kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Şubat 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

İstanbul'u ağ gibi saran merdiven altı

Güngör KARAKUŞ - Zülfikar ALi AYDIN
Gıdadan tekstile, kimyadan metale her sektörün dev bir kayıt dışı merdiven altı merkezi var. Kentteki sigortasız işçi sayısı yüzde 70'lere ulaşıyor. Yerin 3 kat altında penceresiz mahzenlerde çalışan işçiler sağlık sorunlarıyla karşı karşıya..
Türkiye'de faniladan hazır yemeğe, şekerden çikolataya, fırından metal kesimine kadar her şeyin bir standardı var, ancak uyan yok. Yüksek maliyet ve ucuz iş gücü özellikle gıda, deri, tekstil, metal ve kimya sektöründe sağlıksız koşullarda üretim yapan işyerleri ruhsatsız ve denetim olmadan çalışıyor. İstanbul'da konfeksiyon atölyelerinde çocuk ve kadın yaklaşık 700 bin kişi sigortasız ve sağlıksız koşullarda çalışıyor. Deri sektöründe de durum içler acısı. Sektördeki 250 bin işçinin yüzde 60'ı sigortasız çalıştırılıyor. "Merdiven altı" diye tabir edilen binlerce işyeri İstanbul'u bir ağ gibi sardı. Kayıt dışı sektörün merkez üssü ise 21 kişinin ölümü onlarca kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan Zeytinburnu. İlçede kayıt dışının en çok yaşandığı sektör ise deri. Türkiye genelinde 250 bin kişinin çalıştığı deri sektöründe 85 bin kişi sigortalı. Geri kalan 165 bin kişi ise, kayıt dışında. Deri işçilerinin çalışma koşullarının çok kötü olduğunu söyleyen Türkiye Deri-İş Sendikası Başkanı Musa Selvi, "Çoğu işyerinin ruhsatı dahi yok. İşçi sağlığı ve iş güvenliği kurallarına uymuyor. Atölyelerin çoğu yerin 3 kat altında, havalandırma ve yangın merdiveni yok. Kimyevi maddeler hem zehirli, hem de patlama ihtimali yüksek" diye konuştu.

HEPSİ BİR SAATLİ BOMBA
Kayıt dışı ve işçi güvenliğinin az olduğu sektörlerden biri de metal iş kolu. İstanbul içinde bulunan metal iş fabrikalarının çoğu Çerkezköy ve Çorlu'ya taşınırken, mahalle aralarında kayıt dışı çalışan birçok atölye bulunuyor. İş sağlığı ve güvencesinin olmadığı atölyelerde çalışan işçiler gözlük, eldiven ve kask kullanmıyor. En büyük tehlike ise sıvı metal patlama tehlikesi. Yetkililer, küçük işletme bazında çalışan atölyelerin bunun önlemini almadıklarını söylüyor. Atölyelerin denetimsizlik nedeniyle adeta birer saatli bomba olduğu da ifade edildi. Tek Gıda İş Genel Başkanı Mustafa Türker, gıda sektöründeki kayıt dışı ve sağlıksız koşullardaki işyerlerini anlatırken, "O kadar geniş bir alan ki sektörde binlerce firma var ama sadece sanayi odalarına kayıtlı olan ilk bin firma sağlıklı denetleniyor. Kayıt dışı için bir rakam bile veremiyoruz" diye konuştu.

HER EVİN BODRUMU
İstanbul'u işhanlarının ve apartmanların bodrum katlarını saran ruhsatsız binlerce konfeksiyon atölyesi de tehlike saçıyor. İlköğretim çağındaki çocuklar ile yine okul çağındaki genç kızların çalıştığı atölyelerde saat ücreti uygulanıyor. Kaçak işçi çalıştıran işyerleri, çalışanlara sigorta yapmadığı için devlet ciddi vergi kaybına neden oluyor. Konfeksiyon atölyelerinin sayısı bile bilinmiyor. Zeytinburnu, Bayrampaşa, Bağcılar ile Bahçelievler'deki neredeyse her evin ve işyerinin bodrum katında bir atölye bulunuyor. Çoğu ruhsatsız ve isağlık koşullarına uygun değil...