kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Şubat 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
MUHARREM SARIKAYA

Unutulan fors...

Bilim ve siyaset insanlarının son günlerde yoğun olarak bir araya geldiği ender buluşmalardan birine tanıklık ediyoruz.
Hepsi, Ankara'nın sevilen ismi, Güven Hastanesi'nin 6 ay önce vefat eden Başhekimi Dr. Aysun Küçükel için bir araya gelmiş...
"1. Dr. Aysun Küçükel Genç Araştırmacı Tıp Ödülü" töreninin yapıldığı Sheraton Büyük Balo Salonu tıklım tıklım...
Salona bakıyorum, çoğunluk eski siyasiler.
Belki de Doç. Dr. Ahmet Küçükel'in eski DYP milletvekili olmasından dolayı olsa gerek gelenlerin büyük bölümü merkez sağdan; DP, ANAP, MHP'li isimler...
Eski DYP'li ve ANAP'lı, AK Parti milletvekilleri de çoğunlukta...
Kısa bir selamlaşmanın ardından birbirlerine yönelttikleri tek soru var; türban gerilimi...
İktidar partisinden bazı milletvekilleri, anayasa oylaması günü Ankara'da olmayacağını söylüyor; bazıları anayasa değişikliğini hararetle savunuyor.
Ancak son tahlilde aynı paralelde buluşuyorlar:
"Bu üniversitelerde gerilimin aracı haline gelip çatışmaya yol açar mı?"
Bu arada bazı öğretim üyeleri siyasilere tepki koyuyor:
"Biz görmezden geliyorduk, türbanını inancından örten kızımız da anlayışlı davranıyor, bazen türban, bazen peruk takıyordu. Altüst olduk..."

"Sayın Cumhurbaşkanı..."
Bu konuşmalar arasında, davetliler salona alınıyor.
Kısa süre sonra da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül geliyor...
Salona girerken "Sayın Cumhurbaşkanı..." anonsu yapılıyor.
Dikkat ediyorum, salonda çok az kişi ayağa kalkıyor.
Protokolün yoğun olarak bulunduğu ön tarafa dönüyorum, eski Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin ile AK Parti Milletvekili Fevzi İşbaşaran ve birkaç kişi ayağa kalkmış; diğerleri oturuyor. Cumhurbaşkanı, protokol sırasına girip tokalaşmaya başlamasıyla birlikte ön sıradakiler ayağa kalkıyor.

Forssuz tören
Tören başladıktan sonra da bu akış değişmiyor...
Cumhurbaşkanı konuşmasını yapmak üzere kürsüye "rica edilerek" davet ediliyor.
Bu tavrı sunucunun heyecanına verip dikkatimi kürsüye yoğunlaştırıyorum.
Bir geleneğin daha terk edildiğini görüyorum...
Geçmişte Cumhurbaşkanlarının konuşma yaptıkları kürsülerin üzerine 16 yıldızlı Cumhurbaşkanlığı Forsu takılırdı.
Bakıyorum Cumhurbaşkanı'nın konuştuğu kürsüye fors asılmıyor.
Tören bittikten sonra da çok cılız bir alkış ile uğurlanıyor.

Optik kırınım
Bunlar Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e karşı bir tavır olarak görülmemeli.
Çünkü, salonun neredeyse yarısı Gül'le bir şekilde aynı kabinede, parlamentoda, başkanlık divanında buluşmuş isimler.
Hatta, birçoğu yakın dostu, arkadaşı, ahbabı, hemşerisi...
Neden belli, yaşanan gelişme...
Özetle gerilimin yarattığı optik kırınım...
MHP lideri Devlet Bahçeli'nin dün teşkilatına yayımladığı genelgedeki "gerilime dikkat" uyarısının ardındaki neden de bu.
Çözüm de belli; madem anayasa değişikliğinde ısrar ediliyor, YÖK Kanunu'nun Ek 17'nci maddesi askıya alınabilir.
Bu madde her ne kadar, "üniversitede neyin yasak olduğunu, neyin yasak olmayacağını tanımlayarak getiriyor" olsa da askıya almak bir yumuşama getirir.
Buna AK Parti'deki birçok akil insan kadar, MHP de hazır...