kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 20 Ocak 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Oliver Stone Kolombiya'da ne yapıyor?

Kaya GENÇ
Ünlü Amerikalı yönetmen Oliver Stone'u JFK, Katil Doğanlar, Nixon gibi filmleriyle veya Geceyarısı Ekspresi'nin senaristi olarak tanıyor olabilirsiniz. Stone geçtiğimiz ay Kolombiya'daydı, ama film çekmek için değil, Hugo Chavez'le birlikte çok kritik bir krizi çözmek için.....
Kolombiya, Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan büyük romancısı Gabriel Garcia Marquez kadar; kanlı tarihi, ülkede faaliyet gösteren uyuşturucu çeteleri ve gerillalarla devlet arasında sürekli yaşanan çatışmalarla da tanınan bir ülke. 1964 yılında Kolombiya Komünist Partisi'nin askeri kanadı olarak kurulan Kolombiya Devrimci Silahlı Kuvvetleri (FARC), Kolombiya tarihinin ve günümüzde ülkede yaşanan tartışmaların en önemli aktörlerinden. Avrupa Birliği, Birleşik Devletler ve Kolombiya hükümeti tarafından terörist ilan edilen FARC, ilk başlarda yalnızca bir gerilla hareketi, 1980'lerde ise esrar ticareti yapan bir örgüt olarak medyada tanıtıldı. Marksist-Leninist ideolojiyi benimseyen FARC'ın üç ile dört bin arası bir üye sayısına sahip olduğu söyleniyor.

ÖZÜR DİLEDİ AMA...
Doğal kaynakların özelleştirilmesine, Amerikan hükümetinin Kolombiya siyaseti üzerinde etkili olmasına, paramiliter grupların uyguladığı şiddete, zengin sınıf iktidarına ve çok uluslu şirketlerin Kolombiya'daki varlıklarına karşı çıkan FARC, 40 yılı aşan geçmişinde pek çok uluslararası krizin merkezinde oldu. Amerika ve Almanya vatandaşlarını kaçıran ve örgütün geleceğini güvenceye almak için yüklü fidyeler karşılığında salıveren FARC, CIA ajanı olduğunu iddia ettiği iki Kızılderili'yi öldürdüğünde hatasını kabul edip özür dilemişti. Ancak birçok durumda FARC, aralarında adam kaçırma, uyuşturucu kaçakçılığı ve devletle işbirliği yapan köylülerin öldürülmesinin de bulunduğu eylemleri konusunda hiç pişmanlık belirtmedi, aksine bu eylemlerden gururla bahsetti.

OTELDEN KAÇTI
Amerikan sinemasının ilginç ve hep tartışma yaratan yönetmeni Oliver Stone, geçtiğimiz ay bu olayların gerçekleştiği Kolombiya ormanlarındaydı. Doğum Günü Dört Temmuz, Wall Street ve Müfreze (Platoon) gibi filmlerin yönetmeni olan Stone, gerillalarla devlet arasında yaşanan son rehine krizinde Amerikan başkanı Bush'un sorumluluğu olduğunu iddia etti ve krizi çözmek için Amerika'nın baş düşmanlarından Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez'le birlikte harekete geçti. Başkan Bush'un bir şeytan olduğunu söyleyen ve Birleşmiş Milletler'in New York'taki merkezinde, elindeki Noam Chomsky kitabını bütün politikacılara öneren Chavez, Oliver Stone'a kalırsa 'dürüst ve kuvvetli bir adam, bir asker'di. Dahası, Stone'a göre Birleşik Devletler hükümeti Latin Amerika'ya çöplerini boşaltıyor, işiyor, canı ne çekerse onu yapıyordu... FARC geçtiğimiz ay, rehin aldığı Clara Rojas ve Consuelo Gonzalez isimli iki kadın politikacıyı Chavez'e teslim etmeye hazır olduğunu açıklamıştı. Altı senedir FARC'ın elinde bulunan bu iki ismin yanında, iddialara göre Rojas'nın bir gerillayla yaşadığı ilişki sonucunda dünyaya getirdiği dört yaşındaki çocuğu da Chavez'e teslim edilecekti. FARC'ın elinde bu isimler dışında rehin tuttuğu ve aralarında politikacılar, askerler, polis memurları ve Amerikalıların da bulunduğu kişilerin bu olaydan sonra serbest bırakabileceği umudu oldukça yüksekti. Bölgeye helikopterler gönderen Chavez'in daha önce Stone'la birlikte Fidel Castro'nun hayatını anlatan Comandante belgeselinde çalışan bir dostu, yönetmenin Kuzey Amerika'yla Latin Amerika'nın ilişkilerini inceleyen yeni projesinde yer vermesi için onu bu kurtarma operasyonuna tanıklık etmeye çağırdı. Observer gazetesine konuşan Stone, kendisine ilk başta güvenliği için kaldığı otelden ayrılmamasının söylendiğini belirtti. Bir süre sonra otelden kaçan Stone, kokain dağıtımcıları ve katillerle muhabbet ederek kasabalarda zaman öldürmüş. Stone, "Chavez bir tür poker oyunu oynuyordu. Tutsakları kurtarmak ve devletle gerillalar arasındaki savaşı durdurmak için harekete geçti. Chavez'in hamlesinin çok önemli olduğunu düşündüm, Kolombiya ve Birleşik Devletler'de bu yaptıklarından dolayı Chavez büyük öfkeye sebep oldu," diyor.

UTAN KENDİNDEN KOLOMBİYA
Stone'a göre FARC üyeleri, helikopterlerin tutsakları alabilecekleri bölgenin koordinatlarını devlete vereceklerini söylemişlerdi. Dört gün boyunca gerillalardan koordinatların gelmesi beklendi ve 24 Aralık'ta FARC, teslimatı ertelediğini açıkladı. Chavez'e yazdıkları mektupta gerillalar, Kolombiya askerlerinin tutsaklarla kendi yandaşlarının güvenliğini tehdit ettiklerini belirttiler. Sağcı paramiliter gruplarla yakın ilişkileri olduğu söylenen Kolombiya başkanı Alvaro Uribe ise FARC'ın iddialarını reddetti. 61 yaşındaki Stone, Birleşik Devletler ordusuyla Vietnam'da savaştı ve iki defa yaralandı. Amerikan dış politikasının en büyük muhaliflerinden olan Stone, rehinelerin salıverilme operasyonunun başarısızlığının sebebinin gerillalar değil, başkan Uribe ve onun Amerikalı destekçileri olduğunu söylüyor: "Chavez'i aradan çıkarmak istiyorlardı. Uribe'nin olayla aynı gün ya da bir gün önce Bush'a telefon ettiğini iki farklı kaynaktan duydum. Uribe'nin Bush'a telefon etmiş olması çok önemli." Olayı çok yakından takip eden Stone'a kalırsa, Chavez'in bu krizi çözerek prestij kazanmasından korkan Bush, tutsakların salıverilmesi operasyonunu sabote etti. "Utan kendinden Kolombiya. Uribe ve Bush, siz de kendinizden utanın diye geçirdim içimden. Bana kalırsa Bush'un ve Amerikan düzeninin Chavez'e karşı nefret dolu bir tutumu var. Chavez'in başarısız olmasını istediler."

CASTRO GİBİ KAHRAMAN

Tutsakların salıverilmesini birlikte beklerken, Chavez, ünlü yönetmenin başkan Bush'un casusu olduğunu söylemiş. Buna karşılık Stone, Chavez'e büyük insan' diye hitap etmiş. Peki Oliver Stone, FARC'ın terörist bir örgüt olduğu görüşüne katılıyor mu? "Bana kalırsa Batı medeniyetinin standartları açısından bakıldığında çizgiyi aşıyor, masum insanları kaçırıyorlar. Ancak bir yandan da kırsal bölgelere dehşet saçan, pek çok insanı öldüren, Amerikan destekli, bol paralı güçlerle çaresiz bir savaş içindeler. Onlar bir köylü ordusu, onları Zapata türü bir ordu olarak görüyorum. İnandıkları şey için savaşmaya ve ölmeye hazırlar, bu da Küba'nın dağlarında savaşan Castro gibi, onları da kahraman yapıyor" dedi. Yaşananlardan sonra Kaliforniya'daki evine dönen Oliver Stone, FARC'ın tutsakları salıvermekte kararlı olduğu yolundaki açıklamasını televizyondan öğrendi. Yeni bir operasyonla Clara Rojas ve Consuelo Gonzales serbest bırakıldı ve bir uçakla Venezüella'ya getirildi. Stone'un tanık olmayı çok istediği 'final' sahnesinde, uydu telefonuyla Chavez'i arayan Gonzalez, Venezüella başkanına insan hayatına bağlılığı' sebebiyle teşekkür etti, Chavez de serbest bırakılan ikiliyi "Hayata hoşgeldiniz," diyerek selamladı.
Haberin fotoğrafları