kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Şubat 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Seda Sayan, yeni sevgilisi Onur Şan'la da evlenme kararı aldı.

Seda nasıl kurtuldu?

SAMİ TOSUN
Erkek basıncının hiç de azımsanamayacağı bu memlekette, bir hür kelebek olarak Seda Sayan' başlıklı psikoloji ve sosyoloji araştırmamızın sunuş yazısına hoş geldiniz. İçeri buyurun lütfen.....
Seda Sayan kurtulmuş bir kadındır. Evet efendim, kurtulmuştur. Erkek egemenliğinin alabildiğine ağır biçimde yaşandığı bu memlekette, bir kadının, hem de herkesin gözünün önünde, lanetlenmeden, hatta alkışlanarak, seri aşklar yaşayabilmesi, başarılması çok zor bir iştir ve Seda Sayan bu işi başarmıştır. Şimdi, tabii Seda Hanım'a dair epey sorunu olan bir kimseyim. Yanlış anlaşılmasın, kendisini tanımam, etmem ama, ekranlardan 'oğlunun manevi babası' Sedat Peker'e şarkı hediye etme halleri falan hiç hoşuma gitmemişti. Sonra, bir oyunculuk okulunda ders vereceğini duyunca da hayli gülmüştüm. Neyse ki, Fedai adlı çakma Bodyguard dizisi bitti, biz de görev icabı bu acayipliğe katlanma zahmetinden kurtulmuş olduk... Falan... Fakat, iş şu aşk-meşk meselelerine gelince, Seda Sayan'ı takdir ettiğimi söylemeden geçemeyeceğim. Neymiş, oğlu yaşındaki adamla takılıyormuş. Ayıptır söylemesi, Fedai dizisinden bir replikle olaya yorum getirmek istiyorum: Sa-naneee! Bir gönül meselesini tarif eden şey, o gönül meselesinden beklenen şeydir. Elin 60 yaşındaki sosyetik para babası 20'lik kızlarla gününü gün ederken, kimse tutup da, "A, edepsize bak, torunu yaşındaki kızlarla dolanıyor," diye arıza yapmıyor. Kaldı ki, ne bekliyordunuz? Mis gibi para kazanan, göğüs dekoltesine bakılırsa her daim kendini rektifiye ettirdiği anlaşılabilen, popüler bir kadın, tutup da benim gibi tosunlarla mı gezip tozacak? Zaten Sinan Engin gibi bir süreç yaşamış, azap hakkını doldurmuş. Artık genç, yakışıklı, fidan gibi delikanlılara meyillenmesinde hiçbir acayiplik göremiyorum, hakkıdır.

FİZİKSEL KRİTERLER
Burada tek bir mevzu tartışılabilir, o da Seda Hanım'ın her gönül macerasında bir nişanlanma, evlenme, çocuk doğurma mevzuuna girmesidir. Yani, durup dururken Yeşim Salkımlık yapmanın bir âlemi var mı Sayın Sayan? Hayır, kamuoyuna ciddi bir müessese görüntüsü verelim, örf-anane işlerine halel gelmesin, muhafazakâr Cemil İpekçi tadında takılalım deniyorsa, kamuoyu da ancak bir yere kadar enayidir yani. Biz şimdi sizin bu vakitten sonra çocuk doğurmanızın pek de mümkün olmadığını bilmiyor muyuz? Ne âlemi var her seferinde yeni bir nişanlılık müsameresine girişmenin, "Çocuk doğurayım mı?" diye stüdyo dolusu mahalle ablasıyla kikirdeşmenin? Ayrıca, tartışılacak bir başka mevzu da, seçilen adamların zihinsel durumlarıyla ilgilidir. Yani, misal, ara gazı kontenjanından devreye giren 'Tamer Karadağlı-Karadeniz sahil fedaisi'nden bir önceki 'fırtınalı beraberlik' insanı Nihat Doğan, bu konuda türlü spekülasyonlara yol açmıştı. Seda Sayan'ın aslında biraz saftirik erkeklerden hoşlandığı yönünde dedikodular çıkmıştı. Yahu, olamaz mı? Bir kere, erkeğin zihni değil işlevi önemlidir; yani Seda Sayan kendisine, "Kadınım!" diyecek, "Biz bu âlemlerin delikanlısıyız, Seda da bizim helalimizdir," gibi eski Kadir İnanır filmi repliklerini birinci çoğul şahıs olaraktan söyleyecek, her şeyi feci halde abartan adamları tercih ediyor olamaz mı? Kaldı ki, 60 yaşındaki adamlar 20'lik aptal kızlarla dolanırken, kimse o fotomodellerin zihinsel performansıyla ilgilenmiyor. Lütfen ayrımcılık yapmayalım!.. Üstelik Seda Hanım'ın bu tür erkeklerden hoşlandığına dair kesin bir kanıt da yok. Şaban lakabını almış Hakan Şükür'ün biraderi Gökhan hakkında zihinsel performans değerlendirmesi yapmak için elimizde yeterli bilgi yok. Ancak, Seda Hanım'ın fi tarihinde, Birinci Reha Muhtar Çağı'nda televizyon ekranlarından canlı canlı kapıştığı Mahsun Kırmızıgül, hiç de saftirik değildi. Bana kalırsa, Seda Hanım'ın zihinsel değil, fiziksel kriterleri var erkeklere dair. Bu da en doğal hakkı. Velhasıl, Seda Sayan, kadınların üzerinde bin bir türlü baskının bulunduğu bu memlekette, kimseleri takmadan, bir kelebek gibi hür takılmaktadır. Bu son derece takdir edilesi bir durumdur. Hayırlısı olsun. Önümüzdeki maçlara bakalım efendim...