kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 22 Ocak 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ERGUN BABAHAN

Çuvallayan adalet

Murat Demirel davasıyla ilgili gelişme adalet sistemimizin içinde bulunduğu durumu bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor.
Dava yıllarca sürmüş adaletin zamanında tecelli etmesi sağlanamamıştır.
Bu Türkiye'de çok sıkça rastladığımız bir durumdur.
Bunda mahkemelerin iş yükü kadar, adalet sisteminin de bürokrasiye boğulmasının payı çoktur.
Bununla da kalmamış, Demirel'in bir yıl hapis cezasına çarptırılmasıyla sonuçlanan dava Yargıtay'da kaybolmuştur.
Bu, hiçbir hukuk devletinde eşine rastlanması mümkün olmayan bir olaydır. Bu süreçte dava zamanaşımına uğramış ve Demirel yasal sorumluluklarından kurtulmuştur.
Aradan iki yıl geçtikten sonra Demirel'in dosyası bir başka batık banka davası sanığı olan Ali Balkaner dosyalarının bulunduğu çuvaldan çıkmıştır.
Tuhaf, insanı rahatsız eden bir gelişme.
Böyle bir karışıklığın nedeninin belli bile olmaması rahatsızlık duygusunu daha da artırıyor.
Bir ülkenin gelişmişlik düzeyi ile huzur ortamını adalet sisteminin adil olduğu kadar şeffaf ve hızlı çalışması da sağlar.
Türkiye, yıllardır bu ortamı sağlayamadı.

Türkiye'de sistem devletin resmi görüşüne karşı koyanları yargılayıp cezalandırmakta hızlı.
Ancak belli bir soyadına ve ilişkiler ağına sahip insanlara karşı aynı hassasiyetin gösterildiğini söylemek zor.
Bu durum toplum vicdanını yaralıyor.
Evet, yargı sistemi ağır bir yükün altında.
Savcı ve yargıçlar, hak ettikleri ücreti alamadıkları gibi, kendilerini geliştirebilecek olanakları sağlamaktan yoksunlar.
Mahkeme binaları bütün çabalara rağmen istenilen standarta getirilemedi.
Evet, Türkiye'nin aşması gereken çok sorunu var.
Ancak unutmamak gerekir, hızlı ve adil bir yargı sistemini kurmak bunların başında geliyor.