Gül, bir gazetecinin Türkiye'nin, ''dünyanın her kritik gündeminde çok hassas bir noktada, belirleyici potansiyele sahip olduğunu'' ifade ederek, ''Böyle bir Türkiye'nin kendi içinde tartışmakta olduğu gündemi nasıl değerlendirirsiniz?'' sorusu üzerine, ''Türkiye'de bazı meselelerin çok büyütüldüğünü, olduğunun çok ötesine taşındığını'' söyledi.

Türkiye'de son yıllarda, daha önce başka yerlerde hayranlıkla izlenen alışveriş ve iş merkezlerinin açıldığına, İstanbul'da kamu destekli çok sayıda modern sanat müzesinin faaliyet gösterdiğine dikkati çeken Gül, şunları kaydetti:

''Devlet adamları Türkiye'yi ziyaret ettiğinde 'gitsinler, bu alışveriş merkezlerini gezsinler' diyorum. İstanbul, 2010 yılında Avrupa'nın kültür merkezi oluyor. 2008 yılında Türkiye, Frankfurt Kitap Fuarı'na katılıyor, Türkiye'nin ne kadar kitabı varsa, yazarı, sanatçısı varsa, müzikler, CD'ler... Tüm bunlar Frankfurt'a taşınıyor. Sağcısı solcusu, dinlisi dinsizi, herkes ne yazdıysa, en büyük romancılar, sanatçılar... İnanılmaz bir faaliyet olacak. Bunları düşündüğünüzde, Türkiye'nin gittiği istikamet belli. 5 sene içindeki ekonomik kalkınmasına bakın. Türkiye'nin dışarıdaki yatırımlarına bakın. Herkesin dışarıdan Türkiye'de gıpta ettiği şeylere bakın. Türkiye'nin bütün gündemini sarsacak noktalara getirmekte adem-i mahir gibi hareket ediyoruz. Bence bu Türkiye'ye biraz haksızlık oluyor. Tabii ki demokratik ülkelerde her şey tartışılır, konuşulur.''

''POLEMİK KONULARINA GİRMEK İSTEMİYORUM''


Cumhurbaşkanı Gül, ''son günlerde Türkiye'de yaşanan tartışmaların toplumda ciddi bir ayrışma ve kamplaşmaya yol açma riski görüp görmediğinin'' sorulması üzerine, ''Türk halkı o kadar kaynaşmış, o kadar toleranslı ki birbirine, farklılıklarını daima zenginlik olarak gören bir halk, Türk Halkı'' dedi.

Türkiye'nin herhangi bir yerinde insanların birbirine karşı böyle bir tavır içerisinde olmadığını ifade eden Gül, Türkiye'de bir başka ülkenin vatandaşlarına herkesin yakın ilgi gösterdiğini, köylerde bile yabancıları misafir etmek için herkesin birbiriyle yarıştığını anlattı.

Cumhurbaşkanı Gül, ''Ben, doğrusu polemik konularına girmek istemiyorum. Özellikle bunlardan kaçınıyorum. Bunların tartışılacağı ortamlar var Türkiye'de. Ama birçok konuyu bu kadar keskinleştirmemek lazım. Fikir söylenir, her şey tartışılır. Ondan sonra nasıl oluyorsa, demokratik sistemler nasıl işliyorsa işler'' diye konuştu.

''İHMALLER, HATALAR TELAFİ EDİLEMİYOR''

Anayasa değişikliği konusunda siyasi parti liderlerini bir araya getirmeyi düşünüp düşünmediğinin sorulması üzerine de Gül, Türkiye'nin terörle mücadele, güvenlik gibi gerçek meseleleri olduğunu belirterek, ''Bu tür konularda söylediğiniz teşebbüslerde bulunabilirim, ama günlük siyasetin parçası haline gelmiş konularda benim müdahale etmem doğru olmaz kanaatindeyim'' diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, basın mensuplarına bu konunun belki bugün, belki 6 ay daha tartışılacağını ifade ederek, bu arada ülkeyi ilgilendiren diğer konuların ihmal edilmemesi gerektiğini söyledi.

Bazı dönemlerde Türkiye'nin dış politikasıyla ilgili önemli konuların günlük polemik konularının gölgesinde kaldığını belirten Gül, ''Yapılan ihmaller, hatalar telafi edilemiyor. Onlar konuşulurken, bunların unutulmaması lazım'' dedi.

''KÖRFEZ İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI İLE SERBEST TİCARET ANLAŞMASI YAPMAK İSTİYORUZ''

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Körfez İşbirliği Teşkilatı ile Serbest Ticaret Anlaşması yapmak istenildiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin Doha Büyükelçiliği Rezidansı'nda onuruna verilen yemek sonrası gazetecilerle sohbetinde, Katar Emiri Şeyh Hamad Bin Halifa El Tani'nin daveti üzerine Doha'yı ziyaret ettiğini hatırlatarak, bu ziyaretin sadece Katar ile ilgili görülmemesi gerektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül, bu ziyaretin Türkiye'nin Körfez ülkelerine olan ilgisinin bir göstergesi olarak da görülebileceğini ifade etti.

Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt ve Umman'ın Körfez İşbirliği Teşkilatı'nı oluşturduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Gül, bu ülkelerin büyük ekonomik potansiyeli olduğunu anlattı.

Türkiye'nin bütün bu ülkelerle çok yakın ilişkisi ve işbirliği olduğuna dikkati çeken Gül, bunun tesadüfi değil, yıllar önce planlanan, düşünülen ve stratejik temelli bir ilişki olduğunu dile getirdi.

Hem Türkiye'nin hem de bu ülkelerin yöneticilerinin bunun farkında olduğunu vurgulayan Gül, ilişkilerin siyasi boyutuna da dikkati çekti.Bölge ve dünyayı ilgilendiren olaylarda, bu ülkelerin ortak görüşleri savunduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, bölgenin istikrarının da çok önemli olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin büyüklüğünün bölgede bir istikrar unsuru olduğunun, bu ülkeler tarafından çok iyi bilindiğini söyleyen Gül, dünyanın en önemli gaz ve petrol rezervlerinin de bu bölgede yer aldığını anlattı.

''KATAR'IN EKONOMİK POTANSİYELİ BÜYÜK''

Cumhurbaşkanı Gül, sadece Katar'ın dünyanın üçüncü büyük gaz rezervlerine sahip olduğunu kaydederek, bu ülke ile Türkiye arasında iki yönlü ekonomik potansiyel bulunduğunu belirtti.

Özellikle gaz ve petrolden kaynaklanan büyük gelirli ekonomik kalkınma planları ve projeleri yapıldığını, yatırımların 100 milyar dolarlarla ifade edildiğini bildiren Cumhurbaşkanı Gül, bölge ülkelerinde yatırımlar ve projeler gerçekleştirildiğini anlattı.

Bu yatırımlardan büyük Türk firmalarının pay almaları ve bu kalkınma hamlelerinde büyük katkı sağlayıp kazanç elde etmelerinin önemine işaret eden Gül, halen Türkiye'nin çok büyük şirketlerinin bu alanlarda faaliyet gösterdiğini, havalimanları, otoyollar, doğal gaz boru hatları ve altyapı alanlarında Türk şirketlerinin bir milyar doları aşan projeler kazandıklarını kaydetti.

Ekonomik ilişkilerin ikinci bir yönününü de burada biriken büyük fonların, tasarrufların farklı ülkelerde değerlendirilmesinin oluşturduğunu belirten Gül, eskiden bu yatırımların ABD ya da Avrupa'da ''tek sepet'' halinde yapıldığını ancak şu anda durumun değiştiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Gül, bu ülkelerin artık tasarruflarını, fonlarını, aynı sepete koymamaları gerektiğinin farkına vardıklarını söyleyerek, Türkiye'nin amacının da trilyonlarca doları bulan bu fonları çeken bir ülke haline gelmek olduğunu dile getirdi.

Türkiye'nin özellikle son 5 yılda köklü ekonomik ve demokratik reform sürecini gerçekleştirdiğini, AB ile müzakerelere başladığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Gül, tüm bunların sonucunda Türkiye'nin yatırım yapılabilir bir ülke haline geldiğini belirtti.

Gül, ''Bu ülkelerden Türkiye'ye büyük bir yatırım getirmek, Türkiye'yi onların ikinci evleri yapmak, ekonomik ilişkilerin ikinci yönü. Bu, Türkiye'nin kalkınmasına, gelişmesine yardımcı olacak. Dolayısıyla bu ziyaretimizin siyasi, güvenlik ve ekonomik üç boyutu var'' diye konuştu.

Hem Türkiye'de hem de bu ülkelerde, ilişkilerin geliştirilmesi konusundaki siyasi iradenin çok net ortaya konulduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, ''Siyasi irade bu kadar açıkça ortaya konunca bunun arkası geliyor'' dedi.

Katar'ın Körfez'in en önemli ülkelerinden biri olduğunu, sıvılaştırılmış gaz açısından dünyanın birinci ihracatçı ülkesi konumunda bulunduğunu söyleyen Gül, gelecek yıllarda gazın petrolden daha çok öne çıkacağına da işaret etti.

Cumhurbaşkanı Gül, son 5 yıl içerisinde daha da gelişen Türkiye-Katar ilişkilerinin iki ülke çıkarına nasıl değerlendirileceğinin görülmesi için bu ziyareti gerçekleştirdiğini söyledi.

SERBEST TİCARET ANLAŞMASI

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, diğer Körfez ülkelerini ziyaret edip etmeyeceğinin sorulması üzerine, Körfez işbirliği teşkilatını bir bütün olarak gördüğünü belirterek, yarın Teşkilat'ın Genel Sekreteri'ni kabul edeceğini söyledi.

''Körfez İşbirliği Teşkilatı ile Serbest Ticaret Anlaşması yapmak istiyoruz'' diyen Gül, bu yöndeki ilk adımın 2004 yılında imzalanan Çerçeve Anlaşması olduğunu hatırlattı.

Anlaşmanın yapılması halinde tüm Körfez ülkeleri için geçerli olacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, anlaşmanın bu sene içerisinde gerçekleşmesini umut ettiğini söyledi.

Bu anlaşmanın iş adamlarına büyük avantajlar sağlayacağını vurgulayan Gül, gümrüklerin tamamen devreden çıkacağını belirtti.

Gül, ayrıca yarın Katar ile Türkiye arasında iş adamlarının ''çifte vergiden muaf olmalarını'' sağlayacak bir anlaşmanın imzalanacağını da bildirerek, bunların çok önemli hukuki alt yapı sağlayan anlaşmalar olduğunu bildirdi.