kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 24 Ocak 2008, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Bakan Şimşek Davos'da

Yeni Haber
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, piyasalardaki dalgalanmalar ve Türkiye'ye etkisine ilişkin, ''Dışarıda bir fırtına yaşanıyorsa, bu Türkiye'yi etkilemeyecek anlamına gelmiyor. Ama eskiye oranla Türkiye çok daha sağlıklı, çok daha sağlam temeller üzerinde duruyor'' dedi.

Şimşek bunun sayesinde, bu türden şokların Türkiye'ye etkisinin geçmişe oranla daha sınırlı olacağını düşündüğünü vurguladı. Dışarda Türkiye'ye olan güvenin yüksek olduğunu ve bunun devam edeceği gördüğüne de vurgu yapan Bakan Şimşek, Türkiye'nin kredibilitesi olan, performansı ortada olan önemli bir ülke olduğunu söyledi.

Davos'da dün başlayan Dünya Ekonomik Forumu toplantılarına katılan Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, küresel piyasalarda yaşanan dalgalanmanın Türkiye ekonomisine olası etkilerini değerlendirdi.

Türkiye ekonomisin makro ekonomik temellerinin oldukça sağlam olduğunu kamu finansman pozisyonuna bakıldığında son yıllarda çok ciddi ve önemli iyileşmelerin sağlandığını, 2008 bütçesinin sağlam bir zemine oturttuklarını ifade eden Şimşek, bankacılık sektörünün çok sağlam olduğunu dile getirdi.

Şimşek, şöyle devam etti:

''Geçtiğimiz yıllarda epey reformlar yaptık. Öyle şoklara karşı daha dayanıklı hale gelmesini sağladık. Türkiye'de kamu net dış borç stokunun, milli gelire oranı 2007 yılı sonu itibariyle yüzde 1,6. Dolayısıyla herhangi bir şokun doğrudan doğruya kamu finansmanını etkisi son derece sınırlı, ihmal edilebilir düzeyde olur. Bankacılık sektöründe son birkaç yıldır bankaların tümü karlı. Yani kar ediyor. Sermaye yeterlilik oranı yüzde 19 civarında. Bankacılık sektörün de eskiden olduğu gibi net açık döviz pozisyonu yok. Bankaların hazine kağıtlarından çok krediye yönelmiş olmaları, bunların faiz riskini azaltmış, aynı zamanda kur riskleri düşük. Kar ediyorlar bu çok önemli.

Bu tür şoklar yaşandığı zaman bankacılık sektörü zayıf olduğu için ekonomi çok daha derin bir şok yaşıyordu şimdi o olasılık düşük. Ama bu şu anlama gelmiyor. Dışarıda bir fırtına yaşanıyorsa, bu Türkiye'yi etkilemeyecek anlamına gelmiyor.

''ESKİYE ORANLA TÜRKİYE ÇOK DAHA SAĞLAM TEMELLER ÜZERİNDE''

Ama eskiye oranla Türkiye çok daha sağlıklı, çok daha sağlam temeller üzerinde duruyor. Bunun sayesinde bu türden şokların Türkiye'ye etkisi geçmişe oranla daha sınırlı olacaktır diye düşünüyorum. Bunlar önemli şeyler. Bu aşamada dünyada tabii ciddi sıkıntılar var. Bu sıkıntılar, dünya siyasi arenasında hem de ekonomi arenasında belirsizlik yaratıyor.

Ama muhtemelen dünyada büyüme yavaşlayacak. Yani 2008 yılında muhtemelen büyüme yavaşlayacak. Şu anda sadece yakın zamana kadar herkes ABD'de konut kredileri sorunu olduğu kanısı vardı. Onunla sınırlı olduğu kanısı vardı. Ama gerçekte biraz daha problemin daha geniş, daha büyük olma ihtimalini de hep vurguladım. Bunu ciddiye aldığımızı, önemli bir sorun olduğunu ve dolayısıyla doğru politikaları mali disiplini, temkinli para politikasını devam ettirmemiz gerektiğini ben her fırsatta ifade ettim."

Türkiye'de güçlü bir hükümetin iş başında olduğunu, bunun da "gerektiğinde ne önlem gerekiyorsa hızlı bir şekilde alınması'' anlamına geldiğini ifade eden Şimşek, geçen yılın son çeyreğinden itibaren bütçede ciddi bir takım düzeltmelere gittiklerini, 2008 bütçesini sağlam bir temele oturttuklarını, para politikasında temkinli olmaya özen gösterdiklerini söyledi.

KAMU FİNANSMANI

Kamu finansmanında, kamu borç yükünde çok önemli iyileşmeler sağladıklarını, bir çok 2., 3. nesil reformlar üzerinde çalıştıklarını, bunların bir çoğunu TBMM'ye gönderdiklerin, bir çoğununda komisyonlardan geçtiğini anlatan Bakan Şimşek, şöyle devam etti:

''Çok önemli olan Sosyal Güvenlik Reformu alt komisyonlarda görüşülüyor. Öyle zannediyorum ki alt komisyonlardaki çalışmalar bitirilecek. Teknik çalışmalar bitince daha hızlı bir şekilde üst komisyondan geçecek. AR-GE yasası komisyondan geçti yakında yasalaşacak. Türk Ticaret Kanunu, komisyondan geçmişti o da yakında yasalaşacak. İş gücü piyasasında esnekliği de içeren istihdam paketi ve bunun üzerindeki çalışma son aşamaya geldi.

Yani son birkaç aydır yapılan çalışmalar ve enerji piyasası ile ilgili çok önemli adımlar attık. Otomatik fiyatlandırma için alt yapı hazırlandı, yakında o da tamamlanacak. Enerjide çeşitlendirme konusunda önemli adımlar attık. Gerek yenilenebilir enerji gerekse nükleer enerji konusunda konunun yasal alt yapısı tamamlandı. Önünüzdeki dönemde enerji sektöründe son ayak olan rekabet, serbestleşme, özelleştirme konularında da adımlar atılacak.

Dolayısıyla bir yandan enerji piyasası reformu bir yandan da iş gücü reformu, bir yandan da sosyal güvenlik reformu ve bir yandan da iş ortamını iyileştirmeye yönelik hukuk reformunun önemli parçalarından olan Ticaret Kanunu'nda önemli düzenlemeler öngörülüyor. Çalışmalar nihayet son aşamaya geldi. Ya Meclis'te ya da sunulacak ya da yakında Meclis'ten geçecek.

Bir yandan sağlam makroekonomik politikalar bir yandan da reform konusunda yeniden bir ivme kazanıyor. Yani dışarda benim gördüğüm şey Türkiye'ye olan güven yüksek ve bu devam edecek. Çünkü Türkiye eskiden olduğu gibi sadece bir şeyler söyleyip gereğini yerine getirmeyen ülke olmaktan çıktı. Türkiye, 5 yıl önce söylediklerinin aşağı yukarı hepsini gerçekleştirdi. Şu anda söylediklerini de yakında gerçekleştirecek. Türkiye kredibilitesi olan performansı ortada olan önemli bir ülke. Ve o anlamda Türkiye'ye olan güven yüksek. Bu şu demek değildir. Dünyadaki sıkıntılar hiç bize yansımayacak anlamına gelmiyor.

Riskten kaçınmaz olduğu zaman, risk iştahında azalma olduğu zaman tabii fiyat da bir miktar yükselecek. Bir miktar daha makul seviyelere çıkacak. Biz, bu tür günübirlik yaklaşımlar içinde değiliz. Biz bu tür iniş çıkışların ötesine bakıyoruz. Yani Türkiye birkaç yıldır yakaladığı bu güçlü ivmeyi nasıl devam ettirecek, bunun alt yapısını nasıl hazırlarız. Yani bir çok konuda yoğun çalışma var.''

EKONOMİK BÜYÜME

''Dünya ekonomisindeki yavaşlamaya rağmen, Türkiye'nin yüzde 5'lik büyümeyi yakalama ihtimali var mı?'' sorusu üzerine de Şimşek, "Bunun için çok erken. Yani dünyaya ilişkin şu anda önemli belirsizlikler var. Dolayısıyla tabii ki bu belirsizlikler bazı hedeflere ilişkin risk artırabiliyor'' dedi.

Bu tahminleri yaptıklarında dünya için öngördükleri çerçevenin, yani ABD ekonomisinde yavaşlama olacağı, gelişmekte olan ülkelerde özellikle Asya'da son dönemde yakalanan güçlü büyümenin ise muhtemelen devam edeceği yönünde olduğunu söyleyen Şimşek, şöyle devam etti:

"Ve dolayısıyla IMF'de öyle diyordu. Dünyadaki büyümede bir miktar yavaşlama olacak ama sınırlı bir yavaşlama idi. Fakat henüz taze gelişmeler var bu gelişmelere bakmak lazım. Türkiye'de geçen yıl önemli bir kuraklık yaşandı. O kuraklık büyümeyi aşağı çekti. Türkiye'de geçen yıl petrol fiyatları çok önemli ölçüde arttı. Ve net ihracat yönlü büyümeyi aşağı çektik. Türkiye'de geçen yıl 2 önemli seçim ve referandum yapıldı. Bu tür ortamlarda tüketiciler, özellikle dayanıklı tüketim mallarına ve yatırıma yönelik kararlarında genellikle acele etmezler.

Bütün bunlarla karşı karşıyaydık geçen sene. Türkiye o seçimlerden çok güçlü bir şekilde çıktı. Dolasıyla Türkiye'ye özgü belirsizlik önemli ölçüde azaldı. Faizler bir nebze de olsa aşağı geldi. Bunlar sayesinde iç talebin canlanması ihtimali arttı.

Dolayısıyla o belirsizlikten dolayı ortaya konulan hedeflere ilişkin önümüzdeki dönemde tabii ki o hedeflere ilişkin bir takım riskler gerçekleşirse bakacağız. Yani bu nokta tahminler almak o günün şartlarında bakıyorsunuz en makul ne öngörüyorsa o konuluyor. Yani Türkiye kısa dönemde belki potansiyelin altında büyümeye devam edebilir.

Bizim potansiyelimizi yüzde 6-7'nin altında değildir. Ama orta ve uzun vadeli dönemde yaptığımız ve yapacağımız reformlarla doğru politikalarla ben Türkiye'nin tekrar orta vadede çok rahat bir şekilde potansiyel büyüme rakamlarıyla (yüzde 6-7) büyümeye devam edeceğine inanıyorum. Avrupa ile arayı hızla kapatmaya devam edecek."

Bir soru üzerine Sosyal Güvenlik Reformu yasa tasarısını bir kaç hafta için de yasalaşacağını belirten Şimşek, yasalaşınca sosyal güvenliğin parametrik unsurlarını hemen uygulamaya geçeceğini söyledi. Sadece 3 ayrı sistemin birleşmesinin bazı düzenlemeleri gerektirdiğinde bunu biraz zaman alacağından birleşmeye ilişkin bazı düzenlemelerin gelecek aylarda yapılacağını kaydeden Bakan Şimşek, Sosyal Güvenlik Reformlarının önemli unsurlarının hemen uygulamaya geçeceğini bildirdi.

PORTFÖY YATIRIMLARI

Portföy yatırımlarında son aylarda önemli çıkışların yaşandığını, küresel dalgalanmaların bu çıkışı tetikleyip tetiklemeyeceği sorusu üzerine de Şimşek, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Kısa dönemde portföy yatırımlarında tabii bu türden hareketlerin yaşanması normaldir. Ama asıl olan burada Türkiye'de orta ve uzun dönemdeki görünüm hala pozitif. Ve dolayısıyla Türkiye'ye ilişkin kanılar, beklentiler temelde ona ilişkin çok bir değişiklik yok. Türkiye hala önemli boyutlarda yabancı doğrudan yatırım çeken bir ülke.

Türkiye'de şirketler, bankalar uluslar arası piyasandan kaynak bulmakta zorlanmadılar ve Türkiye'nin geleceğine ilişkin yani Türkiye'nin görünümü pozitif kaldığı sürece orada çok önemli sorun yaşanması zayıftır. Eskiden olduğu gibi böyle çıkışları reel ekonomik dinamikleri fazla etkilemez. Bakın çok önemli bir sıkıntı var dışarıda. Hazinenin faizlerinde önemli bir oynama var mı? Genç perspektiften bakıldığında Türkiye'nin, bu tür şoklara karşı daha dayanıklı yaptığı ortada. Daha az kırılgan yaptığı ortada."

CARİ AÇIK

Şimşek, "Yaşanan dalgalanma cari açıkta sorun yaratır m?" sorusunu yanıtlarken de "Tabii ki dışardan bakıldığında cari açık tabii bir kırılganlık unsuru olarak ön plana çıkıyor. Ama Türkiye doğru politikaları uygulamaya devem ettiği sürece, reformu yaptığı sürece, özelleştirmeyi kesintiye uğratmadan devam ettiği sürece finansmanını sağlıklı ve uzun dönemli kaynaklarla yapılmasının önünde bir engel görmüyorum. Ama bu şu anlama gelmiyor. Dışardan bakıldığında cari açık tabii bir unsur. Cari fazlası olan ülkelerde de önemli satış dalgası var. Sadece bunu cari açık noktasında ilişkilendirmemizin anlamlı olmadığı kanısındayız'' dedi.

Geçmişte nükleer santralde garanti vermekten kaçınan Hazinenin, nükleer santraller konusuna şimdi nasıl baktığına ilişkin soru üzerine Şimşek, "Bütün seçeneklerİ gözönünde bulunduracağız. Enerjide arz güvenliği için ne yapmamız gerekiyorsa onu yapacağız'' diye konuştu.

(AA)