En iyi diyet, fark etmediğindir!

'Kusursuz güzellik' takıntısı ve beraberinde ortaya çıkan yeme bozuklukları, son zamanların en çok tartışılan konularından. Özellikle genç kızları etkileyen 'diyet salgını' nedeniyle kilo verme yöntemleri de farklılaşmaya başladı. Artık kaloriler sayılmıyor; onun yerine 'yeme alışkanlıkları' değiştiriliyor. I Can Make You Thin, Beyond Chocolate gibi kitaplarla başlayan bu akıma, 'akıllı diyet trendi' deniyor. Türün en önemli ismi ise Brian Wansink. Aslında bir pazarlama profesörü olan Wansink, uzun zamandır insanların beslenme psikolojisiyle ilgileniyor ve yemek laboratuvarında çeşitli deneyler yapıyor. Wansink'in yeme alışkanlıklarımızı anlattığı Mindless Eating (Bilinçsiz Beslenme) adlı kitabıysa, çok satanlar listelerini zorluyor.

SUÇLU BİZ DEĞİLİZ!
Wansink, yemek yemeyi 'yaşamın en güzel zevklerinden biri' olarak tanımlıyor ve yemekten vazgeçmememiz gerektiğini söylüyor. Ona göre; eğer yeme alışkanlıklarımızı iyi anlarsak, daha az ve sağlıklı beslenmemiz çok kolay. Çünkü fazla yememize neden olan şey açlık durumumuz değil; 'ailemiz ve arkadaşlarımız, paketler ve tabaklar, renkler ve ışıklar, çekmeceler ve kutular' gibi dış etkenler. Bunların farkına varırsak, 'acı çekmeden'de az yememiz mümkün. Ne de olsa 'en iyi diyet, farkında olmadan yaptığımızdır'. Mindless Eating, bir diyet kitabı değil. Amaç, vicdan azabı duymadan ve kilo almadan, istediğimiz kadar yemek. Bunun için çevremizi yeniden düzenlememiz yeterli. Wansink, "Diyet kitapları, diyetisyenlerin bildiklerine dayanır. Bu kitap ise psikologların ve pazarlamacıların bilimsel verilerine..." diyor ve ekliyor; "Fark etmeden çok yiyebildiğimiz gibi, farkına varmadan daha az yememiz de mümkün!"

GÖZDEN VE MİDEDEN IRAKTA
Wansink'in deneyleri çok çarpıcı. Mesela büyük tabaklar ve kaşıklarda yemekler daha küçük göründüğü için yeme miktarımız artıyor. Bunları anneannelerimizin zamanındaki küçükleriyle değiştirmemiz şart. Ne kadar yediğimizi anlamadıkça tüketmeye devam ediyoruz. Bu nedenle kirlenen tabakları yenileriyle değiştirmemek, pisleri masa üzerinde biriktirmek iyi bir çözüm. Aynı nedenden dolayı, yiyecekleri paketlerinden değil, görebileceğimiz şekilde servis ederek yemeliyiz. Gözümüzün önünde ve bize yakın duran yiyecekleri yeme ihtimalimiz daha yüksektir. Bunları saklamak, en iyi yöntem. Onun yerine sağlıklı yiyecekleri açıkta bulundurmalıyız. Ayrıca Wansink'in araştırmalarına göre, beraber yemek yediğimiz insanların sayısı arttıkça, yeme miktarımız da çoğalıyor (İki kişiyle, normalden yüzde 36; yedi ve üzeri kişiyle ise yüzde 96 daha fazla yiyormuşuz!). Wansink'in bilimsel çalışmalarını ve tekniğinin sırlarını merak edenler, http://mindlesseating.org adresini ziyaret edebilir. 'Bilinçsizlik marjin'inize göz atmayı unutmayın!